Acı geçmiş

302 21 14
                                    

Havalimanında valizimi çekerek ilerliyordum Ankara'ya görev için atanmıştım. yaşadığım şehiri yani İstanbul'u bırakmak benim için zor olmadı çünkü bi insanın bi şehiri sahiplenmesi yuva olarak benimsemesi için içinde sevdiği insanların olması gerek Ama benim kimsem yok bu yüzden
yaşadığım şehiri bırakıp Ankara ya görev için gelmek zor gelmedi bana

Evet ben kimim

Ben Üsteğmen Gökçe Vera
Aslen İzmirliyim fakat babam annemi ardından kendini öldürdükten sonra yanlız kalmış ve İstanbul'a Taşınmıştım sonra ise milli savunma üniversitesini kazanıp hayalim olan askerliğe ulaşmıştım evet doğru duydunuz babam tüm ailemi katletti tabi sonrada kendini. uyuşturucu alkol bağımlısı herifin tekiydi annem ise küçükken ne olduğunu anlamadığım ancak büyüyünce anladığım pavyonda çalışıyordu. Öldükleri için üzülmüyordum çünkü onlar öldükten sonra her gece bana dokunan izin vermeyince döven bi babam yada o uyurken yaptığım ufacık ses için koluma kaynattığı kaşığı bastıran bi annem yoktu herneyse bunlar beni ben yapan beni daha güçlü kılan acılarımdı.

Günümüzden

Havalimanından çıkıp taksiye binmiş yeni görev yerime gelmiştim kapıdaki askere sorup komutanın odasını öğrenmiş oraya gitmiştim ve şuan kapıda komutanı bekliyordum kapının açılma sesini duyunca hemen hazır ola geçtim
"Üsteğmen Gökçe Vera İstanbul " dedim ve komutanın bana rahat asker odama gel demesiyle odaya girdim

"otur Gökçe nasılsın kızım"

"iyiyim komutanım sağolun "
Komutan tekrardan konuşmaya başladı

"üsteğmenim seni buraya keskin timiyle çıkacağın önemli görevler için atadık ilk göreviniz kırmızı listede bulunan kuzgun adlı teröristi bulacaksınız onu ve itlerini o mağaraya gömeceksiniz Zeytindalı harekatında bir çok askerimizi şehit etti o şerefsiz"

ben ise çoktan içimden kuzgun itine sövüyordum
komutanın "yeni görevin hayırlı olsun" demesiyle "sağolun komutanım "diyerek çıkacakken Kartal komutan
"keskin timi ortak alanda git tanış" dedi "emredersiniz komutanım "diyerek odadan çıktım

Ortak alan bi alt kattaydı komutanın odasına gelirken görmüştüm.
Ortak alana girdim sadece 5 kişi vardı diğerleri eğitimde olmalıydı
Ben girince hepsinin gözü bana döndü şaşırmışlardı yanlarına gidip omzundaki rütbeden anladığım kadarıyla astsubay yani komutan olan adama

"üsteğmen Gökçe Vera İstanbul
komutanım"

Diyerek selam verdim

"Rahat üsteğmenim hoşgeldin ben yüzbaşı Altan Göktürk gel otur şöyle" dedi

İsmini bilmediğim diğer 4 kişi ise hoşgeldiniz komutanım dedi kafa sallamakla yetindim oturdum Altan komutan

"Üsteğmenim kendini tanıt time" dedi

"Emredersiniz komutanım"

"İsmim Gökçe Vera İzmir'de doğdum sonra 16 yaşımda İstanbul'a taşındım Ankara'ya gelene kadar İstanbul'da yaşadım Ailem yok tek başıma yaşıyorum 23 yaşındayım"

Altan komutan sorgulayıcı bakışlarla

"ailen öldümü?" dedi 

"Evet komutanım" dedim. Sonra hep bir ağızdan "başınız sağolsun "dediler
Altan komutan bi anda ayağa kalktı ben dışardayım bi şey olursa bulursunuz beni dedi bana gözünde anlamadığım bi ifadeyle bakış attı ve gitti. Daha yeni gelmiştim time tanışalı yarım saat Bile olmamıştı ve bu bakışlar hiçte hayrı alamet değildi. Neyseki kendimi kolay ezdirecek biri değildim. Önüme döndüm
Ve time göz gezdirerek
"birazda siz tanıtın kendinizi"dedim. 

Aralarından bi asker öne atılarak
"ben başlayım"dedi gülerek kafa salladım

"Yüzbaşı Mert Sabancı
25 yaşındayım küçüklükten beri hayalim olduğu için bu mesleği seçtim ailem Antalya'da yaşıyor Antalya'da doğdum büyüdüm "

Timde iki tane yüzbaşı vardı mert ve Altan yani iki tabi komutanı m olucaktı bu iyiydi

"İsmim Galip Aşkın
34 yaşındayım 7 yıldır evliyim komutanım Sivas da doğdum büyüdüm 1 tane kızım var ailem hala Sivas da kızımla eşimde Ankara'da komutanım "

"Kızın kaç yaşında Galip abi"

"4 komutanım "

"Allah analı babalı büyütsün inşallah"dedim sonra bi başka asker konuşmaya başladı

 
"İsmim Serdar Aslantürk
Samsunluyum  23 yaşındayım  1 tane kardeşim var komutanım anamlar hala Samsun'da yaşıyor"

  
"Ben Emirhan Aslantürk
Samsunluyum Komutanım 20 yaşındayım 1 tane abim var gençken abime heveslendim bu yüzden Asker olmayı tercih ettim komutanım"

"Serdar siz Emirhanla kardeşimsiniz" diye sordum 
"evet komutanım" Dedi şaşırmıştım benzemiyorlardı biri esmer diğeri sarışındı biri renkli gözlü diğeri kahverengi gözlüydü ve aynı timdelerdi şaşırmamı bölen şey bi askerin gelip selam vermesi oldu

"Komutanım Kartal komutan sizi harekat merkezinde bekliyor"

Mert komutan tamam asker diyip ayaklanınca hepimiz ayağa kalktık mert komutan bana

"Gökçe sen git Altan komutanını bul haber ver "dedi

"Emredersiniz komutanım " dedim ve bahçeye doğru yürümeye başladım
İşte Altan komutan oradaydı oturuyordu bankta tek başına yanına gidip selam verdikten sonra
"Komutanım Kartal yarbay timi harekat merkezinde bekliyor "dedim ayağa kalktı ve beraber ilerlemeye başladık bianda Altan bana döndü ve

"İstiyosan albayla konuşup timini değişmesini sağlayabilirim bu taburdaki en zorlu görevleri bizim time verirler sana zor gelmesin" dedi

"Sağolun komutanım bunu bildiğim için bu timi seçtim zoru severim " dedim ve hızlıca hareket merkezine ilerlemeye başladım. Küstah herif benim zoru görüp kaçacağımı sanıyodu içimden söve söve ilerlerken bunu bölen kişi Altan olmuştu harekat merkezine yaklaşmışken yanıma geldi ve beraber girelim dedi
dengesiz herif

Evettttt ilk bölüm ik kitabım sizce nasıl ilerliyor?

Acaba Altan ve Gökçe'nin arasında bişi geçicekmii

DağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin