telefonuma gelen can sıkıcı mesajdan sonra odağımı tavana çevirip aynı boş gözlerimi üzerinde gezdirerek derin bir of çekip sinirimi belli edecek şekilde saç tellerimi avucumun içine alıp çekiştirdikten sonra serbest bıraktım.
üniversiteye geldiğimde tatillerde bile online olarak ek ders alacak kadar sıkboğaz edileceğimi kimse söylememişti. kendimi zar zor ikna edip yatağımdan kalktıktan sonra masamın başına geçerek koltuğa rahatsız bir şekilde oturup kıpırdandım ve 10 dakika sonra başlayacak dersi sıkıntıyla beklerken parmaklarımın gergince masada ritim tutmasını izledim. üzerimde beyaz, sade bir tişört, onun altında ise gri, bol ve uzun bir şortla rahat duruken görüntümüzü açma zorunluluğumuz olmadığı için oturuşumu düzeltmeden uygulamaya giriş yapıp gönderilen linke tıkladıktan sonra profesör dzeko'nun yolladığı mesajdaki şifreyi girerek derse tam zamanında giriş yaptım.uzun bir süre boyunca kamerası açık olan tek kişiyi, profesörü izlerken, çok uzun zaman kaybettiğimi farketmemiştim bile. kendinden geçmiş baygın gözlerle tıpkı bir sapık gibi yüzündeki her bir noktayı süzüp ezberlerken görünüşünün daha önce de dikkatimi çektiğini yeni yeni farkettim. insanı içine çekip derinliğinde boğan, sertliğini ve dominantlığını belli eden o yeşil gözleri, kaydırak şeklinde uzayan hoş burnu, teniyle uyumlu kumral saçları... adam yakından bakınca başlı başına bir yunan heykeli gibi kusursuzdu. en önemli parçası ise derslerine odağımı vermediğim için daha önce duymaya tenezzül bile etmeyip daha yeni farkettiğim derin, boğuk ve ne kadar soğuk olsa da insanın içinde sıcak hisler uyandıran sesiydi.
sıcak hisler mi? hassiktir... bunlara kendimi kaptırmışken farkedemediğim, gri şortumdan fazlasıyla belli olan şişlikle buluştu gözlerim birden. şortumun içinde sabırsızca sızlayıp isyan ediyordu. ne yapıyordum ben, benden çok daha büyük bu adamdan, daha da önemlisi profesörümden tahrik mi olmuştum? bu kesinlikle olmaması gereken bir şeydi. çok büyük sıçtın dusan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hear me, tadicdzeko +18
Fanfictionkatıldığı online derste mikrofonunu açık unutan dusan tadic, profesörü edin dzeko tarafından istenilmeyen bir şekilde farkedilir.