ྀིྀི14 ྀིྀི

515 69 97
                                    


arabamı geçen geceki ile aynı yere park edip indim ve mekana doğru yürümeye başladım.

şarkıyı tekrar duyacağım için heyecanlıydım. hayatımda daha önce hiç bu kadar etkileyici bir ses duymamıştım.

mekana girdiğimde bu sefer beni kapıda karşıladı. gergin görünüyordu bu yüzden gülesim geldi.

"selam, binnie."

binnie?

bana böyle seslenmesi hoşuma gitmemiş gibi kazulet bir şekilde cevap verdim. etraftaki çalışanlardan utanmıştım çünkü.

"selam."

"eğer kusura bakmazsan bugün burada oturamayacağımızı söylemek isterim." dedi ve acelece kolunu omzuma atıp beni dışarı yöneltti.

"niyeymiş?"

"burada söyleyemem çünkü de ondan."

"neyi söyleyemezsin?"

"pabo musun şarkı istedin ya."

ha, evet. şarkı.

dışarı çıkmış kapının önünde dikiliyorduk. "nereye gideceğiz?" diye sordum hemen.

"eve. bir sokak ötede zaten."

ilk kez onun kişisel alanına gireceğim için garip hissetmiştim. yan yana sessizce yürümeye başladık. birkaç adım önden gidiyordu. sessizliği bozmak için konuştum.

"red kit'i ne yapacaksın gerçekten? sigara falan da içmiyorsun."

"mum yakıp ayin yapacağım."

"böyle şeylere merakın olduğunu bilmiyordum." dedim ben de dalga geçerek.

"kovboy çizmeli çakmağına bir şey yapmayacağım sadece gıcıklık olsun diye istedim." başımı salladım. tam onluk bir hareketti.

eve vardığımızda kapıyı açtı ve içeri girdik. beklediğimden daha minimalist ve aydınlık bir salon bizi karşılamıştı. gitarı salonun köşesinde duruyordu ve direkt gözüme çarptı.

"otursana." dediğinde salonun ortasında dikildiğimi fark ettim. oturup ellerimi çırptım ve "hadi söyle." dedim hemen.

"annen seni yedi aylık mı doğurdu?"

"hayır ama eğer hemen söylemezsen kalkar giderim."

"görüşürüz canım."

dudak büzdüm. "kaba bir ev sahibisin."

"sen de çok sabırsızsın." günlerdir sabrediyorum da haberin yok.

gitarını alıp yanıma oturdu. yavru köpek gibi bakıp "çekmesen olmaz mı?" diye sordu. çoktan telefonumu ayarlamaya başlamıştım bile.

"donuma kadar da alsan o videoyu çekeceğim hiç şansın yok."

"of defol ya, bir daha sana şarkı falan söylemem."

"biliyorum. niye video çekiyorum sanıyorsun."

"başlıyorum sakın dikkatimi dağıtma."

"sadece oturacağım seungmin."

boğazını temizledi ve çalmak için hazırlandı. "başlamadan önce son soru, şarkıyı sen yazdın değil mi?"

duraksadı. "evet."

heyecanla koltuğu yumrukladım. "biliyordum! yani şimdi şarkının amatör bir kaydını alan ilk kişi olacağım. inanılmaz bir şey."

"changbin otur."

piece of a puzzle ☆ seungbin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin