Jisung asansöre koşmuş ardından düğmeye basarak beklemeye başlamıştı. Kısa bir süre sonra asansör gelmiş ardından hemen binip insan kaynaklarının bulunduğu kata basmıştı. Geldiği katta inip dosyayı teslim etmiş ardından tekrardan masasına dönmüştü.
"Duydun mu sekreter eunwoo kovulmuş onun yerine yeni bir sekreter gelmiş diyorlar"
Jisung önünden geçen bi kaç omeganın dedikodusuna kulak misafiri olmuştu. Zaten gram haz etmiyordu o sekreterden kovulması işine gelmişti.
"Jisung bu dosyaları Felix beye imzalatır mısın?"
Jisung kafasını sallayarak onaylamış, karşısındaki betanın elinden dosyaları alıp felixsin odasına yürümeye başlamıştı. 'Stajer sekreter miydim yoksa ayakçı mıydım belli değildi'.
Jisung kendi kendine konuşurken, karşıdan gelen kişiyi görmediğinden dolayı ona çarpmıştı. Düşeceği sırada belinde hissettiği güçlü ama bir o kadar da naif ele bakmış ardından elin sahibine, tilkiyi arındıran yüze bakmıştı.
"Kusura bakmayın benim yüzümden düşüyordunuz."
"Ah, hayır sıkıntı değil. Benim suçum, yürüken düşüncelere dalmışım."
Jisungtan bir kaç santim uzun olan çocuk gülümsemiş arından sorun değil anlamında ellerini sallamıştı.
"Sen yeni misin?"
Jisungun sorusu ile karşısındaki tilki suratlı adam kafasını sallamış ardından konuşmaya başlamıştı.
"Evet yeni stajerim diğer şirkette sorun çıktığı için buraya gönderildim"
"Bende stajerim adım bang jisung"
"Bende yang jeongin"
Jisung biraz daha konuşmak istiyordu ama yetiştirmesi gereken dosyalar olduğu için konuşmalarını kısa kesip felixin odasına yürümeye devam etmişti. Geldiği kapıya göz gezdirmiş ardından iki kere tıklatarak içeri girmişti.
"Felix bu dosyaları imzalaman lazımmış."
"Ver bakayım."
Jisung dosyaları masaya bırakıp deri koltukta yerini almıştı.
"Gel al imzaladım. Jisung neden her ota boka sen koşuyorsun?"
"Enayi olduğum için."
"E sende olma."
"O kadar kolay değil."
Jisung hayatı boyunca hiç kimseyi kırmayı beceremiyordu. İşin sonunda yine ona yardım ederken buluyordu kendini.
Jisung kalkmak istemediği ama kalkmak zorunda olduğu koktuktan kalkarak felixin uzattığı dosyaları alarak aynı koridordan dönerek aldığı betaya vermişti.
Tam masasına gideceği sırada aynı beta seslendi arkasından.
"Jisung! Yeni gelen danışma seni görmek istiyordu, ona bi görün."
"Yeni danışman mı? Bir o eksikti."
Jisung kısık sesle mırıldanmıştı.
"Bir şey mi dedin?"
Yalandan gülümseyerek dişlerini sıktı.
"Şimdi gidiyorum dedim."
Söylene söylene girişe gittiğinde danışmadaki genç, uzun boylu ve yakışıklı adamı gördü. Telefonla konuşuyordu. Yanına giderek güzelce gülümsedi.
"Merhaba ben bang-"
Elini kaldırarak susmasını işaret etmişti. Yan gözle jisunga iğrenerek bakarak yüzünü buruşturmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OFFİCE BOY -minsung omegavers-
FanfictionJisung üniversite son sınıf öğrencisi bir omegaydı. Son bir projesi kalmıştı mezun olması için. O projeyi teslim etmesi için stajyer sekreter olarak çalıştığı şirketteki delta patronunun yani minhonun ona puan vermesi gerekiyordu. Ancak jisung staje...