4. Bölüm

160 18 30
                                    

................................................................................................................................................................

Asena'dan

Kabul edecektim tekliflerini, onlarla yaşayacaktım. Sorgusuz sualsiz güvenecektim...

Dediğim gibi imkansızlar yoktur benim için zor ihtimaller vardır. Zor ihtimal dahi olsa, belki ailem diyeceğim kişiler ihtimal bırakmadan hisseder beni. Zor geçecek tahminimce, zor alışacağız. Biz aile değil biz birbirini televizyonlarda sosyal medyada gördüğü kadar tanıyan hatta tanımayan insanlarız.
Ama eksik olduğumuz noktalar birbirini yapboz gibi tamamlıyor. Onlar için ben yapbozun kaybolan son parçasıyım her şeyin sona ulaşması için gerekli olan parçayım. Benim içinde aynı durum ama fark var onlarda eksik olan kayıp olan bir parça var bende ise eksik olan kayıp olan onlarca parça var.

Konuşmaya karar vermiştim. Denemekten zarar gelmezdi, bir yolunu bulup kurtulurdum ben sıkıştığımda. Kafamı kaldırdım Ahad beyin yüzüne baktım, sonra gözlerine baktım, dikkatimi çekiyordu gözleri, gözleri yeşil olmasına rağmen mavi de vardı, gözleri Kuzey ışıklarını andırıyordu. En sonunda cevap vermek gerektiğini düşündüm. Dudaklarımı araladım, gözleri parladı babamın cevabımı merakla bekliyordu. Derin nefes aldım gözlerimi onlar hariç heryer de dolandırırken:

- Herşeyin bu kadar hızlı gerçekleşmesi beni kararsız bırakıyor ama öz ailemi bulmuşken kaybetmek istemem o yüzden, sizinle yaşamak istiyorum.

Son cümlemi söylerken derin nefes alarak ve hızlıca söyledim aynı zamanda gözlerimi birkaç saniyeliğine kapatıp sıktım. Gözlerimi rahat bırakıp açtığımda Ahad beyde toplanmıştı dikkatim, mutlulukla bana baktığını gördüğümde içimde birşeyler kopmuştu ama bu his beni mutlu etmişti üzmemisti. Etraftakilere göz gezdirdiğimde abi sayfasının sessiz ve ifadesiz olduğunu, arkadaşlarımın ve teyzemlerin gururla ve mutlulukla bana baktığını, kardeşlerden erkek olanın ve üçüz tayfasının düşünceli bir şekilde yere baktığını gördüm. Gözlerimi son olarak adını Asel Lina olarak bildiğim kıza çevirdiğimde şok içinde bana bakıyordu. Bir anda ayağa kalkmış kalkmasıyla sandalye az biraz ses çıkarmıştı. Işıldayan gözlerle bana dönüp:

- Ben yanlış duymadım dimi, sen bizimle yaşamayı kabul ettin dimi?

Sorduğu soru ile ben yavaşça kafa salladım. Kafamı sallamamla birlikte hızlıca bana doğru geldiğini görüp ayağa kalkmam ve sarılması an meselesi olmuştu. O an ki şok ile ellerim havada kalmıştı. İlk kez yakın olmadığım biri bana bu denli içtenlikle sarılıyordu, bu denli sevgiyle sarılıyordu. Asel Lina. Asel lina bugün bana unutulmayacak bir an bıraktın.Ellerimi yavaşça sırtına koyup başımı omzuna koymuştum o ise belimdeki ellerini sıkılaştırmış başını boynuma gömmüştü. Kokumu içine çekiyordu. Kız kardeşimin gelip bana bu şekilde sevgiyle sarılması içimi, kalbimi ısıtmıştı. Bir daha soğumayacak kalbimi... (Bu bir spoiydi)

Açıkçası bende olsam benim kokumu içime çekerdim çok güzel çünkü.

O kadar parayı duş jeline, parfüme, body mistlere boşuna mı yatırıyorum.

Ego tavan bakıyorum da.

Tabiki canım bu kadar mükemmel bir insanın nasıl egosu tavan olmasın.

Tavan olmasa arşa çıkacak yemin ederim.

Kes şuan duygusal bir anın içindeyiz Şehmus.

Neh Şehmus mu!? (YANKILI)

Bir süre böyle sarıldıktan sonra benden ayrıldı. Gözü dolu doluydu bişey söylesem ağlayacak gibiydi. Ona ufak bir tebessüm etmiş elimi yüzündeki saç tutamlarına atarak onları nazik ve yavaşça kulağının arkasına sıkıştırmıştım. Yüzünü avuçlamış baş parmaklarımla incilerini (göz yaşlarını) silmiştim. Tek diyebildiğim, fısıldar tonda " Ağlama..." olmuştu. İkizi yanımıza gelip bana bakmadan Lina'yı yanına çekmişti. O sırada eniştem aniden ayağa kalkıp yanıma gelip beni kendine çekmiş "İsterseniz kalkalım. Bize gidip size bir çay kahve ikram edelim, hem de Asena eşyalarını toplar sizin eve ne zaman geleceğini konuşur sohbet ederiz. Sizin için uygun mu Ahad bey?" dediğinde bütün gözler Ahad Bey'e döndü. Ahad Bey sakince boğazını temizleyip " Olur hem birbirimizi daha iyi tanırız" demiş gülümsemişti. Gülümsemesi gergin havayı dağıtmıştı. Herkes eşyalarını toplarken ben onlara bakıyordum, aklımdaki tek düşünce "Alışabilecek miydik?" alışamazsak her şey yalan olurdu, özellikle umutlarım, hayallerim ve içimde bir yerde yatan ufak sevgi parçası yalan olur uçup giderdi, kimse önemsemez, duymaz, umursamazdı. Tek kalırdım, yalnız kalırdım, korkardım, yalnızlık beni korkuturdu, yalnızsam arkamdakini göremezdim, tehlikeyi fark edemez, başa çıkamazdım fakat hissederdim, anlardım ama arkamı döndüğümde kimse olmazdı çünkü beni yalnız bırakan, bana tehlike olan şey bendim. Benim duygularım ve düşüncelerimdi. Etrafımdaki yaratıklardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ASENA ALYA ÇEVİKER (BİYOLOJİK AİLEM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin