3. BÖLÜM

10.9K 184 43
                                    

Bir yandan söyleniyor bir yandan resmen beni dövüyordu. " Demek o Ateş denen adamla kaçacaktın ha"
Ne yani babam Ateş ile beni öğrenmiş miydi?
Allah kahretsin?

Ateş kim miydi? Ateş benim tek sevdiğim adamdı. Gözlerinde kaybolduğum adamdı. İzmir'e gitmişti ama gelecekti. İşi için gitmişti. Geldiğinde beni babamdan isteyecekti. Ama olmamıştı. Ben evleniyorum. Ateşe bu akşam arayıp söyleyecektim. Ama babam öğrenmişti. Ve konuşmama izin dahi vermiyordu.

- Osman beyim gözünü seveyim yapma bak Polatlar öğrenirse ne ederiz.
- Sen karışma dedim Esma!
- Baba yalvarırım bırak beni.
Babama ne söylesek fayda etmiyordu. Yarım saat sonra artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Ve bayıldım.

***

Uyandığımda her yerim sızlıyordu. Sabah olmuştu. Gözlerimi açmak istemiyordum. Telefonumun zil sesi ile gözlerimi açtım. Arayan Ateş'di.

- Efendim?
- Bade yavrum ne oldu senin yüzüne?
- Dün akşam babam bizi öğrendi Ateş.
- Bunları baban mı yaptı?
- Evet.
- Yavrum ben bir haftaya kadar geliyorum. O zaman seni babandan alacağım merak etme. Kurtulacaksın.
Ağlamaya başladım bilmiyordu. Sevdiği kadın başkasına yâr olacaktı. Sevdiği kadını ellerinden zorla alıyorlardı.
- Bade neden ağlıyorsun?
- Ateş b-ben
Devamını getirmedim. Getiremedim. Diyemedim. Ben evleniyorum diyemedim. Boğazım düğümlendi. Konuşamadım.
- Bade söylesene artık merak ediyorum birşey mi oldu?
- Ateş ben evleniyorum!
Demiştim. Ateş şok içinde bakakaldı.
- Ali abim Polatların kızını kaçırmış. Berdel yaptılar.
- Bade ne saçmalıyorsun sen!
- Ateş ben evlenmek istemiyorum.
- Bade beni dinle. Sakın evlenmiyorsun.
- Artık çok geç Ateş. Yarın sabah imam nikahı var.
- Bade Badee saçmalama!
- Ateş zorundayım yoksa abim ölücek!
- Bade yavrum yapma bunu bana.
- Ateş ben yapmak zorundayım.
- Yavrum beni bırakma.
- Ateş seni çok seviyorum bunu unutma tamam mı?
- Bade ne saçmalıyorsun?
- Ateş bundan sonra beni arama.
- Yavrum bunu bana yapma.
Ateşin konuşmasına izin vermeden telefonu kapattım. Ve Ateşi engelledim. Sevdiğim adamdan ayrılmak zorundaydım. Dünyanın en kotu hissiydi.

Annemin isteği ile hazırlanıyordum. O pislik ile yemek yemek zorundaydım. Kısa bir duş aldım ve hazırlanmaya başladım. Saçlarımı kuruttum ve düzleştirdim. Üzerime siyah kalem elbise giyindim. Makyaj ile morlukları kapattım.

Evden çıkmak için ilk önce avluya indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Evden çıkmak için ilk önce avluya indim. Avluda oturan babam bana sinirli bir şekilde baktı.
Babamı umursamadan konaktan çıktım. Siyah bir araba vardı ve Aram arabaya yaslanmış sigara içiyordu. Beni görünce tek parmağı ile sigarayı yere fırlattı. Şoför koltuğuna o oturdu bende yanına oturdum.
- Aslında gelmek istemiyordum ama o adamdan uzak durmak istediğim için geliyorum.
- Kimden uzak durmak için?
- Babamdan.
- Neden?
- Boşver.
- Bir sıkıntı mı var?
- Ya yok hadi gidelim artık.
- Tamam nereye gitmek istersin?
- Fark etmez.
Arabayı çalıştırdı ve konaktan uzaklaştık.
Arabayı bir restoranda durdurdu. Arabadan indiğimizde hemen vale arabayı aldı. Aram bana koluna girmem için işaret etti. Bende koluna girmek yerine önden yürüdüm. Arkamdan güldüğünü hissettim. İçeriye girdiğimizde bize masayı gösterdiler. Masaya oturduk. Yemekleri sipariş ettikten sonra Aram konuşmaya başladı.
- Ee Bade anlat.
- Ne anlatıcam?
- Nelerden hoşlanırsın?
- Ya senin kafan mı güzel biz isteyerek evlenmiyoruz mecburi evlilik bu.
- Yoo ben istiyorum seninle evlenmeyi.
- Ne daha tanımadığın bı kızla evlenmeyi neden istiyorsun?
- Nerden biliyorsun tanımadığımı?
- Ne sen beni tanıyormuydun?
- Evet.
- Nasıl ya ben seni hatırlamıyorum.
- Ben s-
Yemekler geldiğinde sustu ve bı dahada ağzını açmadı.
- Aram.
- Efendim.
- Neden sustun sen beni nerden tanıyorsun?
- Zamanı gelince öğrenirsin.
- Allah'ım.
- 2 güne düğünümüz var.
- Neee! Benim neden haberim yok?
- Şimdi öğrendin yarın imam nikahından sonra yengemle gidin gelinlik bakın.
- Yengen kim ya?
- Yarın görürsün o gelicek.
- Off vallahi bıktım bir an önce öleyim de kurtulayım.
- Saçma saçma konuşma!
- Hadi bı an önce yemek yiyelim gidelim ben daha fazla durmak istemiyorum.

BERDEL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin