28. bölüm / iftira

672 71 39
                                    


Halis: ne kadar ömrüm kaldı bilmiyorum çocuklar bu yüzden bir karar verdim şirketi ve yalıyı ferite bırakıcam küçük torunlarımada farklı yerler ayırdım, kaya sana gelicek olursak yurtdışında ve İstanbul'daki evlerden vericem

Herkes dikkatle halisi izliyordur

Kaya: benim çocuklarıma dede

Halis: senin çocuğunmu var oğlum

Kaya: yok ama olucak dede

Halis: iyi bakalım onuda o zaman düşünürüz

Yemeklerini yerler ayaz ve Masal yalının neşesi olmuşlardır.saat geç olduğu için evlerine giderler

Arabada

Seyran: ferit ben bir şey söyleyeceğim

Ferit: söyle güzelim

Seyran: ben çalışmak istiyorum

Ferit: gerek yokki seyran hem çocuklarımız çok küçük

Seyran: ben hem işi hemde çocukları aynı anda yürütebilirim

Ferit: bu konuyu evde konuşuruz

Eve giderler beraber çocukları uyutup salonda otururlar , seyran feritin onu desteklemeyeceğini düşünüyordur

Ferit:(ellerini tutar) ben her zaman yanındayım, her kararındada ,sakın ferit benim çalışmamı istemiyor diye düşünme ben senin fazla yorulmanı istemiyorum anladınmı karıcığım

Seyran:(gülümser) anladım, zaten resim bölümünden mezun olduğum için resim dersi vericem yorulmayacağım zaten

Ferit: peki madem sen nasıl istersen karıcım

Seyran:(öper) bugün bu konuyu yalıdakilere söyledim Nükhet hanımın bir tanıdığı varmış ilk öğrencim o olucak

Ferit nükhete güvenmiyordur ama ses etmez

Ferit: tamam o zaman karıcığım sen Nükhet hanıma mesaj at yarın ayarlasın öğrenciyi

Seyran: tamam aşkım

Sabah feritin toplantısı olduğu için erken çıkmak zorundadır

Seyran:aşkım bari kahvaltı yapsaydın

Ferit: şirkette yaparım (öper,sarılır,gider)

Nükhet arar: seyran attığım adreste ders alıcak kişi orda çalışırsınız

Seyran: teşekkürler Nükhet hanım

Seyran telefonu kapatır. Kapı çalar gülgün arkadaşının yanından dönmüştür

Seyran: hoş geldin gülgün anne

Gülgün: hoşbulduk kızım torunumlarım nerde

Seyran: uyuyorlar

Gülgün: kızım kusura bakma geçen Orhan ve ifakate olan sinirimi senden çıkardım

Seyran: sorun değil gülgün anne , ben hazırlanıp ders vermeye gidicem işe başladım biliyormusun

Gülgün: ne güzel, tamam kızım ben çocuklara bakarım

Seyran hazırlanır taksiyle verilen adrese gider kapıyı çalar

Caner: hoş geldin ben Caner memnun oldum

Seyran: hoş bulduk bende seyran

İçeri geçerler ev boştur seyran küçük bir çocuğa ders vericek sanmıştır

Caner: şaşırdın sanırım küçük bir çocuk beklerken

Seyran: biraz öyle oldu, resim dersine başlayalım mı

Seyfer/Mutluluk YolcusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin