~7.BÖLÜM~

147 4 7
                                    

Biraz uzun zaman oldu ama yine burdayım.
Yeni bölüm geldii.

______________________________________
Güne güzel bir şekilde başlamıştım. Abim bugün okula gelmiyecek onun yerine gökhan abiyle dershaneye gideceklerdi.

Selinle birlikte okula gelip sınıfa çıktık. Bizim kızlar yanımıza gelerek "yeni hoca geldi okula" dediler. Bende gülerek "maşallah yeni öğrenci yeni hoca sırada ne var acaba" dedim. Hepimiz güldük.

Şuanda 3. dersteydik zaman hızlı geçiyordu. Sınıfın kapısı açılınca içeriye yeni hoca girdi. Güzel bir kadındı ve ayrıca gençti. Sıcak bir gülümsemeyle girmişti içeriye. Önce sınıfa göz gezdirdi ardından "ben yeni tarihçiniz buse doğan" dedi. Tek tek sınıfla tanıştıktan sonra hoca biraz daha kendinden bahsetti. Nereden geldiğini, hangi okulda okuduğunu, neden bu mesleği seçtiğini felan anlattı. Herkes hocayı ilgili bir şekilde dinliyordu.

Zil çaldıktan sonra hoca " bir sonra ki derste görüşürüz çocuklar" diyerek çıktı sınıftan. Bu hocayı çok sevdim. Çok iyi bir kadın. Bundan sonra en sevdiğim ders tarih.

Hoca gidince masallar yanıma gelerek "hadi bahçede dolaşım" dediler. Bende eşyalarımı çantama koyarak "siz gidin ben birazdan geliyorum" dedim. Onlar gidince bende kalan eşyalarımı koydum ve ayağa kalktım. Bora sırada uyuyordu. Bu çocuk sadece uyurmu ya.

Ben ona bakarken çağtay geldi. Gülümseyerek "Beste okul çıkışı işin var mı, okulun karşısında yeni bir kafe açılmış. Oraya gidelim mi. Hem sana ders hakkında bir şey sormam lazım." dedi. Tam cevap vereceğim sırada arkadan başka bir ses " Hayır gelemez, çünkü bizim başka bir işimiz var" dedi ben şaşırarak arkamı döndüm. Bora sırıtarak bana ve çağtaya bakıyordu.

Ben ise sinirle boraya baktım ardından çağtaya bakarak " Hiç bir işim yok gidebiliriz" dedim. Bora inatla " Hayır gidemezsin, işimiz var beste bilmiyormusun" dedi. Ya ne işimiz var, birde bilmiyormusun diyor. O inatsa ben daha çok inatım " Hayır bora hiçbir işimiz yok, bu yüzden çağtay gidebiliriz" dedim.

Konunun uzamaması için direk sınıftan çıkıp bizimkinlerin yanına bahçeye indim. Galiba biraz sinirli görünüyordum. Çünkü yanlarına gider gitmez berna "kuzum noldu sinirli görünüyorsun" dedi.

Bütün olanları birbir anlattım. Masal sırıtarak "knk bir şey dicem ama kızma, sakın bu bora sana aşık olmuş olmasın" dedi. Bunu demesiyle şok olmuş bir şekilde ona baktım. Böyle bir şey olması imkansızdı. Biz onla kedi köpek gibi inatlaşıyor, kavga ediyorduk.

Hemen başımı sağ sola sallayarak " hayır masal saçmalama, bora bana aşık olamaz. Biz onla düşman gibi bir şeyiz" dedim. Aslında ne düşmandık ne de dostuk. Neden kavga ettiğimizi bile bilmiyordum aslında. Ama yinede anlaşamıyorduk aşık olması çok saçmaydı.

Berna ise " valla daha önce kimseye karışmayan bir çocuk. Sana gelmiş karışıyor benim de aklıma başka bir şey gelmedi" dedi. Selin benim omzuna koluna atarak " ya ben anladım, bora tamamen besteyi sinir etmek için söyledi onları" dedi ve bizimkinlere göz kırptı. Bernayla masalda gülerek onayladılar.

Biraz daha bahçede dolanıp, sınıfa geri girdik. Bora ve çetesi sınıfta yoktu. Etrafa baktığımda çağtaylarında sınıfta olmadığını gördüm. Acaba iki çete nerede olabilirdi. Aman banane ya nerde olurlarsa olsunlar. Sıramıza gidip oturduk.

Zil çaldığında herkes sınıfa girdi. Dersimiz matematikti, bu dersi hiç sevmiyordum. Bir kaç dakika geçti ve sınıfın kapısı açıldı. Hepimiz matematik hocasını beklerken içerye nöbetçi öğretmen girdi. Masanın yanına gitti, sınıf defterini açarak " Evet çocuklar bugün derya hoca olmadığı için boşsunuz, ben yoklamayı alıp çıkıcam lütfen ben gittikten sonra sessiz olun"dedi. Bu harika bir haberdi.

YENİ OKULUM VE HAYATIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin