Guy in the Bar

61 8 13
                                    

"O gece herkes çok gergindi. Ray ve Sand hastane köşelerinde, Boston ve Nick aşk yuvalarında, Mew ise kendi mağarasında bir başına..."

"O geceyi zar zor sabah ettikten sonra Mew gün boyu evden çıkmamıştı. Bir süre Ray'le görüşmeyi kesmeye karar vermişti. Akşam olduğunda ise tekrardan aynı adamı yakalamak için bara gitmeyi planlamıştı. O mu Mew'u avlayacaktı yoksa Mew mu onu avlayacaktı?"

Mew: Evde kendi kendime oturmaktan delirdim artık kendi kendime konuşuyorum. Neyse, av beni bekliyor. İyi bir avcı asla hedefini kaybetmemeli...

"gece 23.00 givi evden çıkan Mew direkt barın yolunu tuttu. İçeri girdiğinde tahmin ettiği gibi aynı adam yaşıtı adamlarla takılıyordu. Mew yine aynı masaya oturdu ve onu izlemeye başladı. Bu sefer beklenmediği şekilde Top onu fark etmiş ve yanına doğru yaklaşıyordu. Mew avını tuzağına düşürmüştü."

Top: Selam! Buralarda yenisin galiba?

Mew: Ah, evet.

Top: Hmm, ben Top bu arada.

Mew: Top? Ben de Mew, memnun oldum.

Top: sırıtarak İsmin çok sevimli. Bir şeyler içmek ister misin?

Mew: Ha, teşekkürler.. Sanırım biraz içebilirim.

Top: Ne içmek istersin? Senin için alabilirim.

"İşte Mew'un planları bu noktada şekil almaya başlamıştı."

Mew: Henüz menüyü bilmiyorum, orada seçebilirim. İzin ver seninkini de ben alayım.

Top: Ah, ciddi misin? Teşekkürler. O zaman ben Blue Hawaii alacağım.

Mew: Peki, senin için getireceğim.

"Mew ayağa kalktığında Top arkasından bakakalmıştı. Onu kolayca elde ettiğini ve bu gece dahasını getirebileceğini düşünmüştü."

Mew: barmenin orada Ha, aptal herif! Cidden beni kandırabileceğini falan mı düşündü?

Mew: Hey, barmen! Bana bir bira ve blue hawaii yap.

Barmen: 2 dakikaya hazır olur beyefendi.

"Barmen içkileri hazırlarken Mew cebinden bir kutu uyku hapı çıkarmıştı. Çevresindeki herkes ya sarhoş ya da başka bir şeyle meşgul olduğundan yakalanma korkusu yoktu."

Barmen: Buyurun içecekler hazır.

Mew: konuşmaz ve teşekkür anlamında elini kaldırır

"Barmen içkileri verip işine geri döndüğünde Mew 3 parça uyku hapını Top'ın içeceğine katmıştı. Pipeti metal olduğundan karıştırması çok kolay olmuştu."

Mew: Top, al bakalım.

Top: Teşekkürler. bir yudum alır Hmm, senin elinden gelince daha bir tatlı olmuş sanki.

Mew: sırıtır Ya..

Mew: içinden İç bakalım enayi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mew: içinden İç bakalım enayi. Asıl tatlı olan neymiş yakında öğreneceksin.

"Mew birasını sarhoş olmamak için yavaşça ve su eşliğinde içiyordur. Top ise bir kaç yudumdan sonra kendinden geçecek duruma gelmiştir."

Top: Ah, başım dönüyor..

Mew: Hey Top! Bekle, yardım edeyim!

"Mew ayağa kalkıp Top'ın kolunu omzuna dolamış, elini de beline atıp taşımaya başlamıştı. Kapının önündeki arabasına kadar götürüp arka koltuğa yatırmışdı. Yol boyu Top derin bir uykuda, silah patlasa uyanmayacak durumdaydı."

Mew: sırıtarak Hıh, aptal! Önüne gelen her sevimli herife yürüyor musun böyle?

"Eve gidene kadar Mew arkasındaki adama bakmamıştı bile. Mew'un evine geldiklerinde yine aynı şekilde Top'ı tsşıyıp kendi dairesine çıkarmıştı. Am bu sefer bir farkla, üst kat..."

"Eve girdiklerinde Mew direkt olarak Top'ı üst kata çıkarmıştı. Orası bakımsız ve rutubetliydi. Top'ı sakladığı odanın tavanında küçük sarkan bir ampul, odanın ortasında ise tahtadan bir sandalye vardı."

"Mew Top'ı o sandalyeye oturmuş, ellerini arkadan, ayaklarını da sandalyenin ayaklarına kalın bir halatla bağlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Mew Top'ı o sandalyeye oturmuş, ellerini arkadan, ayaklarını da sandalyenin ayaklarına kalın bir halatla bağlamıştı."

"Mew eline aldığı bir bıçakla Top'ın başında beklemeye başlamıştı. Saat gece 2 sularıydı ama Mew uyumamaya kararlıydı. Saat sabah 07.00 olana kadar Mew elinde bir bıçakla Top'ın karşısında dikilmişti. Top gözlerini açmaya başladığı anda elindeki bıçağı boynuna uzattı ve konuşmaya başladı."

Mew: Sonunda uyandın beyinsiz piç.

Top: kıpırdanarak Ha? O elindeki de ne!?

Mew: Şştt, sakın kaçmaya çalışma. Biraz daha hareket edersen bu bıçağı ses tellerinde hissedersin.

Top: Nereye soktun beni böyle?!

Mew: Hah, görgüsüz herif! Sen değil miydin benimle takılmak isteyen? Evime girme fırsatı buldun işte şükretsene!

Top: Beni buradan çıkar!

Mew: Beni kendine düşürecektin öyle mi? Etrafına bak, kim kime düşmüş gibi görünüyor?

"Mew'un kötü kahkahaları eşliğinde Top kaçmanın yollarını düşünüyordu. Mew orada gülüşleriyle eğlenirken Top elindeki halatları çekiştiriyordu. Eğer az da olsa gevşetebilirse çözmesi kolay olacaktı."

Mew: Sakın çözebileceğini düşünme, 3 yıldır bu işi yapıyorum ben.

"Top kaçacağına emin bir şekilde konuşmaya başladı."

Top: Peki ya diğer 'kurbanların' kaçmayı denememişse?

Mew: Ne diyorsun sen?

"Top aşağılayıcı bir sırıtmayla ellerini arkadan öne getirmiş ve Mew'un kolundan tutup kendine çekmişti. O çekişle Mew'un elindeki bıçak kayıp başka tarafa fırlamış, Mew ise Top'ın yanına düşmüştü."

Mew: A- ama sen... Nasıl?

Top: Bağlama tekniklerini geliştir.

"Mew sinirlenir ve ayağa kalkmaya çalışıyor, ama Top onun tek kolunu sıkıca tuttuğu için kalkamıyordu."

Mew: Bırak kolumu amına koyayım!

Top: Küfretmek sana hiç yakışmıyor.

"Mew kolunu kurtarmaya çalıştığı sırada bıçakla arasındaki mesafeyi hesaplamıştı. Sanırım bacağını yeterince uzatabilirse bıçağı kendine çekebilirdi. Top'ı konuşarak oyaladığı sürede düşündüğünü deneyip bıçağı eline almaya başarmıştı. Kendini kurtarabilmek için aldığı bıçakla Top'ın kolunu çizmişti."

Top: Lan! Ne yapıyorsun sen?

Mew: Benimle uğraşmanın bedelini ödeyeceksin!

Killing Me Softly | ForceBookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin