"Dışarıdaki adamlarına neden söylemedin geleceğimi? İki saattir beni oyalıyorlar, ayrıca beni neden çağırıyorsun bu vakitte?" Haruto sinirli bir şekilde konuşuyordu, oturması için karşımdaki koltuğu işaret ettim. "Sana bazı şeyler anlatacağım, bu yüzden buradasın.." Kapının ağzındaki David' e işaret verdim, dışarıya çıkıp kapıyı kapattı. Geçen gün yaşananlardan dolayı sinirli görünmüyordu, belki de haklı olduğumuzu anlamıştı. "Önce benim bir şey söylemem gerekiyor. Hyunsuk' a neden ulaşamıyoruz? Grubumuz hakkında saçma söylentiler çıkmaya başladı Hyunsuk kayboldu adı altında." Göz devirdim, bu konu beni çok sinirlendiriyordu. "Anlatacağım ama sözümü kesme." Başını salladı Haruto. "Hyunsuk şirketle alakalı anlaşma yüzünden benim yanımda değil. Hayati tehlikesi var, onu öldürmek isteyen birileri var." Konuşacağı sırada elimle onu durdurdum. "Hyunsuk benim eski sevgilim Haruto. Beni ikizimle aldattığı için ondan ayrıldım." Haruto şoka girmiş bir şekilde bana bakıyordu. "Çok uzun yıllar önceydi, Hyunsuk daha stajyer bile değildi. Birkaç hafta öncesine kadar Hyunsuk ile alakam kalmamıştı. Kardeşim Junghwan sizin gruptan birine aşık olmuş ve sizi araştırıyormuş. Şirkette paranızın kaldığını ve size yardım etmemizi istedi. Başta kabul etmedim Hyunsuk' un grubu ile alakalı olduğu için sonrasında kabul etmek zorunda kaldım. Her şey Jeongwoo içindi. Bunlar yaşanırken yıllar önce öldüğünü sandığımız ikizim Jinho yeniden ortaya çıktı içinde büyük bir intikam ile. Amacı benim etrafımdaki tüm adamlarımı öldürmek ve bunun yanında Hyunsuk' da işin içine girdi. İlk hedefleri Hyunsuk' du. Ona saldıranlarda Jinho' nun adamları. Hyunsuk' u öldürüp intihar süsü vereceklerdi eğer ben onu yanıma almasaydım. Fakat Jinho hızlıca fark etmiş Hyunsuk' un yokluğunu. Haberi o yaptırmış ve eğer Hyunsuk' u bulamazsa size gelip öğrenmeye çalışacak. Ki zaten evinizi biliyorlar adamlarından biri yaralandığın gün seni tedavi eden doktordu. Bunu bende yeni öğrendim." Ağzı açık kalmıştı, "Sen.. Sen neler diyorsun?" Ayağa kalkıp dolaşmaya başladı. "Sana bunları anlattım çünkü diğer üyeleri idare etmesi gerekiyordu birinin. O evden ayrılmalısınız. Size bir ev vereceğim bir süre orada kalmanız gerek. Jinho' yu tanımıyorsun, Hyunsuk' u bulmak için sizi bile öldürür. Kimseden korkusu yok." Yeniden oturması için koltuğu gösterdim. "Birazdan aşağıda basın karşısına çıkacağım. Hyunsuk hakkında çıkan bu haber yüzünden. Sen dediklerimi düşün, diğer grup üyelerine bir şey anlatmaman gerekiyor. Onlara başka bir yere taşımacağınızı nasıl söylemen gerektiğini düşün. Ben son hazırlıkları yapmak için yan odada olacağım." Haruto başını salladı, duyduklarını hazmetmesi onun için zordu. Normal bir durumdaymış gibi anlatmıştım, fakat ölümle karşı karşıya geldiklerini duymak korkunç bir durumdu hayatı bu olaylardan uzak olan birisi için. Odadan çıktığımda David kapının girişinde beni bekliyordu. "Efendim, basın gelmiş. Aşağıya inmemiz gerekiyor." Başımı sallayarak diğer odaya geçtim. Personel yüzüme makyaj yaptı hızlıca. David ile beraber aşağıya indiğimizde beni gören basın fotoğraflarımı çekmeye başlamıştı. Kürsünün başına geçip basına gülümsedim. Ne kadar güleryüz gösterirsen o kadar güzel haber yaparlardı. "İyi akşamlar herkese. Ben 'Gabbia Dorata' CEO' su Park Jihoon. Saat geç olduğundan uzun uzun konuşmayacağım. Şu an bir anlaşma içerisinde olduğumuz Treasure üyesi Choi Hyunsuk, markamızın yeni global elçisidir. Hakkında çıkan haberler asılsızdır. Markamızın yeni ürünlerinin gizliliğinden dolayı şu anda bizim misafirimizdir. Yapılan haberlerin kaldırılmasını rica ediyorum. Saygılar." Basında soru soranlar olmaya başlamıştı. "Eğer sorularınız varsa birkaç tanesini alabilirim." Biraz daha netlik kazanmalıydı, bu yüzden birkaç soruya cevap vermem gerekiyordu. "Choi Hyunsuk' un ortadan kaybolması yeni proje içinmiydi?" Bunu açık bir şekilde söylemiştim. "Elbette, ayrıca büyük bir çekim için hazırlanıyoruz bu yüzden programı fazlaca yoğun." Çok fazla ses vardı, içlerinden birine kulak verdim. "Peki Jihoon Bey, bu açıklamayı neden siz yapıyorsunuz? Bu projeye önem veriyor olmalısınız."
