9

1.7K 76 41
                                    

Ben geldiimmmm. Birkaç aile probleminden dolayı yoğun bir depresyondaydım. Ama şimdi yeni bölümle geldimm. Hadi hikayeye geçelim.

Jungkook, duyduğu itirafla şok olmuştu. Ne diyeceğini bilmiyordu. Kalbi yerinden çıkacak gibi atıyordu.

"Taehyung, ben bilmiyorum."

"Seni zorlamıyorum."

"Bana biraz zaman versen."

"İstediğin kadar düşün hiç sorun değil."

"Tae -"

"Ne Tae mi?"

"Sana böyle seslenmek hoşuma gidiyor. Rahatsız olduysan söylemeyeyim."

"Hayır. Hayır, rahatsız olmadım. Söyleyebilirsin. Hatta hoşuma gitti. Tae.."

"Tae, daha çok erken değil mi? Hani daha yeni tanıştık. Ve birbirimizi pek tanımıyoruz. Ama seni kendime çok yakın hissediyorum. Ne diyeceğimi bilmiyorum yaa."

"Hiçbir şey demene gerek yok. Sadece gözlerime bak."

"Olmaz."

"Neden? Neden olmaz?"

"Korkuyorum çünkü."

"Neyden? Neyden korkuyorsun?"

"Şey-"

"Dur tahmin edeyim. Bana bakarken kalbinin küt küt atmasından, aklını başından almamdan, bana kapılmaktan ve âşık olmaktan mı? Bunlardan mı korkuyorsun? Yoksa başka bir sebebi mi var?"

"Ben -"

Kapının çalmasıyla Jungkook'un cümlesi yarıda kesildi. İçeriye büyük cüsseli, siyah takım elbiseli bir adam girdi. Jungkook, onun koruma olduğunu hemen anladı.Baş selamı verip konuşmaya başladı.

"Efendim, verdiğiniz talimattaki gibi onları depoya götürdük."

"Tamam çıkabilirsin."

Koruma tekrardan baş selamı verip ,odadan çıktı. Jungkook, iç çekerek Taehyung'a döndü.

"Onlara ne yapacaksın? Öldürmeyeceksin değil mi? Lütfen öyle bir şey yapmaaa."

"Sakın ol güzelim sadece onlara ufak bir ceza vericem."

"G-güzelim mi?" (Hem jk hem ben şuan kalp krizi geçiyoruz. Bu söze zaafım var. ağağağağa)

"Evet Jungkook. Çok güzelsin. Tahmin edebileceğinden çok. Güzelsin. Benim güzelim."

"Tae, yapma şunu. Gerçekten kalbim iyi değil."

"Neden etkileniyor mus-"

Bu sefer Taehyung'un cümlesini , Jungkook'un karın gurultusu böldü. Jungkook ve Taehyung birbirlerine şaşkın bir şekilde baktılar. Jungkook, kahvaltı yapmamıştı. Gerçekten aç hissediyordu. (Bende açımm. Bölümü yazdıktan sonra hemen yemek yemeye gitcem yoksa bayılıcam.)

"Çalışmaya başlamadan önce bir kahvaltı yapsak iyi olucak anlaşılan. Neden bu saate kadar yemek yemedin?"

"Amcam uyuyordu ve ben geç kalıyordum. Yolda bir şeyler atıştırırım diye düşünmüştüm."

Taehyung, Jungkook'un elinden tutup odadan çıkardı. Jungkook, nereye gittiklerini bilmiyordu. Sadece karnının çok aç olduğunu biliyordu. Taehyung ise telefonla konuşuyordu. Yemek ile ilgili bir şeyler söylüyordu.

Beş dakikalık bir yürüyüşün ardından Taehyung adımlarını durdurdu. Kocaman bir masa bir sürü güzel yemekle donatılmıştı. Bir kahvaltıda olabilecek her şey vardı. Hatta daha fazlası vardı. Jungkook, gözlerini kocaman açarak masayı süzdü. Taehyung ise Jungkook'u izliyordu.

Taehyung, Jungkook'u sandalyelerden birisine oturttu. Yemeklerini yemeye başladılar. O sırada odaya diğer 4 BİGBOY girdi. Hepsi diğer yanlarımızdaki sandalyelere oturdular.

"Hayırdır. Ne yapıyorsunuz burada?"

"Sence?"

"Randevuda mısınız?"

"First date."

"Ah kesin saçmalamayı. Onu utandırıyorsunuz."

" Ha sahi neydi adın Jungkook mu?"

"Evet Jungkook."

"Memnun oldum. Bende Yoongi. Min Yoongi."

"Jung Hoseok."

" Kim Namjoon."

"Kim Seokjin."

" Bende Jeon Jungkook. Çok memnun oldum."

Taehyung, bu sırada Jungkook'u izlemeye dalmıştı. Gözü sadece ondaydı. Etrafındaki hiçbir sesi duymuyordu.Omzundan sarsılmasıyla kendine geldi.

"Kime diyorum ben? Jungkook'u izlemekten bizi duymuyor ki. Çoktan gitmiş bu. Fena tutulmuş Jungkook'a."

Jungkook, duyduğu şeyle öksürmeye başladı. Yemek boğazında kalmıştı. Taehyung, endişeyle ayağa kalktı. Hemen Jungkook'un yanına yürüyüp eline bir bardak su verdi.

"İyi misin?"

"Evet. Teşekkür ederim."

Taehyung, ona sıcak gülümsemesini sunup yerine oturdu. Hepsi şaşkın gözlerle onları izliyordu. Taehyung'u ilk defa böyle görüyorlardı. İçlerinden biri tekrar konuşmaya başladı.

"Taehyung, büyük bir sorunumuz var."

"Neymiş bu kadar büyük olan bu sorun. Eminim ki hemen çözeriz."

"Sanmıyorum. Bu seferki gerçekten çook büyük bir sorun."

" Kim söyleyecek peki? Ben söylemem."

"Off ben söylerim. Chan Jungkook'un peşinde. Sana zarar vermeyeceğini anlayınca ona saldırmaya çalışacak. Onu öldürecek."

Aşkolarım nabersiniz özledim sizi. Birkaç peobelmim vardı o yüzden yb gelmiyordu. Ama şimdi geldim burdayım.

Geçen bölümlerde bizi çok güzel şeyler bekliyor demiştim. Ama anlaşılan pekte güzel şeyler beklemiyormuş.

Neyse neyse yeter bu kadar boş yapmak. Hepinize iyi tatillerrr.

Taekook ile kalın..

KÜÇÜĞÜM (taekook) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin