1. Bölüm

1.3K 42 20
                                    

Yenişehir Osman Bey Sarayı:
Sarayda yine hüzün vardır Bala Hatun önce evladı Halime'yi ardından diğer evladı Alaeddini kaybetmişti. Halime'nin acısını diğer üç evladına sarılarak dindirmiştir ama ikinci kez evlat kaybetmeyi kadıramamıştır. Kimsenin bilmediği Alaeddinin o gün geri döneceğidi kadere bak öldüğü düşünüldüğü gün dönüyordur.

SOFRA:
Saray Ahalisi Sofrada Kahvaltı ederler ama kimse yemez Bala Hatunda Odasındadır. Herkes üzgündür Sarayı hüzün sarmıştır çünkü o gün Alaeddinin 4 Ölüm yıldönümüdür.

Osman: hayde neşelenin size bir sürprizim vardır

Fatma: Baba bizim sürpriz kaldıracak halımız mı var

Osman: Anan nerde Kızım

Fatma: odasında hep olduğu gibi

Osman: eyi o vakit yanına gidesin haber edesin bugün çok mühim bir Misafirimiz gelir

Orhan: (bağırır) Baba sen bizi delirtmek mi istersin!

Osman: sesini yükselmeyesin Orhan

Orhan: sende kendine gelesin o vakit yahu görmez misin halimizi benim Gardaşım 4 Yıl evvel bugün öldü ama sen bakarım çok çabuk unutmuşsun Oğlunu!

Nilüfer: Orhan tamam sakin olasın

Fatma: yok Yenge Ağabeyim haklıdır... Osman Bey ölen senin Oğlundur düşmanın değildir ama sen bir kez bile gözyaşı dökmedin imdide hiçbir şey yokmuş gibi Misafir gelir dersin

Osman: SUSUN GAYRİ YETER! Ben sizin Beyinizim Atanızım ne dediysem onu yapın

( Osman Bey kalkar. Bu oyun oynamak hoşuna gider ama onu bi o kadarda zorlar neticede evladına hasretir )

UÇ PAZAR
Yakup Bey Otağ
SOFRA:

Yakup: Gonca nerede

Mehmet: aç değilmiş

Saadet: Beyim ne olacak bu Kızın hali ben korkmaya başlarım yemez içmez ikide bir hasta olur bayılır

Mehmet: Anam haklıdır Baba üstelik en son Hastalandığında Şifacı toparlanmasa daha kötü olacağını dedi

Yakup: bilirim bilirim ama neyi var onu bilmezim
defalarca konuşmayı denedim ama demiyor onu bu hale neyin getirdiğini... siz bilir misiniz

Mehmet: yok Baba

Saadet: eh yok Beyim bende bilmezim

( Mehmet yemekten sonra Goncanın yanına gider ama Otağı boştur her yere bakar ama bulamaz son çare anasına gider )

Mehmet: Ana!

Saadet: Oğlum sakin ol hele ne oldu

Mehmet: Ana Gonca yok... her yere baktım ama yok

Saadet: dur hele bir düşünelim

Mehmet: Ana durumları bilirsin ya bu Alaeddinin acısına dayanamayıp....

Saadet: saçmalamayasın Mehmet yapmaz Gonca kendine zarar vermez

Mehmet: evvelden etti ama... he Ana denedi bilirsin

Saadet: Mehmet ben galiba Bacının nerde olduğunu bilirim.... Bugün Alaeddinin ölüm yıldönümü kesin Mezarına gitti

Mehmet: doğru dersin Ana o vakit ben hemen gideyim

Alaeddinin Mezarı:
Gonca essahtan da oraya gitmiştir. Mezarın yanına eğilmiş resmen toprağa sarılırdı aynı zamanda ağlardır o kadar çok ağlamıştır ki gözleri nar gibi kızarmıştır toprak ıslanmıştır göz yaşlarından resmen. Ayrıca sırılsıklam olmuştur şiddetli bir yağmur yağıyordur.

