ben günlük tutmayı bıraktım rhea'nın oğlu.
bu hafta da bana kurabiye getirmedin. derdim kurabiye değil. derdim sensin. seninle vakit geçirmek. her gün on beş dakika seninle sohbet edebilmek. sesini duyabilmek. tanrının sadece sen kullan, diğer herkeste tuhaf görünsün diye yarattığı modeldeki saçlarını düzeltirken seni izlemek. hafif gülümsemelerini görmek. ya da sadece önümden yürüyüp geçmeni beklemek.
ama sen bu hafta beni görmezden geldin.
sen bu hafta beni hiç tanımıyormuşsun gibi davrandın.
hayır, sen bu hafta sana karşı yanlış bir şey yapmışım gibi davrandın.
bence yaptığımda yanlış bir şey yoktu.
ama eğer yaptıysam, gelip benimle konuşman gerekir. ulan kang taehyun! bana bunu neden yaptın, diye koridorları inletmen gerekir. beni görmezden gelmeyi bırak ve gel bana. konuş benimle.
ama zaten sen hiçbir zaman gerekeni yapmadın. melezliğinden gelen bu özelliğin bazen çok canımı yakıyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tanrı melezi, taegyu.
Fanfictionyine gelip çalsaydım kapını, daha açmadan kilitler miydin yüzüme? angst.
