Ölçü | Texting

25

Doruk: Uyudun mu? (02.36)

Doruk: İçim içimi kemiriyor Simay. (02.37)

Doruk: Hiç olmazsa cevap ver,Nokta bile atsan ona da razıyım ama böyle yapma lütfen
(02.39)

Gitmişti. Sanırım.

Bugün yaptığına o kadar çok sinirlenmiştim ki, Orada onu bırakıp gitmem ikimiz için de en doğru olan karardı. Aksi taktirde sahilde cinayet diye gündemde gezinirdik.

00.00'da bileti vardı ve bana 2de yazdığına göre uçaktan İnmiş, Telefonunu eline almıştı. İçimden çok şey yazmak gelse de tek kelime etmeyip mesajını görüldüde bıraktım.

Doruk: Simay lütfen yapma (02.39)

Görüldü.

Doruk: Tek bir cevap Ya? Lütfen
(02.41)

Görüldü.

Doruk: Görüldü mü? Tamam buna da razıyım
(02.42)

Görüldü.

Doruk: İyi geceler Simay
(02.45)

Buna da görüldü atıp mesajlardan çıktım. Böyleydi işte benim işlerimin sonu. Hevesle başladığım her şey pişmanlıkla sonuçlanırdı. Doruğun çaresizce benden tek bir nokta istemesine içim acımıştı, Ama susmam gerekiyordu. İnsanlar, taviz verdikçe, Yapmaması gerektiği şeyleri yapmaya devam ediyordu. Doruk da dahil. Benim inancım bu yöndeydi.

Telefonumu yatağın atabileceğim en uzak köşesine atıp bilgisayarımdaki filmi devam ettirdim. Film izliyordum ama anlamıyordum. Aklım sadece Doruktaydı. Sadece.

🙈

Bir şeyin düşme sesi ile aniden irkilerek uyandım. Ne zaman uyuduğumu da anlamamıştım zaten.

Yere baktığımda bilgisayarımın tek parça halinde olduğunu görüp rahatladım. Sonra hemen yere düştüğünü fark edip yere atladım.

"Sikeyim! Sikeyim! Sikeyim! Bir bu kalmıştı Dağılmayan. O da gitsin!"

Yatağın yanındaki çekmeceli dolabın üzerindeki su şişemi alıp kendime gelmeye çalıştım. Telefonumu bulup saate baktığımda saat 05.02'ydi. Birazcık bile uyuyamamış olduğuma üzüldüm. Telefonu şarja koyup tuvalete doğru ilerledim.

Elime yüzüme su vurmak ve gergin ruh halimden kurtulmak istiyordum. Ateşlenir gibi sıcaktan aşırı bunalmıştım ve 2-3 kez su tutsam da yanaklarım hala yangın yeriydi.

Üstümdeki sweati çıkartıp kolsuz cropumla kaldım. Kendimi toparlamaya çalışıp odaya geri döndüm.

Hava soğuktu, Normalde bu havada asla şort crop gezemezdim ama hem hava soğuk diye kaloriferleri yakmış, hem de hastalık hastası olduğum için eve 40 tane ısıtıcı almıştım. Hepsi de çalışıyordu.

Üzerimdeki kalın eşofmanı da çıkarıp yatağın bir köşesine attım. Dolabımdan rastgele bir şort bulup üzerime geçirdim. Giydiğim şortun sünger bob desenli olmasını umursamadan.

Kendimi tekrardan yatağa bıraktığımda telefonum titredi.

Doruk: Yok ben dayanamıyorum (05.25)

Doruk: Kapıyı açar mısın? Sana bir şey getirdim. Ama donmak üzereyiz.
(05.25)

Gördüğüm mesaj ile yataktan bir anda Fırladım ve bilgisayarım tekrar düştü. Umarım Doruk bana şaka takılmıyordur çünkü bu bilgisayarı onun yüzünden kaçıncı düşürüşüm tahmin edemiyordum.