6

333 32 46
                                    

İki yıl önce~

Jungkook kollarını onun beline doladı. Arkasında uzanmış, vücutlarını birleştirmişti. Arkadaşlarından birinin evinde film izliyorlardı. Tabii Jeon daha çok Tae'ye odaklanmıştı.

Burnunu boynuna sürüp birkaç kıkırtı kazandı. Çenesinden tutarak kendine çevirdi. Tüy kadar hafif bir öpücük bırakıp gözlerine baktı. Utanç verici bir andı. Çünkü ikisi de daha fazlasını istiyordu. Ama ya o istemezse diye düşünüp öylece bakıştılar.

Jeon bir adım daha atmak istedi. Dudaklarına bir öpücük daha kondurdu. Hatta birkaç tane... Tae de ona bir öpücük vermek istedi. Ona yaklaştığında diğer çocuk öylece baktı. Belki de istemiyor diye düşünüp kalbindeki yumruyla önüne döndü.

Tek yakınlaşmaları bu öpücükler değildi. Jeon ellerini onun karnından göğsüne çıkardı. Parmakları arasında hapsedip oynadı. Karşısındakinin bir oyuncak bebek değil de insan olduğunu unutmuş gibiydi. Hiç düşünmeden ona dokunmaya devam etti.

"Siz ikiniz! Sevgili misiniz?" Bir süredir onları izleyen arkadaşları sordu. Jeon hemen atıldı.

"Ne alakası var?" Sevgilim demek istedi. Ama buna hiç gerek yoktu. Ona bu kadar yakın olduğu sürece sorun yok.

"Öpüşüyordunuz işte oğlum ne demek ne alakası var?" Tae başını battaniyenin altına sakladı. Öpüşürken yeterince kızarmıştı. Şimdi cevap verme işini Jungkook'a bıraktı.

"Ne var bunda? Herkes yapıyor." Tae, kalbinin kırılışının sesini duydu. Herkes yapıyor. Yani özel birşey değil. Öyle mi demek istemişti?

"O zaman yakında beni de öpersin." Alay ettiği ortadaydı ama acaba yapar mı diye düşünmeden edemedi.

"Yapayım?" Jeon flörtöz bir tavırla konuştu. Kolları arasındaki Tae'yi bırakıp ayaklandı. Bunu yaparken gülüyordu. Arkadaşım dediği kişiyi çenesinden tutup çekti. Sertçe öptü. Hâlâ gülüyordu. Gülüştüler.

Bu kadar kolay mı, diye düşündü. Her önüne geleni bu kadar güzel öpmek doğru mu? Belki de ben de onlardan biriyim. Hatta öyleyim. Şuan ne yapmalıyım?

Kaçamazdı. Kaçarsa ağlardı. Çok fazla ağlardı. Tek başına boş sokağın birinde... Derdini anlatacak bir arkadaşı yoktu. En yakın arkadaşıyla sadece öpüşüyordu.

Uzandığı yere daha da sinerek televizyona baktı. Sadece baktı çünkü hiçbir şey anlayamıyordu. Aklı kendisini odada yanlız bırakan iki kişideydi. Ne yapıyorlardı ki?

Hayır, ağlamamalıyım. Oturur pozisyona geldi ve gözyaşlarını sildi. Sonra kıyafetlerini düzeltti. Jeon'un bozup ellerini geçirdiği tişörtü tekrardan pantolonuna sıkıştırdı. Dalmıştı. Kendini halının desenlerini incelerken buldu.

"Oysa seviyor gibi öpmüştün."

(°•-•°)⁠━⁠☆゚⁠.⁠*⁠・⁠。゚

Tae'nin abartmadığını göstermek için yazdım bu bölümü😣neredeyse üç yıl geçti ama hatırlayınca hâlâ midem bulanıyor

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Tae'nin abartmadığını göstermek için yazdım bu bölümü😣neredeyse üç yıl geçti ama hatırlayınca hâlâ midem bulanıyor

Jungoyu nasıl adam edicem simdi bilmiyorum

so you love me?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin