Bölüm 8.

7 1 0
                                    

Yeni bir sabaha daha gözlerimi açarken bu sefer abimin benimle uğraşmadığı bir güne uyanmıştım. Nerde acaba bu deli hiç benle uğraşmadan güne başlayamaz o dedim ve kapıyı çalmadan abimin odasına daldım kiii....

Gördüklerim karşısında şok oldum Bahar abime sarılıyordu abim de Baharın omzunda ağlıyordu.. Hemen abimin yanına koştum.

Mısra:  Abi neyin var noldu anlat bana kim ağlattıysa seni gidip döveyim.

Dedim ama abimin ağlaması şiddetlendi..

Bahar: Mısra bu konu tek abini değil seni de ilgilendiriyor o yüzden ben çıkayım en iyisi abin sana anlatsın. Ben her ihtimale karşı aşağıdayım bana seslenirsin canım.

Dedi ve aşağı indi. Abimle tek kalmıştık...

Mısra: Abi korkutma beni neler oluyo anlat bana yalvarırım ben senin ağlamana dayanamam lütfen anlat bana beraber çözelim sorunumuzu. Söyle bana neymiş bu beni de ilgilendiren konu?

Onun canı yansın istemiyordum. O benim kardeşim canım herşeyim. Beni ağlarken görünce nasıl korktu kıyamam ben sana küçük cadım benim ❤️.

Mert:  Abicim bak şuan öğrenmeni istemiyorum bu konuyu. Zamanı gelince ikimiz birleşip herşeyin üstesinden geliriz ama şuan değil lütfen sana bişey olsun istemiyorum ben senin abinim. Seni koruyamadıktan sonra ben niye varım ki?

Bunları söyledikten sonra iyice endişelenmiştim üsteleyip tekrar tekrar sormak istiyordum. Ama bir yandan da canı daha fazla yanmasın diye susmak en iyisiydi ama bu sefer benim içim içimi kemirirdi. Off ne yapacağımı bilmiyordum...

Mısra:  Abi bu konu ikimizi ilgilendiren bir konuysa lütfen bana da söyle eğer söylemek istemezsen üstelemicem. Sen doğru zamanı gelince zaten söylersin ama şuan söylemen ikimiz için de en doğrusu olur. Sen beni korumak için söylemiyorsun biliyorum ama bende seni korumak istiyorum bu şey her neyse artık. Lütfen abi bana da söyle bu içini kemiren sıkıntı her neyse bilmek istiyorum üstesinden beraber gelebiliriz.

Abimi ikna etmem gerekiyordu bu şey her neyse abimin canını fena halde yakıyordu bu yüzden öğrenmem lazımdı. O söylemezse ben Baharı sıkıştırır bi şekilde öğrenirdim...

Abim söylememişti çok zorladım ama yine de ikna olmadı..
O zaman sıra Bahar hanımı sıkıştırmakta. Daha ben bilmezken onun bildiği şey ne olabilir yaa?
Görümcelik yapma zamanı gelmiş sanırım gideyim de şu Bahara  sorayım bakalım arkamdan ne işler dönüyormuş...

Aşağı indiğimde telefonuyla uğraşan Baharı gördüm. Yanına doğru gittiğimde korktu ve telefonu koltuğa doğru fırlattı.

Mısra: korkma kız benim. Sen niye o kadar tepki gösterdin ki?

Bahar: Yok kanka şey bi an gelince korktum sadece bişey yok ya öyle yani. Eee sen konuşabildin mi abinle ne diyo?

Mısra: Yok ya hiç bişey söylemedi. Aksine sadece sustu ben konuştum ama nafile ağzından tek kelime alamadım anlayacağın..

Bahar: Mısra bak ben abinin ağladığını gördüm sizin bahçede oturuyordu elinde bir kağıt vardı ona bakarak ağlıyordu. Kağıt abinde şuan kendi anlatmak istemezse al onu oku herşey onda yazılı.

Bu lafının üstüne abimin yanına çıktım

Mısra: Abi kağıdı ver lütfen bak onda ne yazıyosa bende bilmek istiyorum lütfen abi yalvarırım

Elindeki kağıdı bana uzattığında açıp okudum

Semra;
Çocuklar sizi buraktığım için bana kızacaksınız biliyorum ama özür dilerim yapmak zorundayım. Babanız gidince çok yalnız kaldım size tutundum. Ama siz benim çocuklarım değilsiniz. Babanız başkasından peydahlamış bana bak dedi bende baktım mısra reşit olsun diye bekledim kendi ayakları üzerinde durabilsin diye ama beni de anlayın çocuklar sizde evlenip gideceksiniz bir zaman sonra ama ben hep yalnız kalıcam pislik bi adamın çocukları için. Sizi çok sevdim hala da seviyorum. Babanızın parası size yeter de artar bile ben hiç bişey istemiyorum sadece yalnız kalmaktan korktum kendinize iyi bakın çocuklar sizi seven anneniz..

Yaşlarımla ıslanan kağıt yere düşerken abimle göz göze geldik. Ne yani hayatımız yalan mıydı şimdi? Çocukluğumuz... Peki annemiz kimdi? yaşıyor muydu? Sanırım herşey cevapsız soru olarak kalacaktı.
Aşağı inip ayakkabılarımı giyip çıktım nereye gittiği bilmeden... Karşıdan gelen Umutu gördüğüme bile sevinemedim. Bişey diyecekken ağladığımı görünce bana sarıldı.

Umut: Neyin var iyi misin biri mi bişey yaptı söyle gebertiyim onu. Mısra konuşsana güzelim noldu?

Konuşmak istedim..haykırmak istedim..ama sesim çıkmadı. Konuşmayacağımı anlayınca beni banka oturtup sarıldı.

Umut: Tamam güzelim konuşma ama daha fazla ağlama tamam mı dayanamam ben. Evine götüreyim seni uyu istersen kendine gel.

Mısra: Evden çıktım zaten duvarlar üstüme üstüme geldi.

Umut : Tamam güzelim anladım ama bak ağlama kıyamam ben sana yalvarırım ben yanındayım tamam mı ne olursa olsun bana anlatabilirsin ben seni-

Mısra: Annem üveymiş

Lafını bitiremeden söylediğim şeyle tek bir noktaya bakakaldı. Evet hayatım bir yalandan ibaretmiş. O kadın küçükken bizi babamızdan korurdu. Babam içkicinin tekiydi ama o kadın hep bizi korudu. O da haklı ben reşit olana kadar beklemiş ve ben şuan 19 yaşındayım. Haklı biz evlenip kendi hayatımızı kurunca o da tek kalıcak yaşlanıcak hayatını tek olarak geçiricek. Bu haksızlığı ona yapamayız o bize bu kadar iyi davranmışken. Zorunlu olmadığı halde bizi büyüttü abim 22 yaşında ve o bu yaşa kadar bizi bırakmadı. Umarım güzel insanlarla karşılaşır....


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Abimin Arkadaşı (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin