***
Sabahtan beri yatakta yüz üstü uzanmış yastıkla bağdaş kuruyordum.
Yastıkla öpüşüyoruz diyebiliriz ya da yiyişiyor da hatta dövüşüyor da olabilir bilmiyorum.
Çünkü yüzümü yastığa gömmüş uzanıyordum arada sevinçten yastığı yumrukluyordum.
Şimdi siz neyin sevinci bu? Diyeceksiniz.
Siz demeden ben cevaplıyayım, GALATASARAYA TERCUMAN OLARAK KABUL EDİLMİŞTİM.
Öhm, karşınız da Galatasaray'ın tercümanı Dilara Bayındırr. IOHSJLKCŞJKSLCJKBD
Bir anda çalınmadan açılan kapımla korkudan yataktan fırladım.
Altay: Sakin kızım yemem seni.
Dilara: Allah Allah, ben seni yamyam sanıyordum ya.
Abim ise sırıtıp saçlarını geriye attı
Altay: Benim gibi yakışıklı biri nasıl yamyam olabilir?
Güldüm
Dilara: Eee sebebi ziyaretiniz nedir Altay bey?
Altay: Kahvaltı hazır gel de bir şeyler ye.
Abimin yanına gidip yanağına küçük bir öpücük kondurdum.
Dilara: Oy ben seni yesem olur mu?
Altay: Olur, şaka şaka VALLA ŞAKA.
Kahkaha atmaya başladım çünkü genelde bu soruyu sorduğumda ve o olur dediğinde ısırıyordum. 💅
Abim odadan çıktıktan sonra mükemmel geceliklerimle aşağı indim.
Aşağı indim ve mutfağa girdim ki girmez olaydım.
ULAN BÖYLE YAPILIR MI ABİM BU NASIL BİR KAHVALTI SOFRASIDIRR.
Normalde yataktan götünü kaldırmayan biri olduğu için şu sofra bile o kadar güzel gelmişti ki bana.
Türk olduğunu bas bas bağırırcasına sucuklu yumurtasını da unutmamıştı.
Dün nerdeyse hiç bir şey yemediğim için hemen sofraya oturup bir şeyler yemeğe başladım yemeğimi yedikten sonra çayımdan kalan son yudumu da içip abimin boynuna küçük bir öpücük kondurdum.
Dilara: Ellerine sağlık abim çok güzel olmuş. Maşallah maşallah
Altay: Teşekkürler güzelim.
Gülümseyip odama çıktım. Dolabımı açtım ve giyecek bir şeyler seçtim ardından duşa yöneldim.
Mükemmel olduğunu düşündüğüm kombinimi hazırlamıştım. (Çünkü öyle)
Duştan çıktıktan sonra hafif makyaj yapıp takılarımı taktım ve abimi öpüp evden çıktım nereye mi gidiyordum? Çalışan bir kadın olarak tabi ki de işee.
Böyle işe can kurban öhm.
Evden çıkıp motoruma binip yola çıktım oraya gidince direkt Okan Buruk karşıladı. Okan hocayla iş hakkında konuşup oyuncuların hepsiyle tanıştıktan sonra odama geçip Okan hocanın getirdiği birkaç metini çevirmeye başladım.
İşlerim bittikten sonra telefonumu aldım ve mükemmel kombinimle ilk iş günümü harcamak istemediğim için gönderi atmak için fotoğraf çekmeye başladım.
Keremden'
Lan ne yani bir dakika Altay Bayındır'ın kız kardeşi bizim kulüpte mi tercümanlık yapıyordu sikseler inanmayacağım bir şey gerçekleşmişti şu an tövbe tövbe.
Neyse kız gelmiş madem yeni tercümanımız bir gidip de göreyim demi
Dilara'nın odasının önüne gidip kapıyı çalarak içeri girdim ki tam o sırada telefonu çaldı hay şansımı s- sevim.
Dilara bir yandan telefonu açıp bir yandan da bana bir dakika dermişcesine işaret yaptı bende odada ki tekli koltuklardan birine oturdum. ve telefonla konuşan Dilara'yı izlemeye başladım.
Dilara: Efendim aşkım?
Ne bir dakika aşkım mı dedi?
Dilara: Tamamdır bebeğim, işten çıkınca ilk iş yanına gelmek olacak yakışıklım.
Nasıl lan sevgilisi mi var yoksa?
_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _
Ay yine kısa kestim 485 kelime dün bölüm atamadım kusura bakmayın telafi edeceğim şimdi yatacağım bunu da aceleyle yazdım öyle güzel olmadı kusuruma bakmayın.
Ya benim bölümler neden adam gibi oylama almıyor ağlıycam valla diğer yazarlara çok imreniyorum off.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Dansı ┊Kerem Aktürkoğlu
Ficción GeneralBiz, ikimiz. Aşkın ritminde dans eden iki aşıktık sadece, ve bu aşk hafife alınamaz derecede büyüktü.