1.

162 13 12
                                    

Bakışlarım önce aynaya kaydı. Derin bir nefes aldım ve kendimi incelemeye devam ettim. Ellerim bir yandan titriyor, bir yandan soğuk soğuk terler akıtıyordum.

"Bana yakışmadı sanırım."

Verdiğim cevap Duygunun hoşuna gitmemiş olacak ki, "saçmalama Alara! çok güzelsin." Dedi, ardından gülümsedi ve bana sıkıca sarıldı. Sarılışı hoşuma gitmişti.

Kapının açılmasıyla bakışlarım en büyük olan, Arda abime kaydı. İki tane abiye sahiptim ve evin prensesi görevini hayaliyle ben üstlenmiştim.

"Nereye gidiyorsunuz?"

Abim bakışlarını önce bana, sonra ise Duyguya çevirdi. Duygu benim cevabımdan önce, "söylemiştik ya Arda abi, Cemrenin doğum günü partisi var."  Dedi, abim sinirle ağzının içinde "hay abinin!" diye fısıldadı. Duygunun abi demiş olması, abimin hoşuna gitmemişti.

"Anlamadım abi?" diye fısıldadım. Evdekiler duymasın diye sessizce konuşuyorduk.

"Ben bırakayım sizi."

"Yok abi biz gideriz. Sen uyu yorgunsundur."

Abim üstelemedi, başını salladı ve odadan çıktı. Duyguyla abimin arasında küçüklükten beri farklı bir çekim vardı. Bunun farkındaydım ancak bir şey söylemiyordum.

Duyguyla beraber vakit kaybetmemek için hızla evden ayrılmıştık. Şuan ise, birlikte mahalleden ayrılıyorduk. Taksi durağına doğru yürüyorduk.

Duygu her zaman ki gibi sevgilisi Kaanla mesajlaşıyordu. Ancak kavga ettikleri çok belliydi. Kaanı ilk tanıdığım andan beri kendisinden hiç haz etmemiştim. Genel olarak baskıcı bir çocuktu ve bu beni rahatsız ediyordu.

Arkadaşımın baskı görmesi beni inanılmaz sinirlendirdiyordu. Derin bir nefes aldım ve bakışlarımı siyah villaya çevirdim.

Satılık yazısının kalktığını görünce, beynimden vurulmuşa döndüm. Duygunun kolundan tuttum ve, "Duygu! satılık yazısı kalkmış" Dedim.

Duygu şaşkınlıkla villaya bakıyordu. Gözlerimiz fal taşı gibi açılmıştı.

"Sanırım satıldı villa.."

Duygu ağzının içinde bir şeyler mırıldanıyordu. O villa satılamazdı. O villa benim çocukluğumdu.

Derin nefesler alırken daha hızlı bir şekilde yürüyordum. Aklımdaki düşünceler bir türlü silinmiyor, ölecek gibi hissediyordum.

"Kanka ya! bizi Kaan alsa sorun olur mu?"

Bakışlarım Duyguya kaydı. Utangaç bir şekilde yüzüme bakıyordu. Mahçup hissetmiş olmalıydı.

"Duygu, rahatsız olmam ama neden?"

"Kaan bırakmak istiyor bizimle gelecekmiş."

Başımı salladım. Kaan muhtemelen Duyguya güvenmiyordu. Biraz önce de muhtemelen bu yüzden kavga ediyorlardı.

Kaan arabayla geldiği anda, hızla arabadan indi ve Duyguyla sarıldılar. Ardından birlikte arabaya geçtik. Duygu ve Kaan aralarında sohbet edip eğlenirken benim aklıma sadece Akgün takılmıştı.

Derin nefesler alıyor, tırnaklarımı avuçlarımın içine bastırıyordum. Aklım almıyordu. Neler olduğunu çözemiyordum.

Camı açtım, ardından sert rüzgar yüzüme vurdu. Bu sert rüzgar beni biraz olsun kendime getirince daha iyi hissetmiştim.

Kaanın bakışları bana kaydı. Derin bir nefes aldı ve, "nasılsın Alara?" diye sordu. Zoraki gülümsedim ve, "iyiyim Kaan, sen nasılsın?" diye sordum.

Çocukluk Aşkım!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin