Koray'ın Anlatımıyla
Elimdeki sigarayı küllüğe bastırıp çöpe attım ve Soner'e döndüm. Sözleştiğimiz gibi sahile gelmiştik. O da bana baktı ve
-Sende bir haller var ama çıkar yakında kokusu,dedi.
Soner'den gözlerimi kaçırdım ve denizi izlemeye başladım.
-Ne oluyor lan? Sen kimseden gözünü kaçırmazdın. Harbi bir şeyler olmuş.
-Henüz bir şey olduğu yok. Olması da imkansız zaten,diye mırıldandım. Eeee sen de ne var ne yok? diyerek konuyu kapatmaya çalıştım.
-Konuyu kapatmaya çalıştığını anladım kardeşim. Neyse ben de ne olsun kardeşim ;iş, güç işte sürünüyoz.
-Hadi hadi vardır sende bir şeyler, dedim gülümseyerek.
-A-a bana diyene bak. Ne varsa sen de var. Baksana geldiğimizden beri efkarlı efkarlı denizi seyredip kaç tane sigara yaktın?, dedi. Konunun dönüp dolaşıp bana gelmesiyle kaçışımın olmadığını anladım ve anlatmaya başladım.
-Biri var. İmkansız biri... Unutmaya çalışıyorum, onu düşünmemeye çalışıyorum ama olmuyor abi. Başta anlamadım, hoşlantıdan ibaret olduğunu düşündüm. Sonra sürekli aklıma gelmeye başladı, onu düşündüğümü, onu merak ettiğimi, her zaman yanımda olmasını istediğimde anladım ki ben aşık olmuşum.
-Abooo sen abayı yakmışsın be kardeşim. Bak sen bizim Koray'a büyümüşte aşık olmuş. diyerek benimle dalga geçmeye başladı.
-Kes lan dalgayı, ciddi ciddi anlatıyorum burada senin dediğine bak, diye kızdım ona.
-Tamam be. E oğlum bu kadar seviyorsan gidip konuş kızla.
-Düşünmedim mi sanıyorsun? Kaç kere düşündüm onunla konuşmayı ama yok, yapamadım. Zaten onun beni sevmesi, bizim birlikte olmamız imkansız.
-Kim bu 'imkansız' kız abi? O kadar imkansızmış gibi anlattın ki ben bile inanmaya başladım imkansız olduğuna, dedi. Bir süre duraksadım ve nefes alarak konuşmaya başladım.
-Yağmur, dedim. Şok olmuştu.
-Yağan yağmura mı aşık oldun lan sen? , diye hayretle sordu. Boşluğuma geldiği için bir kahkaha attım.
-Yok lan kızın adı Yağmur, dedim ve konuşmaya devam ettim, Dershanede bizi konuşurken gördüğün kız, dedim.
-Lan o öğrenci değil mi? Öğrenciye mi aşık oldun? diyerek gülmeye başladı.
Kötü kötü bakmaya başladım Soner'e. Bu konuda söz vermiştik birbirimize. Meslektaşlarımızdan bir kaç tanesi öğrencisi ile ilişki yaşayınca etik bulmamış ve böyle bir şey yapmayacağımıza dair birbirimize söz vermiştik.
-Kes lan gevşek gevşek sırıtmayı, sinirimi bozuyorsun. Hatırlıyorum birbirimize verdiğimiz sözü ama olmuyor. Unutmaya çalışıyorum, o öğrencin senin diyorum ama olmuyor abi. Gün geçtikçe daha da çok kapılıyorum. Her an yanımda olsun istiyorum. Bunun imkansız olduğunu bilmek... İşte bu canımı çok yakıyor.
-Kardeşim sen abayı yakmışsın. Kapılmışsın sele sürükleniyorsun. Verdiğimiz söze gelecek olursak evet öğrencine karşı böyle duygular beslemen etik değil. Hatırlıyor musun bilmiyorum ama Furkan bir öğrenciyle ilişki yaşamıştı ve bu başına felaketler açmıştı. Mesleğine bir zarar gelebilir. Bunları sen vazgeç diye anlatmıyorum. Sadece böyle bir şeye devam edeceksen tüm bunları göze almak zorundasın.
Bunları ben de biliyordum sadece başkasından duymak tokat yemiş gibi hissettirdi. Dayanamayarak bir sigara daha yaktım. Düşünmekten, bir şeyleri sorgulamaktan kafayı sıyırmak üzereydim.
