DENİZ DUMAN (Ara Verilmiştir)

2.Bölüm:Ev-Kızım

Tedbir amaçlı olarak Pusu timi ve savcı Deniz Albay Muhammed ALTINOK'un kesin emri üzerine hastaneye gitmiştiler. Pusu timinin yüzeysel işkence yaraları dışında bir şeyi çok şükür ki yoktu. Savcı Deniz'in ise dediği gibi sağ alt kaburbasında kırık, bedenindeki morlukların dışında dudağında patlak vardı...

Deniz doktoruyla konuşmuş bir gün hastanede kalmayı kabul ettikten sonraki gün taburcu olarak çıkmıştı hastaneden. Kaburgasındaki kırık nedeniyle hareketleri kısıtlı olsada alışkın olduğu için albayın gönderdiği asker ile askeri lojmana gitmişti. Teröristler tarafından kaçırıldığı için önlem olarak askeri lojmanda kalacaktı...

Pusu timi de hastaneden çıkmış üç gün zorunlu izinde oldukları için lojmana geçmişlerdi...
Bayram, Emre ve Mehmet bir arada kalırken kaldıkları apartmanın bir üst katında Gazi ve eşi Esma karşı dairelerinde Oğuz ve eşi Merve kalıyordu. Pusat binbaşı apartmanın üçüncü katında tek başına kalmaktaydı.
Savcı Deniz ise aynı apartmana tam olarak Pusat binbaşının karşı dairesine yerleşmişti.

Deniz merdiven çıktığı için zorlanan kaburgasında oluşan ağrı ile dinlenmek için yeni evindeki yatak odasına geçip üzerindeki montu zorlukla çıkarıp yatağına yatmıştı...

Hatırladığı geçmişi ile mavi gözleri dolu doluydu genç kadının. Hatırladığı geçmişi, yaşayamadığı çocukluğu ona büyük bir acı veriyordu...

Öyle çok isterdi ki şimdi annesinin yanında olmasını, dizlerine uzanıp saçlarını okşayan bir annesinin olmasını... Yalnız başına acı çekmemeyi çok istiyordu... İlk tanıştığı rengin mor olmamasını, kanın kokusunu bilmemeyi istiyordu...

Yeniden küçük Melek olmak istiyordu... Acılarla büyümek zorunda kalan Deniz olmak istemiyordu artık...

Sevilmek istiyordu, öyle çok sevilmek istiyordu ki yaşadığı tüm acıları unutmak, sevdiğinin yanında çocuk olmak istiyordu...

"Allah'ım sen bana güç ver"diye mırıldanmıştı birkaç damla göz yaşı düşen mavi gözlerini kapatarak...

Saat akşam sekizi gösterdiğinde çalan telefonu ile uykusundan uyanmıştı Deniz.Eşyaları albay Muhammed ALTINOK'un sayesinde bulunup kendisine teslim edilmişti..
Arayan kişi Ankara'da sekreterliğini yapan üniversite öğrencisi Mine idi.

"Efendim Mine?"diye cevapladı aramayı Deniz.

"Merhaba savcım, istediğiniz eşyaları kargoya verdiğimi haber vermek için aramıştım. İnci'yi de pet taksi ile yolladım iki güne kadar gelmiş olur efendim"