05: ozur dilerim

190 23 12
                                    


marabeyn 🙋‍♂️

düz yazı bölümü agapagapapga

jilixi üst üste koyup hamburger gibi yemek istiyorum uf

~

"Offf bir kere de bekletmeseniz dişimi kırıcam"

Jeongin, Jisung'un sitem dolu cümlesinin ardından saatini yüzüncü kez kontrol etmişti. Saatin 2.15 olduğunu görünce derin bir nefes verdi. Saat 1'de buluşacaklardı güya.

"Yok ben bir daha arayayım bunları en iyisi."

"Gerek yok Jisung, geldiler."

Bir saatten fazladır bekledikleri arkadaşları Felix ve Changbin, koşarak kendilerine doğru geliyordu. Changbin yine uyuyakalmıştı ve belli ki Felix de onunla uğraşmıştı. Yine bekletildiklerine şaşırmayan ikili, Felix ve Changbin'e kızgın olduklarını belli etmek adına sinirli bir tavır takındı.

"Tebrikler canım arkadaşlarım. Sizdeki istikrara hayranım harbiden, bir tane bile fire vermeden son 25 buluşmamızın 25'inde de geç kaldınız."

Felix başını eğerek dinlediği Jisung'a karşı savunma yapma gereği hissetmişti.

"Jisung özür dilerim çiçeğim ya, uyuyakalmışız 🥺"

"Anasını sattığımın çocuğuna kızamıyoruz da."

Hemen yumuşayan Jisung'un aksine Jeongin sitemini devam ettirmişti. Kendisi de yumuşamak istemediği için Changbin'e bakarak konuşuyordu.

"Olum hadi biz neyse de, o adamlara ne dicez şimdi? Bir saat oldu bir. Boru mu bu?"

"Abi tamam bi gidelim hele en kötü özür dileriz kasmayın bu kadar ya. Uyuyakalmışız napalım şimdi."

Jeongin, beraber buluşup binme kararı aldıkları otobüsün durağına daha da yaklaşırken konuştu.

"Olay da o ya zaten Changbin kardeşim. Onlar özür dileyecekti işte ama sizin yüzünüzden biz de özür dilemek zorundayız şimdi. Kaçtı bütün keyfi."

"Harbiden olum ne güzel gidince kasıla kasıla çin yemeğimizi gömecektik şimdi eşitlendi şartlar götünüze koyayım ben sizin."

Gelen otobüse binen dörtlü otobüsün fazla dolu olmamasına sevinerek en arkaya ilerlemiş, arkadaşlarını bir saat boyunca bekleyen Jeongin ve Jisung oturma haklarının kendilerinde olduğunu düşünerek teklifsizce boş iki koltuğa oturmuşlardı.

"Neyse iyi ki bir de otobüs beklemedik yoksa kafadan bir saat daha gecikiyorduk."

"O değil de geç kaldık diye özür dilemenin şartları eşitlemeyle falan ne alakası var?"

Uyuyakaldığı için ayakta gitmeye mahkum olan Felix'ten gelen soruyu Jeongin yanıtlamıştı.

"Çok alakası var. Hyunjin'i görmediniz mi nasıl uğraştı özür dilemek için. Azıcık efendiliğimizin keyfini sürecektik. Şimdi özür dileyeceğiz bir de. Özür dileyen efendi mi olur?"

"Jeongin çok haklı."

"Bal gibi de olur."

"Aga ne alakası var özürle efendilikle. Hem geç kalmayla ispiyonlama bir mi yani?"

"Çok konuşma Changbin sen."

"Tamam amına koyayım."

"Neyse tamam." demişti Jeongin arkadaşlarının atışmasını durdurmak adına,

içme şu zıkkımı  // hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin