Televizyon

78 11 2
                                    

Maskeli gidince Hyunjin etrafa bakmaya başladı. Az önce maskelinin bıçakları bilediği odaya geldi. Bu kadar kötü şeyler yapan bir kadına ne yapabilirdi?

Aklına bir şeyler gelince ince uçlu bıçakları buldu. Bir kaç asit getirip küvetin yanına koydu. Küveti de yarısına kadar kaynar suyla doldurdu.

Sandalyeye oturup yapacaklarını gözlerinin önüne getirip hayal etmeye başladı maskeliyi beklerken. Aklına gelen kanlı düşüncelerle ayağını sallamaya başladı

Geçen bir saatin ardından maskeli omzunda çırpınıp ses çıkarmaya çalışan bir kadınla geldi.

"Hyunjin sandalye getirir misin?"

Hyunjin kalkıp maskeliye sandalye verirken kadını inceledi. Kaslı duruyordu. Uzun ve zayıftı ama kesinlikle ortalamanın çok üstündeydi.

Maskeli Siyeon'u oturtup sıkıca bağlayınca geri çekilip derin bir nefes aldı.

Kadın ağlamıyordu. Gözlerinde saf öfke vardı. Kuduz hayvanlar gibi sağa sola kaçmaya çalışıyordu. Hyunjin kadının gözlerine iğrenerek baktı.

"Sanırım artık daha fazla radyoculuk oynamamıza gerek yok."

Maskeli kollarını kavuşturup Hyunjin'e baktı. Hyunjin'se bandı tutup sertçe kadının ağzından çekti.

Bantta, Siyeon'un kurumuş dudaklarınından parçalar kaldığı için kadının dudakları biraz kanamaya başlamıştı.

"Seni piç kurusu! Beni bir kaç saniyeliğine çöz ve seni cehennemin dibne yollayayım! Bağlayarak dedem de adam kaçırır!"

Kadın etrafa tükürükler saçarak bağırıyordu. Gözleri resmen sinirden dönmüştü.

Hyunjin kadına acıyarak bakıyordu.

"İğrençsin. Bir avuç savunmasız insanı hayatlarından koparacak kadar da kalpsiz."

Hyunjin'in dedikleriyle kadın daha da deliye döndü ve çıldırmışcasına sandalyede çırpınmaya başladı.

"Kiminle konuştuğunu biliyor musun sen ha?!"

"Emin ol çok iyi biliyorum. Bilmemiş olmamı dileyeceksin."

Sabaha karşı Maskeli kadının bedenini ceset torbasına koyup arabaya bindirdi.

"Yirmi dakikaya dönerim Hyunjin. Gelirken yemek de alırım."

"Ben de etrafı temizlerim."

Maskeli başını sallayıp arabaya binip gittiğinde Hyunjin etrafa bakındı. Az önce yaptıkları gözünün önüne gelince duraksadı.

Yaparken hiç bir şey hissetmiyordu. Ama işi bitince omuzlarına ağırlık çöküyordu. Durgun bir şekilde yaptıkları her şeyi temizleyip yıkadı.

İşi beklediğinden erken bitince Maskeli'nin kokpit odasına gidip hiç bir şeye dokunmadan etrafa baktı.

İlk buraya girdiği zamanı hatırlayınca düğmelere dokunmadan panelde elini gezdirdi. Gözlerini kapatıp sakallarını kaşırken buraya ilk geldiği anı gözlerinde canlandırdı.

Bir kadını kurtarmak için içeri koşmuştu. Etrafında hissettiği Maskeli'yi unutamıyordu. Boynuna dokunmuş ve varlığını hissettirmişti.

Hyunjin buraya geldiği andan itibaren burada özel bir şeyler olduğunu düşünüyordu zaten. Hayır, düşünmüyordu. Bunu biliyordu.

Beline bir çift el dolanınca olduğu yerde sıçrayıp hızla arkasını döndü. Maskeli olduğunu görünce derin bir nefes alıp bir adım geri gitti. Maskeli belini bırakınca bir adım daha geri gitti.

"Eşyalarımı karıştırmıyorsun değil mi Hyunjin?"

Hyunjin içinde yalnış anlaşılmanın verdiği korkuyla kekelemeye başladı.

"Hayır ben sadece bakıyordum. Yemin ederim."

Ellerini hızla 'hayır' şekilde sallayıp gözlerini büyüttü. Bunu yaptıktan sonra Maskeli'nin kıkırtısı kulağına ulaşınca duraksadı.

"Şaka yapıyorum. Aç olmalısın hadi gel."

Hyunjin, derin bir nefes alıp itiraz etmeden peşinden gitti Maskeli'nin.

"Ramen ve kimbap aldım. Yersin değil mi?"

İçeri yürürken arkasına bakmadı Maskeli.

"Ah ayrıca bunu da getirdim. Eminim bunu gördüğüne mutlu olacaksın."

Maskeli neşeli sesiyle kenara çekilip Hyunjin'in evdeki televizyonunu gösterdi.

Hyunjin'in gözleri kocaman olurken televizyona yaklaştı.

"Ben işte bunda her gün seni dinliyordum. Senin hakkında kanal var. Gerçekten var!"

Hyunjin televizyonunu ve uydusunu alıp bir sehpanın üzerine koydu. Gerekli bağlantıları yapıp televizyonu file taktı.

"Ah çalışıyor!"

"O halde yemeğimizi televizyon izleyerek yiyebiliriz bence."

"Siyeon bugün kesinlikle televizyona çıkacak. Bana güven Maskeli."

.....................

Bir önceki versiyonunu kaldırdım bu bölümün. Çünkü gerçekten çok çok çok ağır olmuştu ve Watty'nin kaldırmasından korktum açıkçası. Zaten fırsat kolluyor kaldırmak için.

Midnight Radio // HyunchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin