Bazı insanlar bazı anlar size çok doğruymuş gibi hissettirebilir ve bunlar çoğunlukla size öyle gelebilir. Hayır, yargıladığımdan değil, hayatımın bir döneminde de olsa bu yanılgıya düştüğümden. Ekranda ki kalın siyah harflerle yazılmış bir satırlık mesaj bünyem de beklediğimden daha yıkıcı bir etkiye sahip olmuştu. Yanım da gördüklerimden habersiz oturan erkek arkadaşımınsa keyfi nihayet yalnız kaldığımızı düşündüğü için olsa gerek gayet yerindeydi. Belli ki bu kısa sürecekti.
Yanağımdan damlayan bir damla yaş yanağım boyunca tenimi kavurup geçerken beynimde ki karmaşa düğüm dügüm olmuş boğazımın da sebebi oluyordu. Sinir bedenimi ele geçirmişti. Üzgün değildim, mutlu hiç degildim. Sadece saçma bir şaşkınlık vardı üzerimde. Bunu nasıl olmuştu da fark etmemiştim? Oysaki tarihler epey uzun bir zamanı işaret ediyordu. Gözlerim hızla telefonumun ekranında ki iğrenç fotoğrafları tararken bir anlığına ne yapacağımı bilemedim. Filmler de, dizilerde,programlarda ve sosyal hayatım da bir çok kez rastlamıştım bu duruma yine de hiç kimse beni bu güne hazırlayamazdı. Bağırmalı mıydım? Ağlamalı mıydım? Yoksa sadece susup beni kandırmasına izin mi vermeliydim? Hayır bu kesinlikle mümkün değildi.
Ben de içimden geleni yaptım.
Yanımda ki aşağılık adama baktım. Sarı saçlarına, özenle yeni tıraş ettiği yüzüne, gür sarı kirpiklerinin ardından görünen mavi gözlerine, hiç kimseye belli etmeden görüştüğü kızı öpen-sömüren- pis dudaklarına.
O gerçekten yakışıklıydı her kadının isteyeceği türden biriydi. Ama yeni yeni bir şeyi fark ediyordum. Aslında kalbim onun bir başkasının kollarında olması veya kalbinin bir başkasına ait olması düşüncesi yüzünden kırılmamıştı. İçim de şüphe tohumları hep vardı. Kendime onun doğru kişi olduğuna o kadar çok inandırmaya çalışmıştım ki bu tohumların filizlendiğini ve yakında verdiği çiceklerin beklenmedik bir anda yüzüme uzatılan bir buket gibi karşıma çıkacağını aklımın ucundan bile geçirmemiştim. Ama olan buydu işte ben kandırılmıştım hem de kendi yardımlarımla.
Evet egom sarsılmıştı, pusulam şaşmıştı ve kendimi inandırmaya çalıştığım yalan yüzümde bir balon gibi patlamıştı.
Öfke aniden vurdu.
Barış bakışlarımı fark etmiş olacak ki bana döndü ve kaşları alnında bir çukur oluşturdu. Elimde ki telefona şüpheyle bakarken gözleri yüzüme kaydı. Kesinlikle o gözlerini yerinden çıkarmalıydım.
"Hayatım, her şey yolunda mı?"
Yüzümde en sahtesinden bir gülümseme belirdi.
____
Bölüm sonu ☃️
İlk bölümü nasıl buldunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cevher
RomanceBülbül eski bir şarkı söylüyor kuzgun'un kulağına. Kuzgun çekiyor pençelerini teker teker bülbülün üzerinden. Kuzgun eğiliyor ve üflüyor kanayan yerlerin üzerine. Ama kan bülbüle ait değil.