Daha önce milyonlarca yaşamın kaderi bir avuç insanın elindeydi. Asteroiti yok edememenin getirdiği yıkım yaşama içgüdüsünü ortaya çıkarırken birçoğumuz vahşi denecek insanlara dönüşmüştük...
-Kaptan Hugh
Mürettebat gördüğü manzara karşısında çok şaşırmıştı. Uzay gemilerini görünür olana kadar algılayamamışlardı. Bu durum onlar için çok sıra dışıydı. Geçmişte yaptıkları sayısız keşiflerde insana benzer ve yüksek bilinçli hiçbir varlıkla bu denli iletişim kurmamış olmaları kurallarla ilgili olsada karşı bir istek olduğu da söylenemezdi. Mümkün olduğu kadar uzak yaşamış ve sadece keşif yapıyorlardı. Kendilerinden üstün olduğu şu an bile belli olan ırklar da daha önce onlarla iletişime hiç geçmemişti.
Melina, Kaptan'ın sessizliği üzerine "Emriniz nedir efendim" dedi. Farklı bir ırkın onlarla temas kurması ile heyecanlanan iletişim subayı değişik duygularını kontrol edebilecek tecrübedeydi. Onun için keşfedilen her şey olasılık dahilinde olduğu için şaşırmak en son duyduğu histi.
Kadının ne demek istediğini anlayan Kaptan bunu nereden bildiğini merak etsede yürüttüğü gizli planı ekibinin öğrenmesi endişesi ile onlarla kontak kurma konusunda kararsız kalmıştı. "Amaris! Kontrol biz de mi?" diye sordu.
Ne olduğunu anlamakla meşgul olan mühendisin yerine konuşan Pilot Ediz "Evet efendim. Mesaj bittikten sonra sistemler geri geldi" dedi. Amaris ise sistemlerini nasıl kitlendikleri konusunda kafa patlatıyordu.
Köprüye gelen yazılım mühendislerinden Teğmen Owen da yapmış olduğu algoritmayı birinin aşabilmesi üzerine şaşkınlık içerisindeydi. Çünkü daha önce hiç kimse onun akademide bile öğretilen kodlarını çözmeyi başaramamıştı. Kendini zeki sandığından değil bir ilki yaşadığı içindi şaşkınlığı.
"Efendim yayın talebi var" dedi Melina. Heyecanla kaptanına baktı. Onu onaylayan Hugh bazı şeylerle erken yüzleşeceğini anlamıştı.
Ekranda beliren mesajdaki ile aynı kişilerdi. Önde bulanan kızıl saçlı kadın konuşmadan önce mesleki deformasyon olarak meraklı olan Bilim Subayı Gavin "Kimsiniz siz? Bu gezegenden misiniz?" diye sordu.
"Ben Kev Thaj Yeeb. Sizin dilinizde söylemek gerekirse görevli bir Komutanım. Gerekmedikçe bizden alt toplumlarla iletişim kurmayız. Sizin de diğerleri gibi sadece keşif için burada olduğunuzu sanmıştım. Ama öğrendiğimiz veriler sonrası görevimiz gereği ortaya çıkmak durumunda kaldık. Ve görevimiz ırkların gelişimini engelleyen tehditlerden kurtulmak!" dedi. Oldukça keskin ve net dünya dili kullanıyordu. "Siz de bu gezegen için tehdit oluşturuyorsunuz. Bu yüzden uyarımızı dikkate alsanız iyi olur.!"
"Ben de SA2 gemi Kaptanı Hugh. Keşif için burada bulunuyoruz."
Komutan Kev silik bir kahkaha atarak "Emin misin kaptan?" dedi. O an yapmakta olduğu şeyden haberdar olduğunu anlayan Hugh ne diyeceğini düşünürken Amaris devreye girdi: "Bizim öyle bir derdimiz yok. Sadece yok olan gezegenimize karşı yaşanılabilir yeni bir dünya arıyorduk. Onların girmekten korktuğu, keşfetmediği bir vadiye koloni kurma niyetindeyiz."
"Senin öyle bir niyetin olmayabilir Robotun sahibi Amaris! Ama onu kullanmak isteyenlerin var.!" Khiimel'den bahseden Krian komutanı, kaptanın aldığı emirle Ruvu'dakilerin yaşamlarıyla kumar oynayacağından haberdardı.
"Beni nereden tanıyorsun?" dedi şaşıran Yarbay.
"Siz RUVU'yu keşfederken biz de sizi keşfettik. Sizin dünyanızı da daha 2000'lerin başında bulduk. Şu anki halinden dolayı üzgünüz. O asteroidi durdurabilirdik ama doğal işleyişe hiçbir zaman müdahale etmiyoruz" dedi Kev. "Ve siz de teknolojinizi bir ırkın yok oluşu için kullanamazsınız.!"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI | Khiimel
Science Fiction𝐒𝐨𝐧𝐮𝐧 𝐠ö𝐭ü𝐫𝐝üğü 𝐲𝐞𝐫 𝐲𝐞𝐧𝐢 𝐛𝐢𝐫 𝐛𝐚ş𝐥𝐚𝐧𝐠ıç𝐭ı𝐫... 𝐃ü𝐧𝐲𝐚'𝐧ı𝐧 𝐲ü𝐳𝐥𝐞ş𝐭𝐢ğ𝐢 𝐟𝐞𝐥𝐚𝐤𝐞𝐭 𝐬𝐨𝐧𝐫𝐚𝐬ı 𝐚𝐳ı𝐧𝐥ı𝐤 𝐤𝐚𝐥𝐚𝐧 𝐢𝐧𝐬𝐚𝐧𝐥ığı𝐧 𝐲𝐞𝐧𝐢 𝐝ü𝐧𝐲𝐚 𝐚𝐫𝐚𝐲ışı𝐧𝐝𝐚𝐲𝐤𝐞𝐧 𝐤𝐞𝐧𝐝𝐢 𝐲𝐚𝐩𝐚𝐲 𝐳𝐞�...