Alaeddin: (ağlayarak) Alaeddinim Medreselim 4 Yıl geçti... sensiz koça 4 Yıl ben tükendim bittim.
Geçen gün yine Rüyama girdin.... Gözlerime bakınca, söylemek istedim seni çok sevdiğimi.
Cümleler boğazımda düğümlendi.
Bazen seni yanımda hissederim.
Sanki bana sesleniyormuşsun gibi.
Seviyorum diye fısıldamak geliyor içimden.
Hayal olduğunu anlayınca,
Bir acı çöküyor kalbimin üzerine
Gönül sızım seni özledim.

( o sırda Mehmet Bey gelir )

Mehmet: Gonca Bacım.... Ne bu halın he yine ne ettin kendine

Gonca: elimde değil Ağabey.... Dayanamam ben onsuz nefes alamam

( Mehmet Goncaya sıkı sıkı sarılır. Bacısını böyle görmek onu çok üzer son 4 Yıldır Bacısının acısı dinmek bilmedi Mehmet buna karşı bir şey yapamaz diye kendine öfkelidir hatta Bacısının en son ne vakit Güldüğünü bile hatırlamazdır)

Mehmet: hayde Bacım gidelim bak Anamda merak etmiştir

Gonca: ben ondan ayrılamam ki

Mehmet: Gonca hadi Bacım bak yağmur yağar hasta olacaksın yine üzmeyesin beni

( Mehmet Goncayı ikna etmiş yağmurdan sırılsıklam olmuş Bacısını geri götürmüştür )

Yenişehir Osman Bey Sarayı
Bala Hatun Oda:
Bala Hatun oturmuş Oğlunun kıyafetini koklayarak ağlar o sırada Fatma ve Orhan gelir

Orhan: Anam güzel Anam benim heyde ağlamayasın bak beni çok üzersin

Bala: ben ağlamayayımda kim ağlasın Oğlum ah Oğlum ah Alaeddinim senden evvel bendeydi sıra

Fatma: Ana Allah gecinden versin sen olmasan biz ne ederiz hem kurban olayım etme bak hepiniz üzülürüz gerçi sizin canınız daha çok yanar ama

Orhan: siz mi siz kim

Fatma: kim olacak Anam bide Gonca onunda Anamdan farkı yoktur

Orhan: doğru ya geçen Nilüfer dediydi günden güne kötüleşirmiş Şifacı böyle giderse eyi olmaz dermiş

Bala: sen ne dersin Oğlum

Fatma: yapma ya off nasıl bir kaderdir bu geldi bizi buldu

Orhan: Babamında bir Misafiri eksikti böyle günde misafir mi olur

( o sırada Boran Alp gelir )

Orhan: diyesin Boran

Boran: Osman Beyin sizleri çağırır Misafiri gelmiştir

Orhan: eyi geliriz de sen ne diye bembeyaz oldun hayır ola

Boran: gelen kişi.... Şehzadem kendi gözlerinizle görün

( bir merakla hemen yanlarına giderler. Gördükleri Manzara karşısında şok olmuşlardır resmen Alaeddindir )

Bala: Oğlum

( Bala Hatun bayılır Osman Bey son anda tutar )

Orhan: ya ben rüya mı görürüm

Fatma: rüyaysa bile çok güzeldir

( Fatmada bayılır onuda Orhan tutar )

Nilüfer: Orhan ben yanlış mı görürüm

Orhan: yok doğru görürsün de kurban olayım bayılma elim dolu..... Alaeddin sen misin essahtan

Alaeddin: benim Ağabey benim

Orhan: sen nasıl

Osman: anlatacağız ama evvelden şu ikisini ayıltalım

1. Bölüm Son...

_______________________________
Umarım beğenirsiniz herkese iyi okumalar yorumlarınızı bekliyorum 🥰🥰🥰🥰

Algon🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin