"Tek İstediğin Aşk Mı?" || •AlKer•

8. bölüm

Sabah gözlerimi araladığımda Altay'ın beni dudaklarımdan öperek uyandırmaya çalıştığını fark ettim. Aslında hoşuma gittiği için uyansam bile uyuma taklidi yapıyodum çünkü dediğim gibi hoşuma gidiyodu.

"Kerem uyan artık aşkım saat 10 oldu"

Altay sızlanmam karşılığında başka cevap alamayınca daha çok öpmeye başladı.

"Kerem hadi ama bak daha çok öperim"
"Hıı banane"
"Tamam sen istedin"

Yüzümü ellerinin arasına alıp dudağıma yapıştı ve daha sert öpmeye başladı. Dudaklarım sert öpüşleri eşliğinde acısa da pek umursamadan yatmaya devam ediyordum. Altay öyle de uyandıramayınca tamamen üstüme çıkmıştı.

"Ya hadi ama daha kahvaltıya gidicez"
"Ben gelmicem belki nerden biliyon"
"Geliceksin meleğim benim"
"Ya banane antrenman yokmuş zaten tüm günü evde geçiricem"
"Hayır Kerem tüm günü evde geçirmek sana bişey katmayacak o yüzden gidiyoruz"
"Ya bananee"
"Ben şimdi hazırlanıyorum döndüğümde seni hazırlanmamış olarak görürsem fena sikerim"
"Hıı tabi"

Altay sırıtarak odadan çıktığında bende yatakta doğruldum ve dolabıma yöneldim. Üstüme giyecek bişeyler aldıktan sonra yatağıma oturarak giyindim. Tam pijamalarımı geri dolaba koyarken Altay'ın arkamdan sarılmasıyla hafif tırstım.

"Altay çekil yaa"
"Olmaz"
"Ya ama giriyo Altay"
"Amacım o zaten Kerem'im"
"Of dün gece siktiğin yetmedi mi"
"Yetmedi meleğim"
"Hıı tabi hadi salda şunları kaldırıyım"
"Ben içeri gidiyorum o zaman sende gel çabuk"
"Gören de biyere bişey yetiştiriyoruz sanacak"
"Hadi hadi caz yapma"

Tam dolabımın alt çekmecesine eğildiğim anda Altay'ın kalçamı sıkması bir oldu. Kalçamı sıktığı anda bende büyükçe inledim.

"Yavaş Altay ya"
"Yo ben hızı severim meleğim"
"Hadi içeri git artık"
"Gitmeden önce..."

Bunu dediği anda beni duvara yapıştırıp dudaklarımdan öpmeye başladı. Altay açlıkla dudaklarımı öpüp emerken bende ağzına inliyordum. Üstümden itmeye çalışıyordum ama nafileydi. Dudaklarımdan ayrıldığı sırada üstümden itmeye çalışıyodum.

"Altay sal artık ya"
"Olmaz"
"Ya sen 7/24 böyle beni yiyeceksen ben bittim"
"Ben sana doymuyorum ki be Kerem'im"
"Doymuyosan yemek ye"
"Benim 3 öğünüm de sensin onu napcaz"
"Hadi çekil artık da gidelim"
"Bunun intikamı acı olacak..."
"Of hadi hadi"

Altay'la beraber evden çıkıp arabaya binmiştik. İkimizde oturup kemerimizi taktıktan sonra Altay'ın yola değilde bana baktığını fark ettim.

"Altay beni izlemede hadi gidelim artık acıktım ben"
"Dur ama daha filmim bitmedi ki"
"Ya sokarım filmine hadi Altay ya"
"Tamam tamam gidiyoruz"

Yolda giderken güneş kremi almak için arabanın oturduğum yerdeki minik çekmecesini açtığımda içinde bi' zarf vardı. Tam almaya yeltenmiştim ki Altay o anda elimden aldı.

"Neyin zarfı o Altay?"
"Önemli bişey değil"
"Ama panik oldun"
"Olmadım siktir et"

Bunu dedikten sonra zarfı katlayıp cebine attı. Aslında bişeylerden şüphelensem de bu anı bozmak iatemiyodum o yüzden susmayı tercih ettim. Altay'ın dediği yere vardığımızda mide bulantım yine zirvedeydi. Karnımı tutarak Altay'ı takip ettim ve mekanın terasına çıkıp masalardan birine oturduk.

"Kerem?"
"Efendim Altay"
"Sen iyi misin?"
"İyiyim niye sordun?"
"Geldiğimizden beri karnını tutuyosun da iyi misin sen?"
"İyiyim ya sadece midem bulandı biraz"
"Bak kötü olursan söyle kalkalım tamam mı meleğim?"
"Tamam Altay"

Altay'la kahvaltı yaparken daha doğrusu ben zorla yiyodum çünkü midem ağzıma geliyodu. Altay da bana bişeyler anlatıyodu ama kulaklarım uğuldadığı için pek konuyla alakadar olamıyodum. Tam o anda kusmak üzere olduğumun farkına varıp elimle ağzımı tutarak wc ye koşmaya başladım.

"Kerem nereye? KEREM!"

Altay'ın arkamdan koşmasını umursamadan kendimi wc kabinlerinin birine atıp kapıyı kilitledim ve öğürmeye başladım. Neredeyse hiç bişey yememiş olmama rağmen midemdekileri boşaltıyodum. Altay o sırada wc ye girmiş ve kapımı çalmaya başlamıştı.

"Kerem iyi misin meleğim aç şurayı da bi' bakıyım lütfen"

Tek yaptığım sadece klozete öğürmekti. Midem resmen dışına çıkıyodu.

"Kerem lütfen bak nolur aç da bakıyım lütfen kapıyı kırmak istemiyorum"

Öğürmem biraz olsun geçince güçlükle kapıyı açtım. Ama başım felaket dönüyodu. Çıktığım anda Altay beni kollarının arasına aldı.

"İyi misin Kerem'im..."
"İ-iyiyim Alta-"

Bunu dediğim anda baş dönmeme daha fazla dayanamayıp kuş gibi hafif olan bedenimi Altay'ın kollarına bıraktım.

"Kerem! KEREM HAYIR!"

Bu bölüm çok uzun oldu canlarım umarım beğenmişsinizdir :)