1.0 (Blackout)

87 14 11
                                    

"Hadi ama Jeongin, neşelen biraz"

Jeongin yanında duran kendisinden yaşça büyük çocuğa baktı. Bugün sırf onun için gelmişti okula. Yüzünde sanki onu korumak ister gibi bir gülümseme vardı.

"Okula gelmek istemiyordum.. Sen aramasan da gelmezdim.."

"Benim için mi geldin?"

Elini omzuna koydu, sıktı hafifçe. Jeongin'in dudaklarından dökülen kelimeler Chan'ı çok mutlu etmişti. Felix de gülümseyerek sarıldı çocuğa.

"İyi ki geldin Jeongin, ben de çok mutlu oldum."

Saçlarını karıştırdı. Jeongin de gülümsedi hafifçe.

"Ben, benden nefret edersiniz sanmıştım. Çok naziksiniz.."

"Sen nefret edilecek bir şey yapmadın."

"Chan hyung doğru söylüyor, senin suçun yok. Hyunjinin suçu bu."

Gerçekten onun suçu muydu? Jeongin buna içten içe inanmıyordu. Eskiden çok yakın arkadaşlardı. Hyunjin bir anda değişemezdi. Kesin onu rahatsız edecek bir şey yapmıştı. Ne olduğunu kendisi de bilmiyordu ama emindi.

Suçlu kendisiydi.

Belki gerçekten dudak koruyucusu ve nemlendirici kullanmak hatalıydı.

Bir erkek gibi davranmalıydı, kadın gibi değil.

"Ben, bilmiyorum.."

Zar zor döküldü kelimeler dudaklarından. Kendini o kadar inandırmıştı ki suçun kendinde olduğuna.. Felix ve Chan'ın sözleri kalbini saran buzdan duvarları aşamıyordu. Ne kadar sıcak olursa olsun birkaç kelime eritebilir miydi bu duvarları.. Jeongin bunun mümkün olabilmesi için her şeyini verebilirdi.

Gözleri ellerini saran iki sıcak ele çevirdi, ardından da ona sıcacık bakan iki güzel gülümsemeye. 'Yalnız değilim.' diye haykırmak istiyordu. Ama yapamadı. Dudaklarına minicik de olsa gülümseme kondurmayı başaramadı..

Bayılmışım ben xldbdldndld

Yazmayı bile unutmuşum, o kadar çok yazım hatası yaptım ki silip silip yeniden yazmak zorunda kaldım :'

Cherry Bomb Lipstick -Hyunin-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin