Bu konuşma'nın ardından dışarıda yağmur atıştırmaya başlamıştı. Arif ayağı kalkıp yağmurun ve toprağın o güzel kokusu içeriye girsin diye salon'nun camlarını açtı. Tavandan yere kadar uzanan bu camın önünde demirlikler bulunuyordu. Arif o demirliklere dayanıp, kafasını arkadasına eğmiş bu güzel yağmur ve toprak kokusunu içine çekiyordu.
"Sende gelsene Ege, Yağmur kokusu çok güzel olur. İnsanı rahatlamış hissettirir."
Ege olduğu yerden kalkıp Arif'in yanına yaklaşır. Ege kolundaki saati çıkarmış, saatin içerisindeki fotoğrafa bakıyordu.
"O nedir Ege?"
"Bizim Erinle çocukluk fotoğrafımız. Kaybolmasın diye saatimin arkadasın da taşıdım hep."
"Bu aranızdaki arkadaşlık bağı çok güzel. Peki bende bakabilir miyim fotoğrafa?"
"Elbette buyur."
Arif Ege'nin elindeki saati alıp fotoğrafa göz atar.
"Bu gerçekten siz misiniz? Çocukken bile çok tatlıymışsın.."
Ege bir an duraksayıp Arifin gözlerinin içine bakar ve Gülümser.
"Evet. Çocukluğumuzdan beri kalan tek şey bu fotoğraf."
"Ama burada iki kız var..Hangisi Erin?"
"Siyah perçemli olan Erin, Kızıl saçlı olan bize ihanet eden Selin."
"Demek sadece ikiniz değildiniz? Bir arkadaşınız daha varmış ama size ihanet etmiş. Doğru mu?"
"Evet. Onlu yaşlara gelene kadar çok iyi anlaşırdık. Hatta Selin çok kıskançtır. Çocukluğumuz onun kıskançlığını çekmekle geçti resmen. Ama yinede onu sevmiştik fakat o bize ihanet edene kadar.."
"Aranızda ne geçti? Anlatmak ister misin? Çok merak ettim."
"Aslında bu uzun bir hikaye hepimizin ortaokul'a geçmesiyle oldu.."
Arif elini Ege'nin omzuna koyarak onu cesaretlendirdi anlatması için. Ege de Arife bakarak yine gülümsedi.
"Selin,Erini çok kıskanırdı. Çünkü ben genelde Erin ile takılırdım hep onunla birşeylerimi paylaşırdım. Ve halada öyle..Bir gün Erin bana birinden hoşlandığını söylemişti. Bizim okuldaydı fakat bir üs sınıf idi. Erin sürekli ondan bahsediyor,bende ona açılması için yardım ediyordum. Selin de bunu öğrenmiş ola ki, Erin'in hoşlandığı çocukla bir iş çevirmeye başlamışlar. Bir gün Erin hoşlandığı çocuğa hisslerini açıklayacak, Hoşlandığı çocuk onu herkesin içinde rezil edecekti. Ve öyle oldu da. O gün Erin'e ona açılmasını söylemesini isteyen de bendim. Hoşlandığı çocuk Erini herkesin içinde rezil etmişti. Selin de bunu videoya çekip sosyal medyada yaymaya karar vermiş, amacına ulaşmıştı. "
"Bu Erin için büyük bir travma olmalı.."
"O gün için hep kendimi suçluyorum! Böyle olacağını bilmem gerekirdi."
"Bu senin hatan değil..Evet? Sonra ne oldu?"
"O günden sonra Selinle olan arkadaşlığımız son bulmuştu. Erin de bir daha asla kimseden hoşlanmayacağına yemin etmişti o gün. "
Arif elindeki Ege'nin saatini ona uzattı. Ege alıp koluna tekrar taktı ve kafasını öne eğerek düşünmeye başladı. O anda aklına gelen soruyu Arif'e sormak istiyordu, ama Arif'in yanlış anlayacağını düşündügü için sormaktan çekiniyordu.
"Arif, sana bir şey sorsam sorun olur mu?"
"Elbette sorabilirsin neden olmasın?"
Diyerek gülümsedi