Gece çökene kadar konuştuklarının farkına varamamış gülüşmeleri, kimse duymasa da, sarayın koridorlarında yankılanmıştı. Bir konudan girip diğerinden çıkmışlar sohbetin ardı arkası kesilmemişti.
"Bana öğretecen mi yani?"
"He ya öğretirim. O kadar şeyi bilirsin de yazı yazmayı nasıl bilmezsin anlamazım."
"Latince okumam yazmam vardır lakin arap alfabesini bir türlü çözemedim. Kitaplarını da okuyamadım zati."
"O kadar şifalı bilgiyi nereden öğrendin o vakit. Anadoludan çıkmış birbirinden maharetli bilginlerimiz vardır."
"Çevirilmiş kitaplardan öğrendim. Ya da dinledim. Kervanda bir şifacı vardı onun peşini de bırakmazdım küçükken. Bildiğim ne varsa ondandır. "
"İnanayım mı?" Muzip bir sırıtışla sormuştu Aladdin.
"Yok inanma! Tövbe tövbe!"
"Kızmayasın Hileci Hatun tamam öğretecem sana yazmayı da okumayı da."
"Ata binmeyi, pusat kullanmayı da öğretir misin?"
"Onları da mı bilmezsin. Sen nerde yaşardın bunca vakit? Kendini nasıl korurdun?"
"Eyi öğretme ben öğretecek birini bulurum."
"Olmaz! Öğretirim ben tasa etmeyesin. Merakımdan dedim öyle."
"Başka yoktur. Senden çok şey isterim bilirim amma kendime yeni bir hayat kurmaya çalışırım. Buraya alışmak çok zor. Sen olmasan çok daha zor olacaktı. Hayatta kalmak için öğrenmem gereken o kadar çok şey var ki..."
"İşte bu dediğine inanırım. Merak ederim amma sırrın sende kalsın. Daha da sormayacam amma bana başka yalan demeyesin gayrı Gonca."
"Bak hala yalan der!.."Derin bir nefes aldı. Adamın zekası karşısında çaresiz kalmış, köşeye sıkışmıştı.
"Kimseye güvenemem Aladdin, sen de bana güvenmezsin. Bu böyle sürüp gidecek. "
"Sana güvenirim. En azından zararsız olduğunu bilirim. Benim tek isteğim seni tanımak, gerçek Gonca'yı tanımak."
"Eyi sorasın bir soru. Cevaplayamazsam susarım amma."
"Nerede büyüdün?"
"Kostantiniyye. Sıra bendedir. En çok hangi kitabı seversin?" Kitaplarla dolu raflara bakarak sordu. Bunca kitabı nasıl okudu diye düşünmeden edememişti.
"El-Kanun fi't-Tıb, İbn Sina'nın kitabıdır. Diğer kitaplarını da çok severim bana çok şey öğrettiler. Peki sen ilmini kimden öğrendin?" Derin bir sessizlik oldu.
"Ailen yaşar mı?" Sorusunun cevabını alamayacağını anlayan şehzade başka soru sordu.
"Vefat ettiler, birkaç yıl oldu. Abim, babam, anam hepsi depremde...Bunu kimseye demeyesin! " Gözleri sulanmıştı. Bir anlık gaflete düşüp cevabını uzatmış ayrıntı vermişti. Bu da söylediği bir yalanı açıkca ortaya çıkarıyordu.
"Başın sağolsun. Neyi demim anlamazım..." Şehzade Aladdin, gözleri sulanan hatuna mendilini uzatırken sordu. Gonca yapılan jeste karşılık gülümsedi ve gözlerini sildi.
![](https://img.wattpad.com/cover/358987549-288-k689620.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kısa Hikayeler (Algon)
FanfictionHer bölüm birbirinden farklı konuları içermektedir.