Barbaros'un Ağızından;
Kardeşim büşra ile eyüboğlu konağındaydık.
Az önce ettiğim itiraflardan sonra konakta tam bir ölüm sessizliği olmuştu resmen.
Onları kendime o kadar bağlamıştım ki başta Lara olmak üzere kimse benden böyle bir şey yapmamı beklemiyordu.
Ali Eyüboğlu koşarak yakama yapıştı ve bağırarak "sen bunu lara'ya nasıl yaparsın ha ? nasıl ona ihanet edersin söyle lan bana söylesene" dedi.
"Senin babanla amcan benim babamada ihanet etmişti. onlara neden hesap sorulmadıysa sende benden lara'ya yaptığım ihanetin hesabını soramazsın ali eyüboğlu" dedim tıslayarak.
"Kes sesini ! dedi Ali bağırarak, "birde utanmayarak pişkin pişkin yaptığını savunuyorsun şerefsiz" diyerek tam yumruğunu atacağı sırada büşra ali'yi sert bir şekilde üzerimden itti ve delilik yapıp belindeki silahını çıkardı.
Silahın soğuk namlusunu ali'nin göğsüne doğrulttu.
o sırada evin hizmetçisi mercan'nın gözlerinin korkudan büyüdüğünü gördüm yoksa bu hizmetçi ali'ye aşık mıydı ?.
Büşra'nın ali'ye silahı doğrultması Lara hariç evdeki herkes korkudan geri çekilmişti.
Büşra tıslayarak "sen miydin ? benim abime vuracak olan ha" dedi ve geri çekilen insanlara dönüp "sizin pislik soyunuz yüzünden birisinin daha zarar görmesine izin vermeyeceğim anladınız mı beni ?" dedi ve silahının tetiğini çekti.
Lara bağırarak "yapma" dedi.
Büşra lara'nın dediklerini kâle bile almamıştı, çünkü benim ona söylememi bekliyordu. başkasının demesiyle olan lafları asla dinlemiyordu.
Lara sinirle yanıma geldi ve dolan gözleriyle bana "eğer birazcık vicdanın varsa kardeşine söyle silahını indirsin barbaros yalvarıyorum sana" dedi.
Ali bana sinirle bakarak "sakın lara !, sakın düşmanına yalvarma kardeşim onlara yalvaracağıma ölürüm daha iyi" dedi tıslayarak.
Ali'nin bu dediğiyle lara'nın gözlerinden yaşlar boşalmaya başladı. ağlayarak "abi öyle deme lütfen, ben birinizi daha kaybetmeye dayanamam abi" dedi ve yeniden bana dönerek "kardeşine söyle silahını indirsin barbaros yalvarıyorum sana abim benim herşeyim, lütfen o taş kalbini dinleme" dedi.
Lara'nın dediklerine cevap vermeden büşra'ya dönüp soğuk bir ses tonunda "indir silahını büşra böyle bir herif için değmez kardeşim" dedim.
Büşra itiraz içeren ses tonunda "abi saçmalama istersen" dedi.
"Büşra indir silahını" dedim sesimi hafif yükselterek.
Büşra silahın emniyet kilitini kapatarak beline koydu ve sinirlenerek konaktan dışarıya çıktı.
"Sizinle daha işimiz bitmedi Eyüboğlu ailesi daha yeni başlıyoruz" dedim tıslayarak.
ve konaktan dışarıya çıktım Büşra'yla beraber eve gittik.
---
Yarım saat sonra büşra'yla beraber eve gelmiştik.
Annem ve halam beni görünce şok olmuşlardı, çünkü herkes benim patlamada öldüğümü sanıyordu.
Annem şaşkınca yüzüme baktı.
Halam ise şaşkın bir ses tonunda bana "barbaros sen yaşıyorsun yavrum" dedi.
Büşra lafa atlayarak "evet hala abim yaşıyor, sadece sizi değil herkesi kandırdı" dedi.
Annem korkmuş bir ses tonuyla büşra'ya "ne diyorsun sen kızım ?" dedi.
Büşra sinirlenerek "abim eyüboğlu ailesinden intikam almak için lara'yı kullandı, onu sevdiğini söylemesi falan hepsi yalandı, patlamayı abim yaptırmadı o konuda masum sadece, senin oğlun bir kızı yüz üstü bıraktı anne" demesiyle annem arkasındaki koltuğa düştü.
Halam ise şaşkınca "ne ettin sen barbaros ?" dedi.
"Biliyorum yaptığım çok kötü bir şey. ama o kızdan babamın intikamını aldığım için hiç pişman değilim" dememle annemin koltuktan kalkıp yüzüme tokatı yapıştırması aynı anda olmuştu.
Annem sinirlenerek "bende diyordum ki oğlum en sonunda bir kıza gönlünü kaptırdı onunla evlenip mutlu mesut yaşayacak diyordum. meğersem babanın intikamını almak için o kızı bir oyuncak olarak kullanmışsın" dedi.
Sesim titreyerek "anne" diyebildim.
"Sus ! sakın konuşma o kızın duyguları yok muydu ha ! bir hiç uğruna o kızın duygularıyla oynadın barbaros" dedi tıslayarak.
sonra gözlerimin içine bakarak "sen babanın oğlusun sevmeyi nereden bileceksin ki ?" demişti bağırarak.
Birkaç saniye boyunca olduğum yerde kaldım. Sonra ise bahçeye çıktım.
---
Yazarın Ağızından;
Büşra'nın barbaros'un yaptıklarını anlattıktan sonra hacer hanımın telefonu çaldı arayan kişi oğlu boğaç'tı.
Hemen odasına çıktı ve telefonu açtı ve heyecenla *alo* dedi.
*Alo anneciğim nasılsın* dedi Boğaç.
*İyiyjm oğlum sen nasılsın torunum nasıl iyi misiniz ?*.
*Bizde iyiyiz babannesi bugün iki dişimizi çıkardık berat bey ile*.
*Oy ! maşallah kuzuma*.
*Ee bizim taze damat barbaros neler yapıyor bakalım annecim*
*taze damadımız kızı nikah masasında bıraktı gitti !*
*Ne !, Nasıl baya kızı nikah masasında terk mi etti paşamız?*
*Evet oğlum başka sorun yoksa telefonu kapatıcam ben*.
*Dur dur kapatma, kızın adı soyadı ne onu söyle bari ?*.
*Lara Eyüboğlu, bak ne diycem oğlum almanya'dan geri mi dönsen buraya ? sensiz buralar iyice karıştı*.
*Tamam annecim en yakın zamanda berat'la birlikte istanbul'a geleceğim merak etme sen*.
*Tamam oğlum, görüşürüz*.
*Görüşürüz* diyerek telefonunu kapattı Boğaç.
oturduğu sandalyede yarım daireler çizerek sinsice "Lara Eyüboğlu, demek bu intikam oyununun kurbanı sensin, ama merak etme sana senden çalınan adaleti geri vermek için geliyorum" dedi...
~~~
Nasıl, bölümü beğendiniz mi ?
Yeni giren Boğaç karakteri hakkında neler düşünüyorsunuz ?
Sizce nasıl biri ?
İyi mi ? kötü mü ? yoksa hem iyi hemde kötü mü ? yorumlara yazın.
Umarım bölümü beğenirsiniz 😅
Yazar'dan hepinize sevgilerle görüşmek üzere hoşçakalın ☘️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANATSIZ KUŞLAR
Teen FictionBabasını eyüboğlularından birisi öldürdüğü için polis olup onlardan intikam almak isteyen Barbaros Şahin. Hiçbir şeyden haberi olmayan avukat Lara Eyüboğlu. Barbaros intikam planını oluşturmuştu. Lara'yı kendine aşık edip sonrada onu yüzüstü bırakıp...