Jungkook, sabah uyanmış , en güzel ve en şık kıyafetlerini hazırlayıp banyoya doğru ilerledi.
Aklına dün gece olanlar gelmişti. Taehyung, ona çok yakınken nefesi kesilmişti.Neden onun yanında bu kadar heyecanlanıyordu. Bu duruma çok şaşkındı. Neden sabah erkenden kalkıp en şık kıyafetlerini hazırlamıştı?
Dün geceyi düşünmeye devam ettikçe aklına o an geldi. Taehyung'un penisine dokunduğu an..
Bu olayı hatırlayınca, gözleri daha çok açılmış, şaşkınlığı 100 katına çıkmıştı. Yanaklarının yandığını hissetti. Karnı kasılmaya, kasıkları acımaya başlamıştı.
Jungkook, düşüncelerinden sıyrılıp, havlu ile alt bedenini sardı. Özenle hazırladığı kıyafetlerini giyip kahvaltı etmek adına mutfağa indi. Amcası hâlâ uyuyordu. Onun kahvaltı hazırlamaya vakti yoktu. Kartı alıp evden çıktı. Şirkete gidince kahvaltı yapardı.
Jungkook, otobüs durağına yürürken yanında siyah, büyük bir araba durdu. İçinden siyah takım elbiseli bir adam indi. Ona doğru yürümeye başladı. Tırsarak ,bir adım geriye gitti. Çünkü adamın belinde silah vardı. Haliyle jungkook korkmuştu. Hızlı adımlarla Jungkook'un yanına gelip, eli ile arabayı işaret etti.
"Buyrun efendim, Taehyung Bey sizi bekliyor."
Jungkook, duyduğu isimle heyecanlanmıştı. Biraz da rahatlamıştı. Hiç düşünmeden, koşar adımlarla arabaya doğru yürüdü. Elinde olsa uçarak giderdi. Arabanın önüne geldiğinde, aklı da başına gelmişti. Kendini ağırdan almayıp, resmen koşarak gelmişti. Ama geri dönüşü yoktu. Niye bu kadar heyecanlıydı?
Arka kapı açıldı. Jungkook, Taehyung ile göz göze geldi. Ah o siyah gözler..
Hızlı hareketlerle Taehyung'un karşısına oturdu. Taehyung, şaşkın gözlerle Jungkook'a baktı. Yanına oturmasını istiyordu. Bunu dile getirip:
"Neden yanıma otırmadın?"
diye sordu. Jungkook, açık sözlülükle cevap verdi.
"Yanına oturusam güzel gözlerini izleyemem. Gözlerini izlemek için karşına oturdum."
Taehyung, duyduğu şeyle dahada şaşırmıştı. Bir yandan da hoşuna gitmişti. Sırıtarak arkasına yaslandı. Ona istediğini vermemek adına gözlerini kapattı. Jungkook, bu duruma sinirlenip:
"Ya açsana gözlerini." dedi.
"Hayır, uykum var."
diyip Jungkook'u geçiştirmeye çalıştı. Pardon, daha da kızdırmaya. Tamda istediği gibi oldu. Jungkook, kızgın olduğunu belli eden bir ses tonuyla :
"Uykun umrumda değil koca bebek, hemen gözlerini açıyorsun. Bu bir emirdir."
dedi. Taehyung, şaşkınca gözlerini açtı. İlk defa birisi onunla böyle konuşuyordu. Arkadaşları bile onla böyle konuşmazdı. Konuşmaya cesaret edemezdi. Ona hem emir vermişti, hem de koca bebek demişti. Jungkook, zaferle arkasına yaslanıp, güzel siyahları izledi. Taehyung da, Jungkook'a onun gibi karşılık verip, o da onun güzel ve parlak kahvelerini izledi.
JEON JUNGKOOK
Bakışlarım, siyahlardan biraz aşağıya kayıp dolgun dudakları buldu. Şuan Taehyung'un kucağına çıkıp o dolgun dudakları öpmek için her şeyimi verebilirdim. Keşke o kadar cesaretim olsa. O kadar cesarete sahip olsam bile böyle bir şey yapamam. Taehyung'un benden nefret etmesini istemiyorum.
KİM TAEHYUNG
Jungkook'un bakışları, dudaklarıma kayınca istemsizce benim bakışlarımda onunkilere kaymıştı. Şuan Jungkook'u kucağıma alıp , o pembe dudakları öpmek için neler vermezdim. Her şeye cesaretim var. Buna da cesaretim var. Ama Jungkook'un benden iğrenip, tiksinmesinden korkuyorum. Evet ben ilk defa bir insana kötü gözükmekten korkuyorum.
YAZAR
Jungkook, bakışlarını tekrar siyahlara çıkardığında, siyah gözlerin de onun dudaklarını izlediğin farketti. Başını hemen cama çevirdi.
Utanmıştı. Taehyung, gencin başını çevirmesiyle, bakışlarını pembe dudaklardan çekti. Küçüğün, kırmızı yanaklarını görünce, utandığını anladı. Bu gördüğü manzara karşısında Taehyung, sırıtarak genci izlemeye devam etti.
Jungkook, arada sırada büyük adama kaçamak bakışlar atıp hâlâ onu izliyor mu diye kontrol ediyordu. Her seferinde ise göz göze gelmeleri sonucu daha da utanarak tekrar bakışlarını dışarıya çeviriyordu. Tüm yolculuk böyle geçmişti.
Araba bir süre sonra büyük bir binanın önünde durduğunda, Jungkook'un gözleri kocaman açıldı. Far görmüş tavşan gibi gözüküyordu. Ağzıda aynı şekilde açılmıştı.
Arkadaşlar, öncelikle merhaba. İlk bölümleri sıkılmamanız için kısa yazmıştım. Ama sonraki bölümler ilklere göre daha uzun olacak. Olabildiğince sizi sıkmamaya çalışacağım. Bizi gerçekten çok güzel şeyler bekliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜĞÜM (taekook)
General FictionJeon Jungkook, çalıştığı barda Kore'nin en büyük mafyasının üstüne içki dökünce, işler biraz karıştı. Mini fic