Kapıyı çaldığımızda çok şirin bir teyze kapıyı açtı. Çok şirindi yanakları sarkmıştı. Yanaklarını sıkmak istiyordumm!!
"Hoşgeldiniz efendim, sende hoşgeldin küçük efendi"
Kısık sesle "Küçük edendi ne ya". aklıma gelen şeyle heyecanla konuştum.
"Yanaklarını sıkabilir miyim teyzee"
Bu dediğime abilerim ve teyze şaşırmıştı. Teyze hemen beni kafasıyla onayladı bende hemen yanaklarını gülerek sıktım. İltifat etmeyi de unutmadım tabii. Annem konuştu.
"Hadi kızım içeriye geçelim abilerinle tanış."
"Peki anne"
Diyip gülerek elini tuttum. O ise yüzüme şaşkınca bakıyordu. Bense ona gülümsüyordum. "Anne mi dedin sen?" dedi.
"Evet anne dedim. Bana çok iyi davranıyor ve sevgi gösteriyorsunuz. Çok teşekkür ederim"
Dedim. O da bana sarılıp teşekkür etti. El ele salona geçtik ve babam konuşmaya başladı.
"Minacım en büyük abilerin Ayaz ve Alaz 25 yaşındalar, ikinci en büyük abin ise Göktuğ 22 yaşında, üçüncü büyük abin Güney 20 yaşında, en küçük abin ise Miraç o da 19 yaşında." Annem konuştu sonra
"Ayaz, Alaz ve Göktuğ aile şirketinde çalışıyorlar. Güney ve Miraç abin ise üniversite okuyorlar."
Ben de dayanamayarak konuştum çünkü abilerimin olması beni heyecanlandırıyordu. Gülerek konuşmaya başladım.
"Şimdi benim beş tane abim mi var?!! "
Annem tam evet diyecekken Alaz abim hariç diğer abilerim aynı anda bağırarak.
" Ona abilik yapmayacağım!"
" Ona abilik yapmayacağım!"
" Ona abilik yapmayacağım!"
" Ona abilik yapmayacağım!"
İşte bu beni çok üzdü. Ne yani gerçek abilerim bana abilik yapmayacaklar mı? Beni onlarda mı sevmiyor. Gözlerim doldu engelleyemediğimden dolayı bir kaç damla ağladım. Güney abi konuşmaya başladı.
" Görmüyor musun anne?! Nasıl da rol yapıyor. Bebek gibi davranıp sizi kandırmaya çalışıyor."
"Yeter artık Güney biraz anlayışlı olun. Bizzat Fırat dedi. Kuzeniniz neden yalan söylesin he? Anlayın artık her kız aynı değil bunun için size hiç zararı dokunmamış bir kızı üzemezsiniz! Şimdi hepiniz odalarınıza!"
Annem konuştuktan sonra abilerim sustular ve bana sinirli bakıp odalarına çıktılar. Ben de dolan gözlerimi silmeye çalıştım. Babam konuştu.
" Hadi prensesim ben seni odana götüreyim. Onların kusuruna bakma lütfen. Hayatım sende dinlen biraz. "
Annem ve ben babamı kafalarımızla onayladık. Beraber üst kata çıktık. Babam beni bir odaya götürdü. İçeri girdiğimizde annem "iyi geceler meleğim" diyerek yanımızdan ayrıldı. Babam da beni yatırınca odadan çıktı. Çok korkuyordum. Oda çok karanlıktı ve yağmur yağıyordu. Geldiğimden beri elimden bırakmadığım Buby'e sarılarak uyumaya çalıştım ama olmadı. O an şiddetle gök gürledi. Ve bu bardağı taşıran son damlaydı sessizce ağlarken Buby alıp koşarak koridorda ki herhangi bir odaya girdim. Çok korkuyordum. Koridor ayrı bir korkunçtu.
Benim hızla odaya girmemle yataktaki kişi hareket etti."Anne sen misin?"
Abilerimden biriydi bu sesi hiç duymamıştım.
"Ş-şey"
Konuşmam ile bir gece lambası yandı. Bu Alaz abimdi.
"Ne oldu? neden geldin? ağladın mı sen? "
"Şey ben çok korktum da ka-karanlıktı, gök gürleyince de dayanamadım. Se-senle u-uyuyabilir miyim?"
Korkarak söylediğim şeyden sonra bir süre sessiz kaldı ve
"Gel ama kimsenin haberi olmasın!"
"Peki çok teşekkür ederim"
Diyip yanına uzandım. Buby ile beraber. Bir kolumla Buby'ye sarılırken diğer kolumu ile abime sarıldım. Kasılsada bir şey demedi ve uykuya daldık.
Lütfen oylar mısınız?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ailem
CasualeGeçirdiği kaza sonucu çocuk gibi davranışlarda bulunan miya bir gün ailesinin onun gerçek ailesi olmadığını öğrenir. Miyanın rahatsızlığını bilmeyen gerçek ailesinden abileri onu kötü testlere maruz bırakır. Tabii abiler bir süre sonra Miya'n...