Öncelikle hepiniz hoş geldiniz, canlarım. Size kitap başlamadan bir kaç bir şey demem gerekiyor.
Tarih olarak 2020 yılını seçtim, biliyorum o zamanlar, covid19 vardı ama kitapta buna yer vermedim. Bunu sorgulamamanız için açıklıyorum. Teşekkürler.
Kitaba başlama tarihinizi buraya yazarsanız, mutlu olurum.
Kitap hakkında düşüncelerinizi yorumlarda belirtirseniz, mutlu olurum.
İyi okumalar.
Küçük kız babasının yaptığı, iki kulak denen saça bakıyordu aynadan. Küçük kıza göre saçları komik olmuştu, kızda saçlarına bakıp güldü.
"Baba, saçlarım çok komik olmuş." Dedi küçük kız. Babası kızını kendine çevirdi. Babası kızını ellerini tuttu ve öptü.
"Hayır, benim kızım çok güzel oldu." Dedi babası. Kız babasının dediği sözle ona sıkıca sarıldı.
"Baba, annemde beğenir demi?" Dediğinde babası kızını öptü.
"Tabii ki de beğenir." Dediğinde kız tütülü elbisesine baktı ve etrafında döndü.
"Hadi o zaman gidelim." Dedi kız. Babası kızın elini tuttu ve dışarı çıkardı. Küçük kız arabaya yaslanmış annesini görünce koşarak yanına gitti.
"Anne nasıl olmuşum?" Diye sordu küçük kız. Annesi kızına eğildi ve ellerini öptü. Küçük kız bu yaptığına şaşırmıştı çünkü genellikle onu çok öpmezdi.
"Çok güzel olmuşsun." Dedi kadın ve küçük kıza sarıldı. Küçük kız heyecan ile annesine sarıldı, bir süre öyle kaldilar daha sonra ise beraber arabaya geçtiler. Kız arka koltuğa oturduğunda yan tarafa oturan ağabeyini gördü. Küçük kız abisini çok severdi, abiside onu çok seviyordu.
Kadın arabayı karanlık orman yolunda sürmeye devam ediyordu. Küçük kız arkada uyuya kalmıştı. Ağabeyi öne doğru eğilip annesine yaklaştı.
"Anne bunu neden yapıyoruz, Ayende daha çok küçük." Dedi ağabeyi. Annesi sinir ile oğluna döndü.
"Alin, para lazım. Ayende'yi onlara verirsek bize para verecekler. Onlar bizden daha iyi bakacaklar." Dedi. Ayende her şeyden habersiz uyuya kalmıştı.
Araba eski terk edilmiş fabrikanın önünde anı bir frenle durunca, Ayende korku ile gözlerini açmıştı.
Etrafına baktığında buranın lunapark olmadığını anladı, arabanın içene gözlerini çevirince annesinin hızla arabadan indiğini gördü, Ayende korkmaya başlamıştı. Ayende'nin kapısı açıldığında, yanına gelen annesine baktı ve konuştu."Anne, biz nereye geldik?" Diye sordu korkarak. Kadın Ayende'nin kolunu sertçe tuttu ve dışarı çıkardı. Ayende acıyan kolu ile gözleri dolmuştu.
"Ben senin annen değilim." Dedi kadın hiç acımadan. Ayende anlam veremiyordu, o annesiydi. Neden annesi böyle diyordu ki?
"Anne, neden öyle diyorsun?" Dedi anlam veremeyerek. Ayende artık göz yaşlarını tutamamış ağlıyordu.
"Sus, ben senin annen değilim!" Diye bağırdı. Ayende korktuğu için daha da ağlamaya başlamıştı. Abisine bakmam için etrafına baktı ama o da ağlıyordu. Ayende kolunu kurtarmak isterken, üstüne doğru gelen adam ile daha da korkmaya başladı. Adam ellerini Ayende'ye uzattı ve küçük kızı kucağına aldı. Ayende bağırarak ellerini adama vuruyordu ama bir etkisi yoktu. "Kız burada para nerede?" Dedi kadın acımasızca. Adam elindeki para dolu çantayı kadına uzattı. Kadın elindeki çantayı aldı ve hızla içini açtı, para dolu çantayı görünce gözleri patlamıştı bildiğin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİOLACEA
Novela JuvenilYıllardır ailesinden ayrılmayan Ayende. Yıllar sonra işi gereği ailesinden uzak kalır. Gittiği yer alışık olduğu ya da alışması kolay olacak bir yer değildir. İşte hikâye tam olarak burada başlıyor, Ayende'nin karşısına öyle birisi çıkıyor ki, geldi...