KUM SAATİNİN EMARELERİ (Düzenleniyor)

{⏳}

27 Gün Önce

Lavin: Rüyanda beni gördüğünü söylemiştin. (14.33)

Lavin: Nasıl gördün? (14.34)

Sanaç
Çevrimiçi

Yazıyor...

Sanaç: Garip bir rüyaydı. (14.34)

Sanaç: Dinlemek istediğine emin misin? (14.35)

Lavin: Kesinlikle. (14.35)

Sanaç: Pekala... (14.35)

Sanaç: Deniz kenarındaki eski bir kulübenin içindedydik. Üzerinde kıpkırmızı bir elbise vardı ve arkan bana dönüktü fakat o kadın sendin. (14.36)

Sanaç: 'Emare,' diye fısıltıyla seslendim sana ama bana bakmadan yürümeye başladın. (14.37)

Sanaç: Kulübeden çıktığında arkandan geliyordum ama bir kez bile yüzünü bana çevirmeden yürümeye devam ettin. (14.37)

Sanaç: Rüzgâr usul usul saçlarını savururken çok güzeldin Lavin. (14.38)

Sanaç: Yüzünü görmedim fakat çok güzeldin. (14.38)

Lavin: :) (14.38)

Sanaç: Dalgalar kıyametin haberini vermek istercesine hırçındı. Öyle ki, seni bile içine çekecek diye korkmuştum. (14.39)

Sanaç: Tam denizin başladığı çizgi de durdun. Rüzgâr sertti, ayakların çıplaktı fakat üşümüyor gibiydin.(14.40)

Sanaç: Gerçekte saçların ne renk bilmiyorum ama rüyamda kahverengiydi. Beline kadar uzanıyordu, yumuşacık görünüyordu ama ben uzanıp dokunamadım o saçlara. (14.41)

Lavin: Saçlarım gerçekten kahverengi. (14.42)

Sanaç: Aramızda birkaç adımlık mesafe varken tam arkanda durdum. (14.42)

Sanaç: Bir kez daha seslendiğimde sana, gözümden bir damla yaş aktı (14.42)

Sanaç: Garipti. (14.43)

Sanaç: Derin bir nefes aldın ve ismimi söyledin. (14.43)

Sanaç: Sesin, bu dünyada var olamayacak kadar eşsiz olan bir melodi gibiydi. (14.44)

Sanaç: 'Dalgaların sesini duyuyor musun?' Diye sordun bana... 'Evet,' dediğimde gülümsediğini görmedim ama biliyordum. (14.44)

Sanaç: 'Dalgaların sesi zihnimdeki seslere benziyor,' dedin. Sonra sustun ve hırçın dalgalara sahip denizi izlemeye başladın. Bende seninle beraber izliyordum fakat gözlerimden yaşlar akıyordu. (14.45)

Sanaç: Senin için, sana ağlıyordum. (14.46)

Sanaç: Denize doğru yürümeye başladın. Arkandan gelmiyordum ve bu uyanınca beni büyük bir pişmanlığa sürükledi. Belki arkandan gelseydim o denizde kaybolmazdın. (14.46)

Lavin: Belkide içinde kaybolduğum deniz değildir.  (14.47)

Sanaç
Çevrimiçi

Yazıyor...

Sanaç: Koca bir şehri arkanda bırakan yolcu gibiydin. Bende o şehrin içindeki, gitmeni istemeyen herhangi bir insan... (14.48)

Sanaç: Su beline kadar geldiğinde duraksadın. 'Ölürsem ne hissedersin Sanaç?' Diye sordun. (14.49)

Sanaç: Sesin bir melodi gibi olsa da o an ölüm uykusuna yatıracak bir ninni gibiydi. (14.49)

Sanaç: Sorunun o an için cevabı yoktu. Sustum ve sen yürümeye devam ettin. (14.50)

Sanaç
Çevrimiçi

Yazıyor...

Sanaç: Kayboldun Lavin. (14.51)

Sanaç: O hırçın dalgalara sahip deniz, gerçekten seni içine çekti. (14.51)

Sanaç: Kaybolduğunda hissettiğim öylesine derin ve büyük bir acıydı ki, sen kaybolduğunda verebildim o sorunun cevabını. (14.52)

Sanaç: Ruhun bedenden çekilişi gibiymiş gidişin. Öyle öldürücü bir acıymış. (14.53)

⏳

Instagram- siyah_okyanus34