gecenin sırrı

Bölüm 9 tanışmak

yaptığım şeyden sonrasında odama gitmiş uyumuştum kalktığımda ise ev bomboştu bahçeye gittiğimde bankta oturmuş kafasını gökyüzüne çevirmiş biri vardı bu kişi yiğitti onun yanına gittiğimde beni fark etti ama bakmadı sadece "sabah şakalaşırız gider misin " dediğinde bir şey olduğunu anladım ve bende banka oturdum benimle konuşması için bir şeyler uydurmaya başladım "ilk geldiğimde hepinizden nefret ediyordum ama şimdi değişti " dediğimde kafasını gökyüzünden çevirip bana baktı ve konuşmaya başladı "bugün 26 ekim " dediğinde onu dinlemeye başladım oda devam etti "o gün çok heyecanlıydım çünkü sevgilim yağmurun doğum günüydü ona hediye aldım kar küresi o zamanlar motorumda  vardı onu evinden alıp bir restoranta getirdim her şey çok güzeldi bir yandan yemek yiyor ve eğleniyorduk takii yemeği bitirip eve giderken kaza yapana kadar hastaneye yatırıldık  onu ameliyata aldılar beni de aldılar kalktığımda onun ailesi gelmişti benim ailem o sıralar farklı şehirdeydi çünkü ben üniversiteye ankaraya gitmiştim ailesi beni suçlamaya başladılar bende bir şey yapamıyorum  sonra kız ameliyatta öldü ve ben 3 yıl hapis yattım boş yere " dediğinde göz yaşlarım süzülüyordu ardından bende ona bir anımı anlatmaya başladım "küçükken ailem zor zamanlar geçiriyordu o yüzden beni yetimhaneye bıraktılar " dediğimde yutkunmaya çalıştım ama olmadı devam ettim "ailem beni 1 yıla yakın bıraktılar orada o zamanlar küçüğüm 8 yaşlarındayım ve benden büyük çok insan vardı beni dövüyorlardı aç bırakıyorlardı en sonunda ailem gelmedi müdüre beni bir aileye evlatlık verdi ben ilk zamanlar alışamadım ama sonra alışmaya başladım ve mutsuz son " dediğimde yiğit bana sarılmıştı bende ona sarılmıştım benim saçımdan öptü ve "şimdi onlar senin gerçek ailen değil mi " dediğinde ona "hayır biyolojik ailem sonra beni buldu bende onlarla yaşmaya başladım yani şuan ki ailem gerçek " dediğimde başını salladı  ardından  bize doğru ecrin ile bora yaklaştığında göz yaşlarımı sildim ardından bora "birlikte kafeye gidelim dedik geliyorsunuz değil mi " dediğinde bende "neden dörtlü diğerleri " dediğimde ecrin " murat emre ve mert futbol oynamaya gittiler gökçe ve ayça kuaförde elvin bodrum katında  " dediğinde başımı salladım ve içeri girdim ve kıyafetlerim ayarlamaya başladım altıma siyah etek ve kilotlu çorap üstüme siyah ceket ve gri kazak giydim sırada saçlarım kaldığında açık bırakmaya karar verdim daha sonrasında aşağı indiğimde boranın ve yiğitin hazır olduğunu gördüm en sonunda merdivenlerden topuklu ayakkabı sesi geldiğinde o tarafa döndüm ecrin yine harika olmuştu  uzun gri mont altına V şeklinde beyaz kazak altına ise krem rengi etek giymişti oda geldiğinde birlikte arabaya gidip    rastgele bir kafe bulduk  dörtlü bir yere oturduğumuzda siparişleri verdik ben milksaheke aldım çilekli ecrinde aynısını aldı yiğit çay aldı düşüne biliyor musunuz ecrin ile aralarındaki uyumu bora ise bubble tea almıştı içmeye başladığımda ecrin "bence birbirimizi tam tanımıyoruz ne sevip ne sevmediğimizi " dediğinde başımı salladım ve kendimizi tanıtmaya başladık "ben ecrin bunu biliyorsunuz zaten neyse en sevdiğim renk mor  en sevdiğim yemek şimdi şaşıracaksınız ama mantıya bayılırım burcum koç doğum günüm 23 mart onun dışında sürprizlere bayılırım en sevdiğim film kesinlikle korku filmi bunada şaşırdınız ama ben aşırı cesurum en sevdiğim özelliğim bu en sevdiğim tatlı ekler ve  manipülatif yeteneğim var  son olarak kilitleri açma konusunda uzmanım " dediğinde yiğit ecrin ile konuşurken bir anda bora başladı konuşmaya "ben bora en sevdiğim renk siyah en sevdiğim yemek iskender burcum aslan doğum günüm 11 ağustos başka sürprizlerden hoşlanmam en sevdiğim film türü kesinlikle komedi en sevdiğim özelliğim mizahımın iyi olması ve en sevdiğim tatlı profeitoröl  sonra benimde manipülatif özelliğim var ve son olarak keskin nişancıyım " dediğinde sıra bana geçmiş gibi hissettim ve konuşmaya başladım "ben elisa en sevdiğim renk  mavi  en sevdiğim yemek hamburger burcum akrep doğum günüm 24 ekim ve evet doğum günüm geçti sürprizlerden nefret ederim en sevdiğim film romantik komedi  ve bende cesur biriyim en sevdiğim özellik bu en sevdiğim tatlı genelde tatlılara bayılırım seçmesi zor olsada pasta olabilir ve benim özelliğim acımasızlığım birinden nefret edersem benim için bitmiştir son olarak planlıyımdır planlar benden sorulur " dediğimde hiç kimse bir şey demeden yiğite geçmişti sıra "ben yiğit en sevdiğim renk yeşil en sevdiğim yemek  patates kızartması burcum ikizler 21 haziranda doğmuşum sürprizlerden nefret ederim en sevdiğim film romantik komedi ve ben aşırı ama aşırı uyumluyumdur  en sevdiğim tatlı baklava ve özelliğim çok safım ya herşeye kanarım son olarak sinirli biriyim " dediğinde herkes içeceğini içmeye başlamıştı kimseden çıt çıkmıyordu taki dışardan siren sesleri duyulana kadar camdan dışarı baktığımda sertçe yutkundum çünkü gelenler piskologlardı bora "hassiktir " diye küfür ettiğinde ecrin korkup yiğite sokulmuştu yiğit ise "sakin olun sakin olun tamam buldum tuvaletlere hadi " dediğinde koşarak tuvalete gitmiştik ecrinin elinden tutup  çektim tuvaletin kapısını kapatmadan önce önüne temizlik vardır yazısını koydum ve tuvaleti kilitledim ecrin bir köşeye oturmuş ağlıyordu onun yanına çömelip "sakin ol çıkacağız buradan hiç bir şey olmayacak " dediğimde bana bağırıp "çıkamıyacağız bizi orada öldürecekler " dediğinde elimle ağzını kapattım ona" sus yakalanıcağız " dediğimde sustu ama sallanmaya başladı öne arkaya deli gibi sallanıyordu  ona "kesici bir alet ver " dediğimde bana baktı "ne diyorsun sen be " dedi ona "çantanda kesici alet  var mı " dediğimde göz yaşlarını silip ayağa kalktı ve çantasını bana uzattı telefonu lip glosu makyaj malzemeleri ve bir şey buldum ip ona "bu ne için " diye sordum o ise "geçen gün spor ayakkabı aldım ipi yırtıldı onun için yeni almıştım çıkartmayı unutmuşum " dediğinde gülümsedim çantasını biraz daha aradım ve içinden jilet çıktı kendi kendime "güzel " dedim o ise hiç bir şey anlamamıştı  sonrasında ona "borularla yiğitin ve boranın yanına gideceğiz sonra plan yapacağız " dediğimde başını sallamıştı tam gidecekken tuvaletin kapısınden sesler gelmişti bu sesler sena hanım ve defne hanımındı "gitmeden önce tuvalete gidelim " dediğinde hemen elimle ecrinin ağzını kapattım ve bir kabine ikimiz girdik tuvaletin kapısı açıldığında  defne hanım "bunlar nerede fikrin var mı telefonları en son burayı gösteriyordu " dediiğinde gözlerimi büyüttüm ve ecrinin çantasını aldım kendi telefonumuda aldım ve klozetin içine attım  ardından sena hanım "bizi salak zannediyorlar ama bilmiyorlar ki  onlarlı ansızın bir zamanda kısıtırcağız " dediğinde şoke olmuştum ardından defne hanım "buradaki kim " diye kapıya vurduğunda ecrinin rengi atmıştı iş  bana düşmüştü sesimi inceltip "dolu " demiştim kadın ise  "ay pardon bizimkiler sandık ufak çaplı şok geçirdik" dediğinde onu taklit ettim sonrasında defne hanım "şu zeynepe uğlaştın mı " dediğinde sena hanım ise "hayır o bizimkilere yardım etmiş " dediğinde defne hanım "o cadıdan kurtulmalıydık" dediğinde onları parçalamamak için zor tutuyordum kendimi  ardından kapı sesi duyuldu bir kaç dakika bekledikten sonra çıktığımızda ecrin büyük bir nefes vermişti ve bana "bunu acil söylememiz lazım bizimkilere " dediğinde başımı salladım ve tuvaletten çıktık .....