Bölüm 6

8 2 4
                                    

Erna... Güzel, cilveli sevgili, aşk demekmiş Erna... Babam o kadar aşıkmış ki bana bu adı koymuş. Ben de ona aşıktım hep olacağım gibi... Öyle severdik ki birbirimiz bizi dışardan gören yeni kavuştuk sanırdı. Güzeller güzelim diye severdi hep soyadım seninle can buldu derdi...

Onu andıktan sonra birkaç gün durgun olurdum nasıl olmayayım ki hasret ağırdı. Gözlerimi açmış tavanı seyrediyordum. Hastaneden geleli üç gün olmuştu. Her gün Uğur abimi arayıp bugün geleyim ne olur diyordum ama bir şey demeden telefonu suratıma kapatıyordu bana laf anlatmaktan o da yorulmuştu artık. O gün hastaneden çıkarken Karan'ın dediği cümleden sonra konuşamamıştım o da devam etmemişti. Öylece kalmıştık bu yarım kalmışlıkta içten içe beni sinirlendiriyordu.

Neyin tam ki Erna diye söylenerek yataktan kalktım. Hayatında her şey yolunda ya bir Karan'ın eksik seni aldatan adamdan bile daha ayrılmayı beceremedin hem de adam nişanlı hayata bak yazsan roman olur ama insanlar bana acımaktan okuyabilir mi hiç sanmam.

''Ha Mert işi tamamlansa Karan'da kararlısın yani.''

''Hiii Allah seni kahretmesin kızım aklımı çıkardın ya'' diyerek baktım Deniz'e büyük ihtimalle kafede ki işlerini halledip erkenden bana gelmişti.

''Sana da günaydın güzelim'' dedi imalı imalı gülerek.

''Günaydın günaydın da işin gücün yok mu senin muhafız gibi üç gündür tepemdesin.''

''Sabah şeriflerin hayır olsun diyeceğim ama hayrı filan kalmamış kardeşim yine kendini zıvanadan çıkartmışsın.''

''Taze bitti bacım ya'' direyerek banyoya çevirdim yönümü işlerimi hallettikten sonra mutfağa geçtim miss gibi bir sofra hazırlamıştı Deniz.

''Ellerine sağlık hamarat gelin bizim oğlanı aç bırakmazsın sen.''

''Afiyet olsun kardeşim de sen bırak şimdi benim olmayan gelinliğimi filan dökül bakalım.''

''Ne döküleyim'' dedim anlamamazlıktan gelerek çatalıma zeytin batırmakla meşguldüm.

Zeytin kasesini önüme doğru koyarak ''Bana enayi kendine de salak muamelesi yapmayı bırak da gir konuya.''

''Hangisine gireyim aşkım biliyorsun çok renkli bir hayatım var'' diyerek çayımdan bir yudum aldım.

''Karan'dan başla bakalım konuşamadık malum neydi o kulüpte ve hastanede ki samimi tavırları kibar kibar haller ki takdir ettim Allah var şimdi yakışıklı adam boy desen boy pos desen pos tam da senin tarzın köse''

''Köse değil canım baby face diyoruz biz ona'' dedim korumacı tavrımla.

''Aman tamam tamam baby şeyden demedik bir şey hemen de savunmaya geç sahiplenmişsin belli'' dedi gözlerini süzerek.

''Deniz valla atarım dışarı seni.''

''Yemezler canım anahtarım var ki kapıdan olmazsa camdan camdan olmazsa bacadan girerim biliyorsun.''

''İnatçı keçi''

''Sensin o konu kapansın diye benimle didişmeye çalıştığının farkındayım kurnaz tilki ama bunu da yemezler.''

''Off anan senin bu kadar zeki doğurmak zorunda mıydı sanki'' dedim isyan ederek.

Kahkaha atarak ''Gen hayatım gen evet seni bekliyorum.''

''Kardeşim biliyorsan sen söyle çünkü ben bir bok bilmiyorum tanımıyorum daha önce de hiç tanışmadık inkar edemem senin dediğin gibi yakışıklı, kibar ve girdiği ortam da fark edilmeyecek bir adam değil yani tanışmış olsam kesin hatırlardım'' çayımdan bir yudum daha alarak devam ettim sözlerime ''Bir şey var Deniz sesli bir şekilde dillendirmeye korkuyorum ama beni ona çeken bir şey var ve ben bu durumdan hiç rahatsız değilim bu beni daha da sinirlendiriyor.''

Namütenahi / TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin