Kendinizi hiç trajikomik bir hikayede hissettiniz mi?
Şu an, bir sarayın taht odasında, kral ve kraliçenin karşısında, yanımda daha iki gün önce tanıştığım bir prens ile parmaklarımıza takılacak olan yüzükleri bekliyorum.
Bu nasıl bir şey ya? Ajan olarak geldiğim yerde evleniyorum. Acaba babamlara Anka ile bir mektup göndersem mi? Göndersem bile ne diyecektim?
"Şey baba, ajan olarak geldiğim yerde evleniyorum, annemi ve halkını da al, 40 gün 40 gece düğün yapacağız," mı diyeceğim?
Ay, düşüncesi bile korkunç!
Şu yüzükler takılsa da bitse bu azap verici cehennem.
Aslında yakışıklı da ama... Burada olmamın sebepleri başka.
Ya da ben bir kardeşlerime haber vereyim. Olmaz, sonra beni sahipsiz sanarlar.
Babama haber versem daha kârlı olurdu. Çünkü babam soğukkanlıdır. Bir çıkış yolu arayacaktır. Ancak kardeşlerim direkt dalmayı seçer.
Hayır, buna izin veremem. Eğer haber verirsem ve olay çıkarsa her şey daha kötüye gidecek. En iyisi kaderime göz yummak.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI TAÇ (düzenleniyor)
FantasyArkadaşlık, güç ve aşk arasında sıkışıp kalan bir prensesin epik hikayesi... Dört elementin hüküm sürdüğü farklı krallıkların çatışmasıyla başlayan bir savaşın önlenmesi için atılan cesur bir adım. Freya, gezgin kimliği altında girdiği krallıklarda...
