Bölüm 4

1 0 0
                                    


Okan Bey kutuyu açtı ve yüzüğü incelemeye başladı. Gözleri fal taşı gibi açılan Okan Bey şaşkınlıkla çocuklara baktı ve;

"Aman Allahım gözlerime inanamıyorum." Derya Hanım meraklı bir şekilde;

"Ne oldu Okan hadi anlat."

"Bu, bu Fatih Sultan Mehmed'in yüzüğü."

"Hani İstanbul'u fetheden 2. Mehmed mi? Aman Allah'ım inanamıyorum."

Aymira ve Ayberk bir ağızdan;

"FATİH SULTAN MEHMED'İN YÜZÜĞÜ MÜ?"

Emir ve Esil ne olduğunu anlamadıkları için sordu;

"Baba Fatih Sultan Mehmed ve 2. Mehmed dediğiniz kişi de kim? Bu yüzük onunsa neden bu kadar şaşırdınız ki gider geri veririz."

"Canım evlatlarım Fatih Sultan Mehmed de, 2. Mehmed de aslında aynı kişi ve bu kişi eskiden yaşamış biri, bugünkü İstanbul denilen yeri almış. Eskiden İstanbul, Konstantinopolis olarak bilinirdi ve yabancıların elindeydi."

"Baba daha ayrıntılı anlatır mısın peki?"

"Tabiki de anlatırım. Seve seve."

"2. Mehmed yani Fatih Sultan Mehmed, Osmanlı İmparatorluğu'nun 7. padişahıdır ve 30 Mart 1432 tarihinde Edirne'de doğmuştur. Tam adı Mehmed Bin Murad'dır. Babası Koca Murad lakabıyla da bilinen 2. Sultan Murad, annesi ise Hüma Hatun'dur. İlk kez 1444'te tahta çıkan padişah, yaklaşık 2 yıl tahtta kalmıştır. 1451 yılında 2. kez tahta çıkan Fatih Sultan Mehmet, 1453 yılında İstanbul'u fethedip yaklaşık 30 yıl hüküm sürdü ve tarih kitaplarına ''Çağ Açıp Çağ Kapatan Padişah'' olarak geçti."

"Vay canına ilk defa babam tarihi birşey anlatıyor ve çok zevkli."

"Baba bizim için İstanbul'un fethini de anlatır mısın?

"Ne demek, siz yeterki isteyin. başlıyorum o zaman anlatmaya: İstanbul'u almak 2. Sultan Mehmed'in hep hayaliydi çünkü Osmanlı Devleti'nin topraklarının merkezindeki bu küçücük yer sürekli sorun çıkartıyordu. Bizans'ın oyunları bitmek bilmiyor, Osmanlı Devleti'nde bu yüzden sürekli isyanlar çıkıyordu. Kuşatmayı önceden tahmin eden Bizanslılar İstanbul'un çevresini surlarla örmüştü. Denizden de saldırı geleceğini bilen Bizanslılar Haliç'in girişine, denizin yarım metre altına kalın zincir gerdi ve zincirin arkasında da takviye edilmiş Bizans donanması nöbete başladı. İmparator Konstantin, Papa'dan ve İtalyan şehir devletlerinden yardım istedi. Papa 3 kadırga ve 200 asker, Venedik Devleti ise 700 asker ve 30 kadırga gönderdi. Osmanlı tarafında ise 2. Mehmed öncelikle boğazın kontrolünü ele geçirmek istiyordu. Bunun için Rumeli Hisarı'nı inşa ettirdi. Böylece denizden yardım gelmesini engelleyecekti. Anadolu'dan ve Balkanlardaki birliklerden asker takviyesi yapıldı. 2. Mehmed İstanbul'a 50.000 kişilik bir ordu ile saldıracaktı. Buna karşılık Bizans Ordusu ise sadece 8.000 kişiydi. 2. Mehmed asker gücünün yanında donanmaya da 300 gemi hazırlatmıştı. Ayrıca tasarımını Fatih Sultan Mehmed'in yaptığı Şahi topları da Macar Urban usta tarafından hazırlandı. Önce kentin çevresindeki bazı yerler ele geçirildi. Bunun üzerine Bizanslılar geri çekilerek şehrin merkezinin kapılarını kapattı. 6 Nisan 1453'te Osmanlı Kara Ordusu Haliç'ten Marmara'ya uzanacak şekilde surların önüne mevzilendi. Galata Cephesinde Zağnos Paşa'nın Kuvvetleri, St. Romanos ve Adrianopolis Kapıları arasındaki Merkez Cephesinde ise 2. Mehmed yeniçerileri ile birlikte konuşlandı. Aynı gün Bizans askerleri ve İmparator Konstantin de Adrianopolis kapısına konuşlandı. Bu bölgede Bizanslıların en zayıf bulduğu surlar bulunmaktaydı. Osmanlılar'da surların en zayıf yerini tespit etti ve toplarını buna göre 11 Nisan'da konuşlandırdı. 3 top Kaligarya Kapısına, 3 top Silivri Kapı'ya, 3 top Adrianopolis, 3 top da St. Romanos Kapısı önüne yerleştirildi. 2. Mehmed veziri Mahmud Paşa'yı İmparator Konstantin'e göndererek şehrin teslim edilmesini istedi. Konstantin şehri korumaya yeminli olduğunu ancak istenirse vergi verebileceğini söyledi. 12 Nisan 1453'te Osmanlı Topçu Ateşi başladı. Dönemine göre çok kuvvetli olarak görülen bu toplar birçok kaynağa göre büyük gürültü çıkarmaktaydı ve şehri savunanların moralini bozmaktaydı. 

SAKLAMBAÇTAKİ TARİHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin