1

1K 69 4
                                    

Merhabalar
Kısa ve pek kaos olmayan bir kitap yazmak istedim ve bunu bxg de gördüğümüz fakat bxb de nadir olan kurgulardan biri ile yapmak istedim (bu tarz bxb kitap önerilerine açığım, bu tür kurguları okumayı baya seviyorum. )
Şimdilik kısa ve kaossuz diyorum ama bazen sağım solum belli olmuyor, eğer kendimle çelişirsem görmezden gelin lütfen 😂😂

İyi okumalar 💕

📖📖📖📖📖

Uykumun en tatlı yerindeyken, sırtıma vuran soğuk hava yüzünden mızmızlanarak yorganı daha çok çektim üzerime.

Yorganın kayması yüzünden buz gibi olmuş üst gövdem bu hareketimle beraber güzel bir sıcaklıkla sarmalandı.
Fakat bu sefer de enseme doğru gelen serinlik, uyuşukça yataktan doğrulmama sebep olmuştu çoktan.
Ellerimle gözlerimi ovuşturup üzerimden tekrar sıyrılan yorgan yüzünden ürperdim.

Ayaklarımı yere koyup tüylü halının yumuşak ve gıdıklayıcı dokusunu hissettiğimde parmak uçlarımı bir süre halı üzerinde gezdirerek, halı kadar olmasa da yeterince pofuduk olan terliklerimi aradım.
Yatağın altına doğru kaymış olan terliklerimi giyip, karşımdaki çalışma masasının biraz yukarısında bulunan açık pencereye çevirdim adımlarımı.

Sabah havalansın diye açtığım fakat sonrasında aptallık edip kapatmayı unuttuğum pencere için kendi kendime söylenerek, hafif hafif perdeleri uçuran rüzgar eşliğinde camı kapattım.

Yataktan kalktığım bu iki dakikada istemsizce uykum açılıvermişti..
Derin bir nefes alıp pencerenin dibindeki masaya elimi yasladım ve önündeki sandalyeye oturdum uyuşukça.

Bacaklarımı masanın altına uzatıp popomu kaldırdım ve ellerimi yukarı açıp tüm vücudumu gererek büyükçe esnedim.

Sokağın ışıkları tülün ardından odama vuruyor, içeriye loş ve otantik bir hava katıyordu.

Evimiz-daha doğrusu evim - tek katlı müstakil bir evdi ve bahçesi olmadığı için pencere direkt öndeki yola bakıyordu.
Arada sırada evin dibindeki kaldırımdan geçen insanları izlerdim bu sayede.
Neyse ki evim yüksek girişti ve kaldırım hizasından bayağı yukarıdaydı. Yoksa kaldırımdan geçen insanların da beni izlemesi kaçınılmaz olurdu..

Yavaş yavaş pencereye atıştırmaya başlayan yağmurun huzuru içime damladı adeta.
Yağmuru severdim. Kasvetli ve sisli havaları sevdiğim gibi.

Soğuğu sevmezdim orası ayrıydı tabi..

Dirseklerimi masaya, başımı da avuçlarıma yaslayıp bir süre tülün ardından damlaların pencereye vuruşunu izledim.

Yağmurun sesi her ne kadar tekrardan uykumu getirse de masanın üzerindeki bilgisayarımı açıp sabah başladığım hikayemi devam ettirmek için parmaklarımı klavyenin üzerinde gezdirdim usulca.

Evde işsiz ve boş bir şekilde takılıp gelecek kaygısı çektiğim günlerin ardından kendimi oyalamak için hayal kurmak ve kafamda senaryolar oluşturmak biraz da olsa beni gerçeklerden uzaklaştırıyordu.

Annem ve babam hayatta değillerdi fakat bir abim vardı, Kadir abim..
En yakın arkadaşım Beyza ile evlenmiş ve Amerika'ya taşınmışlardı.
Beyza ile benim sayemde tanışmışlardı anlaşılacağı üzere ve abim zekası ve çalışma azminin getirdiği başarıyla çok güzel yurtdışı teklifleri almış,evlendikten sonra tercihini Amerika'dan yana kullanmıştı. Liseden beri bir Amerika hayali vardı zaten.

Şuanda geçinmemi sağlayan ana unsur da kazandığı dolarlardı.
Yirmi altı yaşına gelmiş hala işsiz bir parazit olmamı umursamadan elinden gelen desteği veriyordu bana.
Ara ara farklı işlerde çalışmıştım ama kalıcı olabileceğim yerler değildi.
Sikimsonik bir üniversitede sosyoloji okumuştum ve kendi bölümümde iş bulma imkanım yoktu, bu yüzden de basit işlerdi hepsi...
Tatsız konular..

Hikaye B×B (Ara Verildi) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin