5

95 14 11
                                    

wooyoung san'ı beklerken eline ilk gelen aksiyon filmini seçip yerleştirmişti.film izlemeyi pek sevmezdi ayrıca ortama uygun tek türün aksiyon olabileceğini düşünmüştü o an.kumandayla filmi açmaya çalışırken elindeki dolu tepsiyle içeri giren san'ı görünce masanın üzerindeki eşyaları biraz sürükleyip tepsiyi koyması için yer açtı.

"seçebildin mi?"

"seçtim ama güzel midir bilmiyorum,pek aram yok filmlerle."

san gülümseyerek baktı yanında gergin duran çocuğa.

"çoğu sevdiğim filmler zaten." dedi ve elini avuç içi yukarda olacak şekilde uzatıp kumandayı istedi.

wooyoung elindeki kumandayı san'ın eline bırakıp ekrana çevirdi kafasını.san birkaç tuşa basarak filmi başlattığında ekranın karşısındaki yatağına döndü ve duvara dayalı kısma yatağının üzerinde bulunan yastıkları sırtlarını yaslayabilecekleri şekilde dizdi ve komodinin yanındaki küçük yatak sehpasını yatağa bırakıp üzerine tepsidekileri dizdi.

wooyoung ise san tüm bunları yaparken sessizce onu izledi sadece.

"wooyoung." orda olduğunundan emin olmak istercesine ismini söyledi san.

"hm."

"rahat hissetmiyor musun?"

"ah hayır öyle değil,alışmaya çalışıyorum sadece.pek yapmam bu tarz şeyler."

"nasıl şeyler?" san yatağın üzerindeki yerine geçerken merakla sordu ve oturması için eliyle yanını işaret etti.

"okul dışında birileriyle vakit geçirmem." dedi wooyoung işaret ettiği yere oturup sırtını yastığa yaslarken.

"anladım ama rahat olabilirsin gerçekten keyfine bak sadece." samimiyetle gülümsemişti san.

wooyoung işte o an fark etti san'ın o güzel gamzelerini ve bakışlarını alamadı bu güzelliklerden.gülümseyişi ufak bir tebessüme dönüşüp gamzeleri yok olana kadar izledi fakat ne kadar sürdüğünden emin değildi belki beş belki de on beş saniye...

filmin bazı sahnelerinde san duygularını çok fazla yaşıyordu.bir anda kahkaha atıyor ya da sinirlenip bağırıyordu hatta şaşırıp wooyoung'u dürtüp 'ne yaptığını gördün mü?' diye söylendiği oluyordu.wooyoung ise sakin kaldığı anlarda filme diğer türlüsünde ise san'a odaklanıyordu sadece,tuhaf bir deneyimdi onun için.

film bittiğinde san heyecanla derin bir nefes alıp verdi ve geriye yaslanıp kafasını duvara yasladı.

"güzeldi değil mi?" dedi kafasını duvardan çekmeden kafasını çevirdi wooyoung'a.

onaylarcasına kafasını salladı ve yerinde dikleşti.

"ben artık gideyim."

"nereye yaa ne güzel takılıyorduk,sıkıldın mı? duyduğu şeye üzülmüş gibi dudağını büzdü san.

"aksine çok eğlendim ama gideyim geç olmadan." diyerek tebessüm etti wooyoung ve ayağa kalkıp çantasını almak için koltuğa yöneldi.tek omzuna geçirdiği çantasını tutarken kapıya yaklaştı.

"her şey i-" cümlesini yarıda kesen şey san'ın ayaklanıp konuşmasıydı.

"kapıya kadar eşlik edeyim sana."

her ne kadar gerek olmadığını söylese de san'ın vazgeçmeyeceğini iki günde anlayabilmişti wooyoung bu yüzden itiraz etmeden kafasını salladı yavaşça.wooyoung önde san arkada odadan çıkarken merdivenlerde san'ın arkasına geçti wooyoung.

aşağı indiklerinde mutfakta yemek yapan san'ın annesiyle göz göze gelince gülümseyip eğildi.

"ah wooyoung gidiyor musun?yemeğe kalsaydın."

where were u? | woosanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin