32

2.9K 369 302
                                    

SelammxX

Yep yeni bir bölüme daha hoş geldiniz♡♡
Umarım bölümü seversiniz ballarım.

Ayrıca şuna değinmek istiyorum, oy vermeden, etkileşim vermeden okuyanlar ne yaşıyor? Kardeşim babamın hayrına yazmıyorum ben bu bölümleri. Bilmiyorsan öğren.

Her neyse daha fazla gerilmeyelin. Sınırımız aynı, 275 Vote 250 Yorum

Yazım yanlışları varsa kusuruma bakmayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim<33

***

"Kaç gün kalacağız aşkım?". Taehyung uçağın camından gökyüzüne bakarken, kocasının ellerini sıkıca tutup heyecanla konuşmuştu. Öyle heyecanlıydı ki. Hayatından sadece iki kez uçağa binmişti, bu da üçüncüsüydü. Hepsine de kocası sayesinde binmişti.

Jungkook bebeğinin dokunuşunu hissettiği an da telefonunu kucağına bırakıp güzelinin zarif elini sıkı sıkıya kavradığı gibi öpmüştü. "Sen ne kadar istersen o kadar kalırız hatunum.". Taehyung güzel yüzündeki, tatlı gülümsemesiyle beraber kocasına dönüp, zarif kollarını Jungkook'unun boynuna dolamıştı. "Kocişimm.". Jungkook tek kolunu bebeğine sarıp, yanağını sıkıca öpmüştü.

"Yavrum benim.". Taehyung yeniden dışarı bakmaya başladığında bir anons duyulmuştu. Pilot birazdan iniş yapacaklarını ve kemerlerini bağlamalarını istiyordu. Fakat Taehyung o an öyle heyecanlanmıştı ki kemerini takamamıştı. İçinden koca bir siktir çekip hemen kocasına dönmüştü. Jungkook çoktan kemerini takmıştı.

"Hiğ! Benimkini de tak Kook...". Bir çocuk gibi sızlandığında, kocası keyifle kıkırdayıp, hatununun dudaklarını öptüğü gibi el çabukluğuyla kemerini bağlamıştı. Neredeyse dört saattir uçaktalardı. Neyseki uçakları Jungkook'un hususi aracı olduğu için ekstra bir hızla sekiz saatlik yolu yarıya indirmişlerdi.

Neredeyse beş - on dakikalık bir iniş faslından kurtuldukları an uçaktan indiklerinde Taehyung kollarını kocaman açıp, gözlerini yummuş ve derin bir nefes almıştı. Kocası da arkasından yaklaşıp, yavrusuna sıkıca sarılmıştı. Kocasının kollarını bedeninde hissettiği an gözlerini açıp, kare gülümsemesi eşliğinde kıkırdamıştı. Sonra da ellerini, kocasının ellerinin üzerine koymuştu.

Uçağın indiği karanın etrafı tamamen sularla çevriliydi. Buradan ayrılmak için tekneye bineceklerdi. Ve Taehyung çok sabırsızlanıyordu...

"Burası çok esiyor...". Sarı saçlı oğlan çıplak kollarında ve giydiği şort yüzünden açıkta kalan bacaklarında hissettiği soğuk havayla ürpererek mırıldanmıştı. Tabi kocası hiç durur mu? Anında üzerindeki fermuarlı kapüşonu çıkarıp, hatununa giydirmişti. Jungkook'a kalsa buraya bile takım elbiseyle gelecekti fakat bebeği buna engel olmuş ve kocasını kendi elleriyle giydirmişti. Jungkook'un üzerinde Calvin Klein baskılı beyaz bir tişört, altında düşük bel mavi bir kot pantolon ve düşük pantolonun belinden gözüken Calvin iç çamaşırı...

Jungkook her zaman kusursuzdu fakat Taehyung kocasını ilk kez böyle görüyordu. Hem onun böyle giyinmesi, kocasını daha da genç göstermişti. Sanki bir an da yirmili yaşlarına inmiş gibiydi...

Ah Taehyung...tabii Taehyung'u da kocası giydirmişti. Gerçek anlamda. Hem giyeceği kıyafetleri seçmiş hem de seçtiği kıyafetleri bebeğine kendi elleriyle giydirmişti. Diz kapağının bir karış üstünde biten mavi kot şortu, sıfır kol bebek mavisi cropu ve beyaz sandaletleriyle çok güzel gözüküyordu. Kocasının da tarzı fena değildi...

Eh tabi kocasının az önce ona giydirdiği kapüşonun içinde kaybolmuştu ama yine de halinden memnunda. Aslına bakılırsa kocasına da şort giydirmek istemişti fakat Jungkook'un bacak kılları yüzünden bundan vazgeçmişti. Kıl Taehyung'un en nefret ettiği şey olduğu için, Jungkook özellikle kol ve göğüs kıllarını aldırıyordu. Bebeğinin çıplak bedenini rahatça sarmaladığında hatunununu hissetmek istiyordu.

Mafia Husband | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin