Nonsense - 靡言 [BL Novel]

3-"Uzaylı" Denilen Etiket

Sadece erkeklerden hoşlandığım gerçeğini liseden beri biliyorum. Belirleme süreci çok basit ve kabaydı - dans egzersizleri yapan kısa etekli kızları izlemek yerine oyun alanında ileri geri koşan futbolcu erkekleri izlemeyi tercih ettiğimi fark ettim.

O anda eşcinsel olduğumu anladım.

Kendi farklılıklarınızı kabul etmek kolaydır, ancak başkalarının da bunları kabul etmesini sağlamak zordur.

Lise ikinci sınıftayken bir kız bana itirafta bulundu. Onu daha önce reddederdim ama o zaman birdenbire çok sinirlendim.

Başka biri gibi davranmak için bu kadar çok çalışmak can sıkıcıydı.

Bu yüzden, her şeyi kesin olarak halletmek için cinsel yönelimimi doğrudan itiraf ettim. "Erkeklerden hoşlanıyorum."

Bu olay hızla tüm okula yayıldı, müdür bile alarma geçti. Diğer taraf babam Bai Qifeng'i davet etti ve özür dileyen bir gülümsemeyle, yetişkinlerin dikkatini çekmek istediğim için saçmalıyor olabileceğimi söyledi. On altı ya da on yedi yaşındaki çocuklar en asi olanlardır. Eğer zaman yetse, Bai Qifeng'in beni geri alabileceğini ve benimle ilgilenebileceğini umuyorum. Çocuklarınızla iletişim kurun ve onları sabırla dinleyin.

O zamanlar Bai Qifeng'in konumu şimdiki kadar yüksek değildi ama yine de Haicheng'de yarı büyük bir figür olarak kabul ediliyordu. Utanmadan eşcinsel olduğunu açıkladığı için oğlunun okul tarafından velisi olarak davet edilmek neredeyse aşağılayıcı bir durumdu. Etrafta kimse yokken, ofiste bana bir tokat attı.

Gerçekten çok sinirliydi ve yüzüme attığı tokat hiç durmadı. Dayaktan sonra yüzüm bir tarafa dönmüştü, kulaklarım çınlıyordu, yanaklarım yanıyordu ve dudağımın köşesinde bir kesik vardı.

"Ne utanç verici!" Beni işaret etti, "Annen sana nasıl öğretti? Nasıl ha? Tek derdi keşiş olmak ve Budizm'i uygulamaktı ve seninle ilgilenmedi, bu yüzden seni büyükannene bıraktı, değil mi?"

Dudaklarımdaki kanı sildim ve sessizce onun küfürlerini dinledim.

"Senin bu hale geleceğini bilseydim, o zaman seni annene vermezdim!"

Müdür aceleyle tavsiyede bulundu: "Bai Ju, sakin ol, sakin ol ve ne söyleyeceksen söyle. Çocuk hala genç ve cahil, bu yüzden fevri bir şey yapma."

Sakince karşımdaki Bai Qifeng'e baktım ve yürek parçalayıcı bir şekilde şöyle dedim: "Sen ve annem boşandığınızda ben daha küçüktüm, hafızamı kaybetmemiştim. Velayet hakkım için hiç mücadele etmedin ve bana izin vermeyeceğini söyledin. Anneme keşiş olma yeteneğini kim verdi? Sen vermedin orası kesin."

Annem Jiang Xuehan ve babam Bai Qifeng'in hikayesinin ikinci yarısına bizzat katıldım ve hala bazı izlenimlerim var. İlk yarısını tamamen büyükannemden dinledim.

Basitçe söylemek gerekirse, genç bir kadın ve bir Anka kuşu erkeği hakkında klişe bir hikaye.

En büyük hanım öylesine aşık olmuş ki, ailesinin itirazlarına aldırmadan yoksul Anka kuşu adamıyla evlenmeye karar vermiş. Zümrüdü Anka Adamı kayınvalidesinin yardımına ihtiyaç duyduğunda, ilk başta her şey yolundaydı ve karısına tamamen itaatkârdı. Daha sonra, kendi başına ayağa kalktı, daha yüksek bir dala tırmandı ve en büyük hanımı tekmeledi.

En büyük hanım onu kurtarmak için çok uğraştı ama nafile. Anka Kuşu'nun sadece yüksek bir dala tırmanıp damat olmakla kalmadığını, "yüksek dalın" bile karanlık bir düğümü olduğunu öğrenen annemin, cesareti kırıldı ve çocuğunu yaşlı annesine bıraktı. Ölümlülerin dünyasını gördü ve bir rahibe oldu. Sonra gitti.