-4-

56 13 23
                                        

Merhabaa

Çok hastayım olm ateşim 40 a çıkıyor ama yinede yazıyorum helal bana. Bu bölümün birazını lisanın ağzından dinleyeceğizz
Acıcık yorum ve oy atarsanız benden mutlusu yokk (tanıtım yaparsanızda çok sevinirim💞)
___________________

"Jennie..."

Olayın üzerinden iki gün geçmişti ama beynim hala gördüklerimi idrak edemiyordu. Yıllar önce kaybettiğim biricik sevdiğimi görmüştüm ben. Gördüklerimi kanıtlayacak bir delil bile yok elimde. O an benim tek şansımdı fakat ben dizlerimin üstüne düşecek kadar acizdim.

Jennie'yi bir daha görmeliydim. Elimden ne gelirse yapmaya hazırdım. Aklımda bir sürü soru uçuşuyordu. Neden o çocuğu koruyordu ki? Beni gördüğünde tanımış mıydı beni? Nasıl gelmişti bu Dünyaya? En önemlisi ise neden kan ağlıyordu kahverengi gözleri?

Bütün soruları kenara bıraktım ve her zamanki oturduğum tekli koltukta dumanı hala üstünde olan kahvemden bir yudum aldım. Büroda yine bir sohbet dönüyordu. Katılmadım,katılamazdım. Normal insanların normal aktivitelerini bilmezdim ben.

Sohbet ederken ne konuşulur,nasıl gülünür,nasıl eğlenilir bilmezdim ben. Jennie beri bunların bir anlamı kalmadı zaten. Sevdiğiniz yok iken eğelenebilir misiniz? Ben eğlenmiyorum.

Beni düşüncelerimden ayıran şey telefonumdan yükselen müzik sesiydi. Telefonumu cebimden usulca çıkardım ve ekrana baktım. Jae arıyordu. Kendisi benim abim. Kimseye bir şey demeden herkesin oturup konuştuğu odadan çıktım ve uzun koridorda telefonu açarak yürümeye başladım.

"Alo?"

"L-LİSA!... ÇA-"

Telefon sürekli kesilip kesilip duruyordu
fakat abimin bağırma seslerinden
bir şey olduğunu anladım.

"Jae sesin gelmiyor ne oluyor orada!"

"SEN KİMSİ-... ÇOK PAR-"

Bir anda kesilen telefonla telaşla telefonu kulağımdan çektim ve ekrana boş boş bakmaya başladım. Bir anda abimden gelen tek bir mesajla şoka uğramıştım.

Jaexlisa

Jae:
*fotoğraf*

Siz:
jae ne oluyor?!
*görüldü*
Geliyorum dayan.

Hızlıca çıktığım odaya geri girdim ve ceketimi alıp büronun çıkışına yöneldim. Arkamdan nereye gittiğimi soran kişileri umursamadan koşar adımlarla bürodan çıktım ve eve gittim. Fotoğrafta benim kahverengi gözlüm vardı.

(10 dakika sonra)

Eve geldiğim gibi kapıyı çaldım fakat açan olmadı. Çığlık sesleri yoktu,kesilmişti bütün sesler. Kapıyı tekrardan sertçe tıklattım. Yine açan olmayınca sinirle kapıya bir omuz attım ve kırılarak açıldı.

İçeriye girdiğim zaman gördüğüm şeylerle ağzım açık kalmıştı. Sağ tarafta jennie, sol tarafta ise bir beyaz ışık sayesinde havada uçan ve huzurla uyuyan jae vardı. Jennieye baktım. Oda banda bakıyordu.

Gözleri kanlıydı,ağzındanda kan akıyordu. Yavaşça elimi yüzündeki ona yakışmayan kırmızı rengi yüzünden silmek için uzattım ve çenesine yerleştirmeye çalıştım. Bir anda yer değiştirmesiyle şaşırdım. Korkuyor gibiydi. Elimi yavaşça uzattım ona.

Sorunlu ortam/chanchangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin