3. bölüm "yaprak sarması"

8 2 0
                                    

Acıları sırtladım 1 yaşımda,
Acının içeriği neymiş anladım bu yaşımda...
~•

"hey gidi goca dünya gam yükü müsün" diye bağırdım.

Karşımda oturan Rabia kafama vurduğunda akan burnumu sertçe peçeteye sildim.

"Ne var sanki" dedi Rabia sitemle. "Alt tarafı rezil olmuşsun"

Ağlayarak "Tabi canım" dedim alayla. "Ben neyim ya? Yürüyen rezil falan mı!"

Rabia ellerini dizine koyarak ayağa kalktı. "Aptalsın canım benim" diyip ayağa kalktı ve elini omzuma koyup patpatladı. "Aptal"

Odamdan çıktığında kendimi yatağa bıraktım fakat başımı yatağın başına vurmuştum.

"Allah belanızı versin ya" diye bağırmıştım.

~•

"Anaanne iki gözüm önüme aksın ki doydum" dedim.

Anaannem kafama yavaşça vurdu. "Bu yemek bitecek" dedi.

Alperen amcam, teyzem ve Rabia bana gülüyorlardı.

Saat akşam 7'ydi ve biz ailecek yemek yiyorduk. Fakat anaannem doyduğuma inanmayarak hâlâ ağzıma kaşığı tıkıyordu.

Kapı çaldığında hızla ayağa kalktım. "Ben kaçar yani açar" dedim.

"Kaç Miray hanım kaç" diye söylendi anaannem arkamdan.

Ağzımdaki yemek ile kapıyı pat diye açtım. Karşımda Miran ve elinde tabak vardı.

"Annem yaprak sarması sardı. Kokusu gelmiştir diye gönderdi" dedi Miran sırıtarak.

"Biz köpek miyiz karşı apartmandan kokusunu alalım" dedim ağzım doluyken.

Miran kıkırdadığında anaannem geldi yanımıza.

"Gel oğlum" dedi anaannem. "Hoşgeldin"

Miran "Annem yaprak sarması gönderdi, teyzem" dedi.

"Af Buyur?" dedim ağzımdaki lokmayı yutup. "Teyzem derken"

Anaannem kolumu cimcikelmişti alttan.

Gözlerimi sıkıp açtım acıyla.

"Bu böyle olmaz" diyip Miran'ın elindeki tabağı aldım. "Sağolun ellerine yani annenin ellerine sağlık. İyi akşamlar. Hoşçakal" diyip kapıyı kapattım.

Anaannem "ayıp kızım" diye bağırsada umursamadan peçeteyi açıp incecik sarılmış yaprak sarmasından bir tane alıp tadına baktım.

"Oha bu ne" dedim şaşkınlıkla.

"Yaprak sarması kokusu alıyorum" dedi Berat. "Bana da"

"Zıkkım" diye bağırdım içeri doğru. "Benim bunlar"

Anaannemin gülüşü kulağıma dolmuştu. Elini tutup içeri geçtik. Tabağı masanın ortasına koyup yerimize oturduk.

"Bu işte ya" dedim çatalımı sarmaya batırırken. "Bana bunlarla gelin ya"

"Oldu hanımefendi" dedi ablam alayla. "Her gün de sarma saracağız öyle mi"

Omuz silkip sandalyeye yasladım sırtımı.

"Yemin ederim ki 3 kilo aldım" dedim göbeğime vurarak.

"Kaç kilosun ki sen" dedi Berat. "40 falan"

"Yok ben karıncayım ablacığım. 5 kilo falanım" dedim gülerek. "51 kiloyum ben"

"Ne" dedi Berat. "Ben 40 kiloyum"

Kara Deniz 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin