"Ne demek kurt insanlar var ya?!" dedim kendime yine hakim olamayıp bağırarak.
Sema gelip beni kolumdan tuttuğunda sakinleşmeye çalışıyordum. Biraz önce ortamı dalgaya almıştım ama normal olmayan bir kaç şey göstermişlerdi.
BİRAZ ÖNCE BİRİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDE KURT OLMUŞTU!
" Sakin ol Mervan!"dedi Elçin de yanıma gelerek. Tam olarak yarım saatir dedikleri tek şey buydu.
'Sakin ol'
'Mervan sakin ol'
'Mervan derin nefes al!'
'Mervan bırak adamı!'
'Mervan adamı dövme!'
'Adam ölüyor!'
Aklıma bunlar doluluşurken gözlerimi tekrar Altay denen namussuza çevirdim. Sırıtarak bakıyordu bana. Hayır yani biraz önce yediği yumrukda yaramamıştı, boğmaya çalışmam bile etki etmemişti. O zaman karışmamışlardı ama nedem şimdi tutuyorlardı beni?
Bu beni daha çok sinirlendirirken, ona doğru bir adım attım. İkinci adımı atamadan Elçin ve Sema beni tuttu.
"Mervan lütfen dur!" dedi Elçin. Umursamadım.
"Sen kimsin ki lan?! Benden izinsiz nasıl mühür yaparsın?!" bağırdığım an herkes bir ayaklanır gibi olmuştu.
"Sakin olun." dedi Bert ve Elçin'in yanında durmuştu. Ona zarar verebileceğimi mi düşünmüştü? Göz devirdim.
"Kızım biraz sakin ol. Biraz önce böyle değildin, lütfen." dedi Ulu Türkay. Sesi çıkmayan adam sonunda tepki göstermişti sonunda.
Bu sefer arkamı döndüğümden gözlerim anında Ulu Türkay'ı buldu,ardından da karısını. Karısı bir kaç defa ayaklanıp yanıma gelir gibi olmuştu ama durdurmuştu onu. Şimdi bana öfkeyle bakıyordu.
"Pardon kusura bakmayın, ilk defa bir
'insan' gözlerimin önünde 'kurt' oldu. Çok tepki verdim rahatsız oldunuz. Lütfen kusura bakmayın!" dedim abartılı bir oyunculukla.Arkadan yine o değişiğin gülme sesi gelirken Ulu denen adamı o an dinlemedim ve fırsattan istifade edip, hazır beni bırakmışlarken Altay doğru döndüm ve 3-4 hızlı adım attım ona doğru. Yanına geldiğim an bana yine sırıtarak bakması ve benim onun burnuna doğru sert bir yumruk atmam bir kaç saniyemi almıştı.
"Ahh! Burnum!" Altay'ın acılı sesini duymam beni rahatlattı. Eliyle burnunu tutuyordu.
"Abi!" diyerek abisinin yanına geldi kızıl saçlı Dolunay denen kadın.
Arkamı tekrar dönüp, oraya hiç bakmadan koltuğa oturdum. Ve hiç bir şey olmamış gibi rahatça kuruldum. İçerdekiler bana garip bir şekilde bakarken ben onlara gülümsedim.
"Ee yumruk atınca sakinleşecektin madem, desen başta da bir kaç kez vurdururduk." dedi Tunay.
"Tunay! " dedi annesi Elzem hanım, aynı zamanda da Altay bakıyordu.
"Ne Tunay anne? Dedim size hemen söylemeyelim diye."
"Mervan sana gerçekten inanamıyorum. Birde rahatça oturuyorsun ya!" dedi Elçin.
"Tamam haklısın ama bir dur be kızım.." Sema'nın da sesi geldi. İkisi de yanına gelmişti.
"Valla burda normal davranan benim. Siz anormal davranıyorsunuz. Adamlar kurt oluyor, KURT!"
"Yanlız çok güzel vurdun kuzi." diyerek yanıma geldi,Sülo.
"Eyvallah Sülo'm da sen niye suskundun?"dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pençe İzleri ve Kurşun Yaraları
Người sói~Bölümden kesit~: Garip bir his vücuduma dolarken gözlerimi kaçırdım. O boz renkli kurt karanlığın içinden bir adım atarak çıktı ve büyük bir sesle hırladı. Süleyman el fenerini ona doğru tuttuğunda rengi daha net gördüm. Kürkünün üst kısmı boz renk...