- Anlıyorum çok seviyorsun ama dediğin gibi mümkün olması zor. Olsa bile etik değil.
Denize bakarak Yağmur'u düşünmeye başladım. Kahverengi saçları, kahve gözleri, ay gibi güzel yüzü gözümün önünde canlandı. Soner haklıydı. Öğrencime karşı böyle duygular hissetmem hiç doğru değildi. Saatin geç olması ile arabaya bindik ve eve doğru yol aldık. Yarın sabah dershane olacağı için Soner de bende kaldı.
#################
Yağmur'un Anlatımıyla (1 Ay Sonra)
Bugün dershanede AYT denemesi vardı. Son günlerde derslere daha fazla önem veriyor, çok sıkı çalışıyordum. Umarım bunun faydasını görürüm, diye içimden geçirdim. Kahvaltı yapıp hazırlandıktan sonra evden çıktım. Durağa geldiğimde telefonumdan İpek'i aradım ve yol boyunca sohbet ettik. Dershanenin önüne geldiğimde İpek'te koştura koştura bu tarafa geliyordu. Deli kız ya!!! Az önce konuşmamış gibi sarıldık ve İpek'in koluna girerek dershaneye girdim.
Sınıfa girdik ve yerleştik. Koray Hoca sınıfa gelerek "Gençler sınavın başlamasına 20 dakika kaldı. 5-10 dakika sonra optikleri dağıtırım rahat rahat doldurursunuz." dedi. Gözetmenimiz Koray hocaydı demek. Düşündüğüm şeyle gözlerimi devirdim ve sınavın güzel geçeceğine dair kendimi motive ettim. Koray Hoca son 10 dakika kala optikleri dağıttı. Daha sonra ise kitapçıkları dağıtmaya başladı. Nihayet deneme başladı. Takıldığım soruları vakit kaybetmemek için boş bırakıyordum.
Biz soruları çözerken Koray Hoca sıraların arasında dolaşıyordu. Sıramın yanından geçerken duraksadığını hissettim. Burnuma kokusu geliyordu. Dönüp bakmamak için zor duruyordum. Nihayet gitti ama giderken odağımı da alıp götürdü! Bir kaç yudum su içtim ve soruları çözmeye kaldığım yerden devam ettim. Tüm soruları çözdükten sonra saate bakmak için kafamı kaldırdım. Yaklaşık 10 dakikamız kalmıştı. Başka bitiren var mı diye etrafa bakarken Koray Hocayla göz göze geldim. Hemen gözlerini kaçırdı ve son 10 dakikamızın kaldığını söyledi. Koray Hoca'ya bakmayı keserek önüme döndüm. Kafamı kollarımın arasına koydum ve son bir ayı düşünmeye başladım. Ozan arada tehdit mesajları atsa da bunların hiç birini yapmıyordu. Ben de takmıyor, mesaj attığı numaraları engelliyordum. Ozan'dan ayrıldığım için üzgün değil aksine böyle birinden kurtulduğum için mutluydum. Sadece 4 ayımın çöp olması koyuyordu.
Sınavın bitmesiyle tuvalete gittim. Ellerimi yıkadım, dağılmış saçlarımı düzelttikten sonra sınıfa giderek İpek'i beklemeye başladım. Bir yandan da telefonumda geziniyordum. İpek de geldikten sonra giriş kata indik ve dışarı çıktık. Çıktığımız gibi de tekrar binaya girdik. Hava buzz gibiydi. Hafiften yağmur yağıyor ve kuvvetli bir rüzgar esiyordu. İpek "Taksi çağıralım mı?" diyince kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım.
15 dakikadır taksi çağırmaya çalışıyorduk. Aradığımız taksi duraklarında ya boş taksi yoktu ya da hava şartlarından dolayı mesailerini erken bitirmişlerdi. Ne yapacağımızı konuşurken bir anda ışıklar kapandı ve merdivenlerden ayak sesleri gelmeye başladı.Bir bölümün daha sonuna geldik. Umarım severek, eğlenerek okuduğunuz bir bölüm olmuştur. Yorum yapmayı ve yıldıza basmayı unutmayınnn:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERSHANE
RomanceBoş bir masaya oturdum ve istemsizce Koray Hoca'nın oturduğu masaya baktım. Tam o sırada masadan kalkarak merdivenlere doğru yöneldi. Merdivenin basamaklarını çıkarken cebinden sigara paketini ve çakmağını çıkardığını fark ettim. Sigara mı içiyordu...