seungmin ile buluşmaya karar verdiğimde gergin bir şekilde evden çıktım. acele alınmış bir karar olduğu için nerede buluşacağımızı bile konuşmamıştık. bu yüzden arabaya binip kim ailesinin mekanına doğru sürmeye başladım.ailesinin mekanı desem de oraya henüz sadece iki kez gitmiştim ve herhangi bir aile üyesiyle karşılaşmamıştım.
on dakika sonra mekana varmıştım. etrafa baktım fakat kimseyle karşılaşmadım. arabadan inip içeri girdim.
içeride beni gitar sesi karşıladı. nereden geldiğini anlamak için kapıda durup kulak kesildim.
sonunda birisi şarkıyı söylemeye başladı. kulaklarımı dolduran büyüleyici sesin sahibini ararken onunla göz göze geldim.
arka masalardan birisine oturmuş gitar çalıyordu. beni görünce gitarı masanın üstüne bırakıp yanıma geldi.
hayır söylemeye devam et.
"gelmene sevindim. bir şeyler içmek ister misin? ya da aç mısın?"
"aç değilim ama içecek bir şey alırım."
beni görünce çalmayı bıraktığı için özel alanını ihlal etmiş gibi hissederek yakındaki masalardan birisine oturdum.
seungmin bir elinde soju diğer elinde bir kutuyla gelip karşıma oturdu. "bu saatte mekanı niye hala açık tutuyorsun?" diye sordum o sojuları doldururken.
"sen geleceksin diye."
kutuyu açıp içindeki puzzle parçalarını masanın ortasına döktü.
"hazırladığın olağanüstü aktivite bu muydu?"
"evet. daha iyi bir fikrin mi vardı yoksa? gece boyu bu puzzle'ı bitirmeye çalışacağız ve bu sırada sana felsefi konuşmalar yapacağım."
yüzüne korkunç bir ifadeyle bakmış olmalıyım ki birden gülmeye başladı. ilk kez güldüğünü gördüğüm için şaşırdım.
gülümsediğinde daha az çekilmez oluyorsun.
sojuyu kafama dikip parçaları birleştirmeye başladım.
"biraz kendinden bahsetsene." dedim. bu garip çocuğu merak etmeye başlamıştım.
"adım seungmin. öyle anlatılacak pek bir özelliğim yok." amına da koduğumun filozofu.
"kaç yaşındasın?"
"24."
"daha küçük olduğunu söylesen de inanırdım."
"sen kaç yaşındasın?"
"26."
"hmm."
"düşün bakalım."
ufak ve iç açıcı (!) sohbetimiz esnasında birkaç parçayı birleştirmiştim. sandığımdan daha karmaşık bir puzzle'a benziyordu.
"tamamladığımızda ne çıkacak?"
"o da sürpriz olsun. beğenirsen odana asarsın." diye cevap verip göz kırptı.
"hyunjin hesabını bulup sana yazdığında bizim tuhaf ve rahatsız edici olduğumuzu düşünmedin değil mi?"
başını kaldırmadan bana bakıp cevap verdi."ne düşündüğüm hakkında fazla düşünüyorsun."
"arkadaşlar böyle yapmaz mı? seninle arkadaş olmaya çalışıyorum. daha kendini doğru düzgün tanıtmadın bile."
kollarını bağlayıp arkasına yaslandı.
"peki. çok ısrarcısın madem önce sen tanıt da nasıl yapılıyormuş öğreneyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
piece of a puzzle ☆ seungbin ✓
Fanfiction[texting] gym faresi changbin ve birden spora baslama karari alip hayatina giren seungmin.