"Mew 3 yıl önceki o olaydan sonra fark etmişti ki şiddete eğilimi vardı. İnsanları incitmekten hoşlanıyordu. Onların canı için yalvarması, acı çığlıkları ve fışkıran kanları Mew'un rahatlama seansı gibiydi. O benzinlikte Boston ve Nick'le karşılaştığında gözünde aynı senaryo dönüp durmuştu. Aynı hareketi bu sefer de başka bir yolla yapmayı istemişti ama Ray onu oradan uzaklaştırmış, arabaya geri bindirmişti."
Ray: Hey Mew, aklından ne geçiyor?
Mew: Bir şey yok.
Ray: Boston'u gördüğünde yüz ifadeni gördüm. Bana yalan söyleyemezsin!
Mew: Ne düşündüğümü çok mu merak ediyorsun? Eğer onun o koca kafasını duvara sürtsem ne kadar acıtır diye düşünmüştüm ama sen buna engel oldun!
"Ray'in yüzü buz kesilmişti. Sanki bir seri katilin yanında oturuyor gibiydi. Mew'un tek arkadaşı Ray olduğu için kendisine zarar vermeyeceğini biliyordu ama korkmaktan kendini alamıyordu."
Ray: İ- iyi değilsin sen, evine bırakayım seni...
Mew: İyi değil miyim? Sen bana deli mi demek istiyorsun? Sende mi o piç gibi bana ihanet edeceksin?
Ray: Mew sakin ol öyle demek istemedim. Ben sana asla ihanet etmem, bunu yapacağımı düşünmüş olman bile bana ne kadar güvendiğini anlamamı sağladı.
Mew: En sonunda sende beni terk edeceksin işte yalan mıyım? Hepinizin hayatı yalan olmuş be ben ne anlatıyorum!?
"Yol boyu ikisi de konuşmadan evlere dağılmışlardı. Ray onu evine bıraktıktan sonra hızla oradan uzaklaşmıştı. Kendi evine giderken yolda ağlamasını durduramamıştı. O nasıl Mew'un tek arkadaşıysa, Mew da onun tek arkadaşıydı. Eğer o gün Mew'la kalmak yerine Boston'la gitmeyi seçseydi hayatı daha farklı olabilirdi."
"Ray derin düşünceler içinde ağlayarak araba kullanırken yola bakmamış ve bir şeye çarpmıştı. İndiğinde ise kasklı bir motorcu yerde yatıyordu, motoru hasar almıştı."
Ray: H- hey, ben özür dilerim... İyi misiniz?
"Motorcu kask taktığı için kafası sağlamdı ama kaskın ön camı açık olduğu için yüzünde çarpma sonucu oluşan kanlı çizikler vardı. Ray o an düşünmeden adamı arabasına bindirip hastaneye götürdü. Yol boyu baygın yatan motorcu hastanede doktorlar yardımıyla gözünü açmıştı."
Prof. Dr.: Bay Ray, hasta uyandı. Ziyaret edebilirsiniz.
Ray: Ah, teşekkür ederim.
"Motorcu adamın yanına gittiğinde şaşırmıştı. yaralardan ve kasktan dolayı yüzü anlaşılmayan adamı artık daha net görüyordu."
Ray: Hey, bir dakika... Bu o bardaki şarkıcı değil mi?
"Bardaki şarkıcı" gerçek adı ile Sand. Annesine yardım etmek istediği için bir çok işle uğraşıp gündüzleri gizlice kaçak yoldan alkol ticareti yapıyor. Geceleri ise şarkı söylemesi için onu bekleyen bir bar var. Ve ya siz onu 'Bu gece Ray'in beğendiği çocuk' olarak hatırlayabilirsiniz."
Ray: Özür dilerim, küçük bir kaza oldu. İyi misin?
Sand: Ahh, başım çatlıyor. Neredeyim ben?
Ray: Hastanedeyiz. Küçük bir kaza oldu ve seni buraya getirdim. Şükür ki zamanında yetişebildik.
Sand: Ne kadar burada kalmam gerekiyor?
Ray: Bu gece yatman gerek, ama yarın sabah erkenden seni çıkaracağım. Saat zaten çoktan 1'i geçti.
Sand: A- ah, peki... Teşekkür ederim.
Ray: gülümser ve başını eğer
"Ray ve Mew gittikten sonra Boston ve Nick benzinlikten uzaklaşıp bir parka geçmişlerdi."
Nick: Özür dilerim, her zaman bir sorun oldum. Sana beladan başka bir şey getirmiyorum.
Boston: Bebeğim, lütfen öyle söyleme. Ben seni seviyorum ve 3 yıl önceki her şeyi unuttum. Lütfen sana yaptıklarım için beni affet.
Nick: Ben sana zaten hiç kızmamıştım, ama Mew? Onun sana yaptığını unutabilecek misin? Biliyorum ki Ray ve sen iyiydiniz, Ray zaten tuvalette benden özür diledi. İkinizin de Mew'un zoruyla yaptığınızı biliyorum...
"Boston Nick'in asık suratına dayanamaz ve ani bir anda sarılır. Nick üzüldüğünde Boston dünya başına yıkılmış gibi hissediyordu."
Boston: Lütfen yapma, seni iyileştirmek için elimden geleni yapacağım. Bu dünya herkese eşit davranmaz ama biz birbirimizi bulduk değil mi? Senin yara bandın ben olacağım.
Nick: Teşekkür ederim, seni seviyorum...
"İkisi ağlayarak birbirlerine tutunmuşlardı. Aşklarının onları iyileştireceğine inanıyorlardı. Nick uzun bir aradan sonra Mew'u gördüğüne korkmuştu ama Boston yanındaydı. Kendisini koruyacak bir kalbi olduğunu biliyordu ve içi rahattı."
Boston: Hadi ağlama artık, evimize gidelim...
"Boston ilk ayağa kalkmış ve elini Nick'e uzatmıştı. Nick ona baktığında Boston gözyaşlarına dayanamamış ve tekrar eğilip yaşlarını silmişti. Artık elini tutup kaldırmaya hazırdı."
Boston: Hadi evimize gidelim. Yorulduğunu biliyorum. Sarılıp seni uyutacağım...
"Nick'in sevgi dolu bakışları Boston'u tam 12'den isabetlemişti."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Killing Me Softly | ForceBook
Hayran Kurgu"Sakin bir gecede arkadaşının dahiyane planı ile gay bara giden Mew ona bakan birinden rahatsızdı. Bu gece yorgundu ve bir olay istemiyordu. Bu adamı ne kadar görmezden gelse de adam ona gittikçe daha da yaklaşıyordu..."