Florya Premsesi

Son

' Kerem?'(Meli)

Nöbetin 13. saatinde hayal görmeye başlamıştım muhtemelen uykusuzluk üstüne içtiğim 9. bardak kahve yüzünden oluyordu. Kafeini acilen bırakmam lazımdı. 173'ü arasam buna da el atar mıydı acaba? Çok fazla kafein yüzünden bilinç akışım da kafayı yemişti anlaşılan. Odaklan Melike, karşında ki 1.74 kumrala odaklan...

' Merhaba habersiz geldim ama işini aksatmıyorum değil mi? Bir kaç dakikan var mı?'(Kerem)

' Ben hazırım Melike hemşire? Aaa Kerem bey siz yine mi buradasınız?(Mert)

' Şey... Mert benim Kerem ile konuşmam lazım da biz yarın akşama ertelesek olur mu? Burdan eve geçerim zaten.'(Meli)

' Ah... Peki nasıl istersen. Yarın bir ameliyatım var sadece haberleşiriz ardından. İyi akşamlar size.'(Mert)

Her ne kadar Mert gülümseyerek baş selamı vermiş olsada Kerem sabah odada da yaptığı gibi adamı adeta gözleri ile öldürüyordu... Bu işi çözmemiz lazımdı. İş yerimde üstlerime böyle bakamazdı.

' Sen niye gelmiştin. Hey! Heyyy bana bakar mısın acaba? Ayıp oluyor ama sabahtan beri adamı gözlerinle yiyorsun...'(Meli)

' Hayır yemiyorum gözlerimle dövüyorum. Yemek hayran hayran bakışlarla olur mesela benim san- öhm yani demek istediğim bu adam hiç hoşuma gitmedi beni rahatsız ediyor yavşak bir tipe benziyor.'(Kerem)

' Bir doktora göre fazla iyi bir vücudu olduğu için böyle düşünüyorsun değil mi?'(Meli)

' Hayır tabi- Niye herkes bu adamın fazla iyi bir vücudu olduğunu söylüyor Allah aşkına hiç de öyle değil bir kere. Bizler sporcuyuz tamam mı iyi vücut görmesek inanacağım da.'(Kerem)

' Oldu başka? Buraya bunu söylemeye mi geldin gerçekten?'(Meli)

' Hayır tabiki de sen çağırdın bende geldim.'(Kerem)

' Ne!? Ben kimseyi çağırmadım bir anda sen burada beliriverdin.'(Meli)

' Dedin ya merak eden arar sorar diye bende sormaya geldim işte.'(Kerem)

' Bu çağırmak değil... Bak ne güzel diyorsun merak eden arar sorar demişim aramayıp gelmek senin muhteşem fikrinmiş demek ki benimle bir alakası yok hadi iyi geceler.'(Meli)

' Bir dakika bir dakika nereye gidiyorsun ya daha demin benimle konuşmak için ekmedin mi o doktoru?'(Kerem)

' Niye her şeyi kendine yoruyorsun sen ya? 13 saattir uyumadım çok yorgundum bahane arıyordum zaten o yüzden yolladım Mert'i sen de mantıklı konuşmadığına göre dinlenmeye gidebilirim.'(Meli)

Yüzünde ki şaşkın ve mahcup ifade çok tatlıydı doğrusu. Ama haklıydım çok yorgundum kimseyle uğraşacak halde de değildim. Bir an önce evime dönüp uyumak istiyordum.

' Tamam dur ben bırakırım seni şimdi takside falan uyuya kalırsın maazallah'(Kerem)

' İtiraz edecek bile halim yok koş bari.'(Meli)

' Hayır deme heme- cidden mi? Hemen kabul mu edeceksin?'(Kerem)

' Eve bırakayım dedin evet dedim neden kötü bir teklif kabul etmişim gibi sorguluyorsun ki?'(Meli)

' He yok ne bileyim genelde inatlaşırsın ya o yüzden dedim.'(Kerem)

Genelde mi? Kerem Aktürkoğlu hem beni tanıyordu hem de genelimiz mi vardı yani. Olur olur yerdik ya...

......

3 Ay Sonra

Sonunda başarmıştım. Üniversiteden beri istediğim Almanya programına kabul edilmenin mutluluk ve gururunu yaşıyordum. Zafer sarhoşu olabilirdim her an.