giriş

676 121 395
                                    

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

7 yıl önce...:

Evet bugün o gündü Eflahla ayrılacağımız gün. Evet yılların arkadaşlığı bugün bitiyordu sanırım.

Arkadaşlıkta denirdise ben Eflah'a aşığım ama tabi o bunu bilmesede olur.

Eflah Amerikada üniversite kazanmış ve herşeyi arkada bırakarak gidiyordu.

Gerçekten ya seven insan gider miydi? Okumak için olsa bile?

Hayır, bence seven insan gitmezdi ne olursa olsun kalırdı. Eflah'ın sevgisinden asla şüphe etmiyorum ama ben olsam gitmezdim.

Günlerdir ağlamaktan gözüm kan çanağına dönmüştü. Bu kadar mı bağlanır bir insan bir insana sorusunun vücut bulmuş haliyim sanırım.

Eflah gidiyor ya en yakınım Eflah benim her sırrımı, herşeyimi çekinmeden anlattığım nadir kişilerdendi sanırım, diğeri de annem zaten.

Olur ya insan her sırrını çekinmeden, korkmadan rahat bir şekilde birisine anlatır. Her üzgün olduğunda sığınacağı liman gibi görür karşısındaki insanı. Birlikte ağlar, birlikte güler. Kimseyle rahat konuşamıyorken karşısındakiyle rahat konuşur. İşte annem ile Eflah öyle benim için.

Düşüncelerimden sıyrılıp yataktan kalktım, göz yaşlarımı silerek banyoya girdim.

Duş aldıktan sonra üstüme rahat birşeyler giyinip anahtarı alarak havalimanına gitmek için evden çıktım.

***

Havalimanına geldiğimde gözüm heryerde Eflahı arıyordu, sonunda göz göze geldiğimizde bana gülümseyerek el sallamıştı bende dolan gözlerime rağmen zorla gülümeyip ona el salladım ve yanına doğru gitmeye başladım.

Yanına doğru giderken, gözlerimiz bir saniye bile olsa ayrılmamıştı ve buda içimdeki duygu karmaşasını daha da artırıyordu.

Belki de bencillikti kalmasını istemek ama kim sevdiği insanın uzaklara gitmesini isterdi ki? Her zaman her anına şahit olan bir insanın gitmesini kim isterdi ki?

Düşüncelerimle birlikte yanına ulaştığımda Eflah dolan gözlerimi fark etmiş olmalı ki, beni omuzlarımdan tutub kendine çekerek sıkıca sarıldı bana.

Bu sarılmanın beni daha da yıkacağını bilmeden.

Hani derler ya bir insanla çok vakit geçirirsen bağlanırsın, o insana sarılırsan daha da bağlanırsın işte aynı öyle.

Eflah... Eflah Acar...Herşeyim, sırdaşım, hatta aşık olduğum adam evet Eflah ona aşık olduğumdan habersiz gidiyordu.

Bir kitapta okumuştum şey diyordu 'sana hiç söylemedim ama sana aşıktım' aynı o evredeyim şuan.

"Tamam artık ağlama güzelim."

"Gidiyorsun ama Eflah."

Göz yaşlarımın akmaya devam ediyordu.

"Evet gidiyorum ama bir gün dönücem söz."

İnanırım söz dese inanırım, Eflah hep sözlerini tutmuştu yine tutardı çünkü ben onu yıllardır tanırım tutmadığı bir sözü yoktur ki onun...

"Amerika yolcularını yerlerine alalım. Valizlerinizi yerleştirdikten sonra yerlerinize geçe bilirsiniz. 10 dakikaya uçuş başlayacaktır."

Yukarıda ki, mikrafondan gelen sesle birlikte bir birimize baktık 'artık vedalaşma zamanı' der gibi bakıyordu bana.

Konuşmasına izin vermeden elimi çantama atıp çantamdan bir kutu çıkararak Eflah'a uzattım.

Eflah kutuya anlamaz gözlerle bakıyordu.

"Hadi aç"

Eflah kutuyu açtığında çıkan bilekliklerle birlikte bana döndü.

"Ateş senin, suda benim."

Gözleri dolmuştu, öylece bakıyordu bana ne yapacağını bilmez gibi. Sanki, uçsuz bucaksız bir kuyuya düşmüştük ikimizde tüm umutlar tükenmişti ama hayır umut hep vardır zaten değil mi?

"Bir gün...bir gün yeniden görüşeceğiz ve o güne kadar bu bilekliği hiç çıkarma olur mu?" Dediğimde, Eflah'ında gözlerinin dolduğunu gördüm.

"Söz. Söz güzelim asla çıkarmıyacağım."

İnandım. Yine inandım. Belki de o sözün yıllarca tutmayacağını bilerek inandım ben Eflah'a.

"Sanırım bize verilen sürenin sonuna geldik." Dediğinde artık kendimi zor tutuyordum hıçkıra hıçkıra ağlamamak için. Bize verilen süre bu kadar az olmak zorunda mıydı?

Hiçbir şey diyememiştim sadece kafamı olumlu anlamda sallamakla yetindim.

"Benim artık gitmem gerekiyor Esila, gecikeceğim."

"Görüşürüz." dedim son kez gözlerine bakarken.

"Görüşürüz." dedi son kez gözlerime bakarken.

O an Eflah gitti, bense arkasından baka kaldım. Eflah gözden kaybolduğun da deminden beri tuttuğum göz yaşları firar eder gibi akmaya başladı.

Eflah gitmişti.

Ama gelicekti. Söz vermişti. O hep sözünü tutardı. Yine tutacaktı. Eflah verdiği sözleri hep tutardı...

*****

(Esila'nın Eflah'la kendisine aldığı bileklik)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Esila'nın Eflah'la kendisine aldığı bileklik)

Alıntısını yazdığım kitapta "İzler Kalır".

Bölüm hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Evett yeni kurgumun giriş bölümü sizlerleee iyi okumalaarrr. 🫶🏻🫶🏻

İnşAllah beğenirsinizzz. 🩵

Kurgumda bana fikir veren arkadaşım fatime704 çook teşekkür ederimm balimm 🥹🤎

Vee tasarımlarım da bana yardımcı olan HacerGafarova sanada çookk teşekkür ederim 🫶🏻

İkisinin de kurgum da emeği çok büyüktür. Çok çokk teşekkür ederim ikinizede.

Son olarak HacerGafarova 'nın kitabını okumanızı öneririm çok güzel bir kitap. 🩷

BELKİ ÜSTÜMÜZDEN BİR KUŞ GEÇERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin