2.Bölüm

137 40 41
                                    

Selammm! 2.bölüm geldi.

Yıldıza basarsanız sevinirim.

İyi okumalar :)

İyi okumalar :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Melisa Aydın)

~~~~

Çığlık sesiyle kendime gelmeye başladım.

Başımda tarif edemeyeceğim bir ağrı vardı. Gözlerimi açmak istiyor ama bir türlü yapamıyordum.

En sonunda gözlerimi açtığımda hemen geri kapatmak zorunda kaldım çünkü güneş tüm ihtişamıyla tepedeydi.

Ellerimi hareket ettirmeye çalıştığımdaysa felaket bir acı girmişti vücuduma. Acı tarifi olamayan bir derecedeydi.

Hissettiğim felaket acıdan dolayı dudaklarımın arasından küçük bir inilti çıkmıştı. En sonunda acı azda olsa hafifleyince gözlerimi açarak hafif doğruldum.

Etrafa baktığımda ormanda olduğumu gördüm aynı zamanda tek olmadığımıda görmüş oldum.

İlk gördüğüm kişi kahverengi gözlü aynı şekilde kahverengi saçları olan gözlüklü bir kız gördüm ama ağladığı için gözleri kıpkırmızı olmuştu.

Kızın solunda olan çocuğa baktım. Kıza göre daha açık kahverengi olan saçları ve yanlış görmediysem ela gözleri vardı.

Kızın bu sefer sağına baktığımdaysa siyah gözleri ve kahverengi ama aynı zamanda da kumrala çalan saçları olan çocuğu gördüm.

Ben onlara bakarken kızın ağlaması sadece iç çekişlere dönmüştü ve azda olsa iyi bir hale gelmişti.

"Burasıda neresi?"

Arkamda duyduğum sesle irkilerek yerimde zıpladım.

Kafamı korkuyla arkama çevirdiğimde yeşilin en güzel tonuna sahip gözü olan, kahverengi saçlı birini gördüm.

Ben ne tepki vericeğimi şaşırmış bir halde hem etrafıma hem de yanımdaki insanlara bakıyordum.

"Neler oluyor? Sizde kimsiniz?" kızın sol tarafında ki çocuğun konuşmasıyla ona döndüm.

Kimseden cevap gelmemişti, arkamda bir hareketlilik hissetmemle oraya döndüm.

Az önce arkamda gördüğüm çocuğun ayağa kalktığını gördüm, ayağa kalktığında konuştu;

"Ben Deniz peki siz kimsiniz?"

Deniz... demek ki bu olağanüstü rahatlığa sahip çocuğun adı Deniz'di.

Hepsinin yüzüne tek tek baktığımda onlarda bir birlerine bakıyorlardı, yaşadığım şoku azda olsa atlatarak bende ayağa kalktım ama dengemin sarsılmasıyla tam düşücekken Deniz'in belimi tutup beni düşmekten kurtarmasıyla ona baktım.

Yüzlerimiz çok yakındı, hatta nefesini yüzümde hissedecek kadar yakınımdaydı ama hemen kendimi toparlayarak birazda olsa arayı açtım.

"Teşekkür ederim tuttuğun için."

Teşekkürüm üzerine sadece kafa sallamakla yetindi.

Tekrardan diğerlerine baktığımda kızın solundaki çocuk da ayağa kalkıp konuştu;

"Can, benim adım Can sizin adınız?" Söylediklerinden sonra bize bakıp tebessüm etti. Can'daki pozitiflik bende olsa yeterdi şu an, gerçekten yaşadığımız çelişkinin farkında değil miydi? Gerçekten biz ne yaşıyoruz?! Şimdi oturup ağlamayı o kadar çok isterdim ki ama ilk önce neler olduğunu anlamalıydım.

Yerdeki kız bana bakarken bir an tereddütte kalsada titrek sesiyle konuştu.

"Şey... bileğim acıyorda kalkmama yardım edebilir misin?" Diye sorduğunda sesinde ki çekingenliği barizdi. Bir an ikilemde kalsamda şüphenin gereksiz olduğunu anladım, sonuçta kız sadece yardım istiyordu.

"Tabii," diyerek hemen yanına gidip elimi uzattım kız uzattığım eli görünce tebessüm ederek hemen elimi tuttu ve ayağa kalktı.

"İyisin değil mi?" Sorduğum soruyu sadece başıyla onayladı.

"Ben Selin, senin adın ne?" Bende tebessüm ederek onu cevapladım.

"Melisa bende." Dedim fazla uzatmayarak.

Yerde adını bilmediğim son çocuk da ayağa kalkarak adını söyledi.

"Bende Selim olduğuna göre şimdi buraya nasıl geldiğimizi konuşalım."

~~~~

Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz sizce güzel miydi?

Çağ AltındakilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin