10. BÖLÜM

1.7K 29 5
                                    

Savaş Kandemiroğlu...

Ben onun gözlerine bakarken kapının tıklatılmasıyla meleğim telaşlanıp üstünü düzeltti. Tabi gecelikle ne kadar düzeltebilirse?

Onun bu telaşlı hallerde sevimleceydi. Aslında her hareketi tatlıydı. Ayağa kalkıp tişörtümü giydim. Kapıyı çalan kişiye "Gel" dedim. İçeriye babaannem girdiğinde bana hiç bakmadan Gökçenin yanına gitti. Elindeki kıyafeti meleğime verip konuşmaya başladı.

Şimdiden pabucum  dama atılmıştı. İtiraf etmeliyim ki bu durum beni mutlu etmişti. Onları orada bırakarak su almaya gittim. Mutfağa girdiğimde annemi gördüm. Son yaptıkları aklımdan çıkmıyordu. Ne demek bırak ölsün. O benim canımdı. Onu bırakırsam nasıl nefes alırım.

Yine de anam olduğu için bir şey demeyerek yanına oturduğumda söylenmeye başladı her zamanki gibi.

"Eee gelin kızımız nerede? Şimdiden geç kaldıysa" diye meleğimi kötülerken, ben evde olamadığım zaman annemin Gökçeye bir şey yapacağından korkuyordum. Annem zaten bu evliliğe razı değildi. Anneme

"Gökçe uyandı. Babaannem onun yanına gidip konuştukları için odadalar." dedim.

Diğer babaannem burun kıvırıp gözlerini devirdi. Tahmin ettiğiniz gibi dedem iki evlilik yaptı. Zümrüt babaannem ilk evlendiği kişi. Burun kıvıranda ikinci eşiydi. Benimde öz babannemdi. Babaannemin ağzını açmasıyla hayırlı sözler demeyeceğini anlamıştım.

"İyi iyi. Hemen şimdi gelinini sahiplenir. Neden olsa kendisi de köyden geldi ya. İyi anlar onu." yengemler telaşla odaya bakarken dedemi göremeyince rahatlamışlardı. Çünkü dedem çok kızardı Zümrüt hakkında kötü şey dediklerinde. Ama farkında değildi kendisi en büyük kötülüğü yapmıştı.

Daha fazla sinirlenmeden hizmetlilerden su isteyerek suyu alıp mutfaktan çıktım. Odaya girdiğimde karımı göremeyince banyodadır diye düşünerek suyu komodinin üzerine koydum. Kapıyı aralayıp izlesem bir şey olmazdı. Banyonun kapısını yavaşça açtığımda Allaha şükür fark etmemişti. Onu banyoda izlerken suyun vücudundan kayışını izledim. Çok izlediğimi fark ederek banyonun kapısını kapattım.

5 dakika sonra kendisi çıktığında yavaş yavaş bana alışmaya başladığını anlamıştım. Vücuduna baktığımda giyinikti.  Demek ki kıyafetini banyoda giymişti. Ne giydiğine baktığımda beyaz bol bir tişört altına da mavi bolpaça giymişti. Elinde de mavi bandana vardı.

Yanıma gelip yanağımdan öptüğünde dünyalar benim olmuştu. Kendisi makyaj masasına oturup saçlarıyla ilgilendiğinde gün geçtikçe bana olan duvarlarını kırıyordu.

Bu kadar mahvolmamın nedeni Gökçeydi. Hayatımı mutlulukla dolduracak olan da o. Onu alacağım ve onu elde etmek için her yolu deneyecektim. Artık eskisi kadar benden nefret etmiyordu hatta yavaşça sevmeye başlıyordu. Ben bunu hissediyordum.

Kahvaltı saatini kaçırmak istemediğimden banyoya girdim. Duş aldığımda belime havlu dolayıp çıktığımda  Gökçenin hazır olduğunu gördüm. Saçını at kuyruğu yapıp üzerine mavi bandanasını bağlamıştı. O çok güzel olmuştu tarif edilemez şekilde.

 O çok güzel olmuştu tarif edilemez şekilde

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ZOR KAÇIŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin